İnovatif Kimya Dergisi Sayı-24 Anlatılan Konu Başlıkları
Kiralite ve Talidomid Faciası
Gliserol
Akış Şemaları
Çamaşır Suyu
Ayrıca Her Ay 3 Web Sitesi ve Kimya Bulmacası, Kimya Sektöründen Haberler, Kimya Sözlüğü ile Element Tanıyalım
İyi okumalar dileriz.
1. Kimya
Dergisi İNOVATİFKimya Dergisi
YIL:3 SAYI:24 TEMMUZ 2015
Akış
Şemaları
Gliserol
Çamaşır Suyu
Kiralite ve
Talidomid Faciası
Haberler
Faydalı Linkler
Element Tanıma
Sözlük(İng-Trk)
Bulmaca
2. ÖnsözHakkımızda
İnovatif Kimya Dergisi Haziran 2013’te çalışma-
larına başlayan Ağustos 2013’te ilk sayısını çıkaran,
internet ortamda faaliyet gösteren, Kimya ve Kimya
Sektörü hakkında yazılar yazılan, yazarlarını online
ortamdan edinen bir e-dergidir.
Dergimiz Kimya ile ilgili yazılarınızı online ortamda
sizlerden alarak sizi tanıtmayı, sektörden olan ark-
adaşlara kimya dergisi okumanın keyfini yaşatmayı,
kimya ile ilgili piyasada çok okunan bir dergi ola-
bilmeyi kimyayı seven, kimyayı takip eden, kimya
ile ilgili bildiklerini paylaşan bir kesim oluşturmayı
hedef edinmiştir.
Dergimizde kimya üzerine bölüm okuyan, mezun
herkes bize yazabilir. Kimya ile ilgili bir bölüm
bitirmiş olmanız yeterli.
Dergimizde yazarlarımızın yazdığı yazılar kısmı,
haber kısmı, bulmaca kısmı, elementleri tanıyalım
kısmı, kimya sözlüğü kısmı ve faydalı web siteleri
kısmı adlı bölümler vardır.
Eğlenerek ve öğrenerek okumanız, bize yazmanız
dileğimizle...
İNOVATİF KİMYA Dergisi Yönetimi
Sahibi : Yavuz Selim Kart
Genel Yayın Yönetmeni : Yavuz Selim Kart
Yayın Danışmanı : Yavuz Selim Kart
Dergi Editörleri : Yavuz Selim Kart
Ebru Çetinkaya
Haber Bölümü : Yavuz Selim Kart
Ebru Çetinkaya
Hatile Moumintsa
Facebook Yönetimi
ve Bilgi Araştırma : Yavuz Selim Kart
Hatile Moumintsa
Twitter Yönetimi : Yavuz Selim Kart
Instagram Yönetimi : Yavuz Selim Kart
Dergi Tasarımı : Yavuz Selim Kart
3. KURALLARDergimiz Hakkında
1. İnovatif Kimya Dergisi yazılarını herhangi bir
makalenizde veya yazınızda kullanmak için yazısını
aldığınız kişiye mail atarak haber vermek durumun-
dasınız. Kullanmış olduğunuz bu yazıların
kaynağını bu dergi olarak belirtmek zorundasınız.
2. Dergide yazılan yazıların sorumluluğu birinci
derece yazara aittir. Bu konu hakkında bir sorun
yaşıyorsanız ilk olarak yazara ulaşmalısınız.
3. Dergide yer alan bilgileri kullanarak başınıza gel-
ebilecek felaketlerden ya da işlerden dergi sorumlu
değildir.
4. Dergide yazarların kullanmış olduğu resimlerde
kesinlikle kaynak belirtilmek zorundadır. Aksi du-
rum olduğu zaman bunu yazarın kendisine ulaşarak
hallediniz. Çünkü bizim yazarlarımızdan ricamız
telif haklarına riayet ederek resimlerini döküman-
larına eklemeleri. Buradan çıkacak problemlerden
doğrudan yazarlar sorumludur. Dergi sorumlu
değildir.
5. Dergide benim de yazım olsun diyen yazarlarımız
var ise. Yazılarınız için lütfen Yavuz Selim KART ile
konuşun. Dergi ile iletişim kurmak için
www.facebook.com/groups/147842018740235/
Grubu aracalığı iletişim kurabilirsiniz. Bu grup
aracılığı ile bizimle iletişimde kalabilirsiniz.
6. Elimize çok yazı gelmediği takdirde her yazıyı
yayımlamaya gayret edeceğiz. Amacımız hem yazan
bir kesim sağlamak, hem bilgilerinizi 3. şahıslara
yaymak hem de sizleri en iyi şekilde tanıtmaktır.
7. Sayfamızda yayınlanmasını istediğiniz yazıları
inovatifkimyadergisi@gmail.com mail adresine
göndermeniz rica olunur. Bu mail adresine gönder-
diğiniz yazılarda bir eksiklik var ise editörlerimiz
tarafından incelenecektir. Eksik kısımları var ise size
geri dönüş yapılacaktır. Düzeltmeniz için tavsiyel-
erde bulunulacaktır. Lütfen geri dönüş yapılınca
bunu kendinizi küçümsemek olarak görmeyin.
Amaç daha güzel bir yazı ve daha güzel bir dergi.
8. Dergimize göndereceğiniz yazılar en fazla 6 sayfa
olabilir. 6 Sayfayı geçmemeye çalışın.
9. Dergimize yapacağınız eleştirileri de ark-
adaşlarımıza saygısız bir biçimde değilde ölçülü bir
biçimde sayfalarda yapmaya dikkat ediniz. Bu işi
herkes gönüllü yapıyor. Lütfen saygıda kusur etmey-
iniz.
10. Dergi ekibi gönüllü kişilerden oluşmuştur. Bu
dergi ilk kurulduğu andan beri böyledir. Dergi
ekibinde olan herkes bu kuralı kabul etmiş sayılır.
Gelen herkese en başta bu kural söylenir. Görevini
yapmayan, dergide anlaşmazlık çıkaran, huzur bo-
zan, dergi yöneticisini dinlemeyen, ben kafama göre
hareket ederim diyen herkes ekipten çıkarılır.
11. Dergimizde yazabilecceğiniz konular
aşağıda listelenmiştir.
* Akademik Makaleler
* Endüstriyel Konular
* Üniversite Hayatındaki Sıkıntılar Sorunlar
(Kimya üzerine bölümler için)
* İş Hayatındaki Sıkıntılar Sorunlar
* Laboratuvar Üzerine Yazılar
* Kimya Sanayi Uygulamaları
* Teorik Kimya Üzerine Makaleler
* Ülkemizdeki Kimya ile ilgili Kanunlar Üzerine
Yazılar
* Kimya Sektöründe Güvenlik Önlemleri ve Dikkat
Edilecek Husular Üzerine Yazılar
* Kimya Sektöründe Bilgisayar Uygulamaları
Üzerine Yazılar
temel konular bunlar. Bu konular ile ilgili bize yazıp
gönderebilirsiniz. Göndereceğiniz şeyler Kimya
Dünyası ile alakalı olmalı yoksa yayımlanmaz.
12. Dergide dini ve siyasi içerikli yazılar yayıml-
anmaz. Herhangi bir dini grubu temsil eden ya da
herhangi bir siyasi grubu temsil eden söz ve kelime-
ler yazınızda olursa dergi o kısımları değiştirmeniz
konusunda sizi uyarır. Değiştirmezseniz dergi
yayımlamama hakkını elinde tutar. Bu konuda son
söz dergi yöneticisine aittir.
13. Dergi tasarım ve yönetiminden sorumlu arkadaş
buraya ek maddeler koyup değiştirme yetkisine
sahiptir.
14. Dergiyi okuyanlar ve dergi ekibi bu kuralları
kabul etmiş sayılırlar.
İNOVATİF KİMYA Dergisi Yönetimi
5. Merhaba
İNOVATİF KİMYA Dergisi Okuyucuları
Editörden
Değerli Okuyucularımız;
Gönüllülük esasına göre işleyen dergimizde sizlerin gönderdiği yazılarla 24. sayıyı çıkar-
manın mutluluğunu yaşıyoruz. 2 sene boyunca e-dergimizi sizlerin bize göndermiş olduğunuz
değerli yazılar sayesinde çıkarttık. Bize yazı gönderen herkese çok teşekkürler.
İnovatif Kimya Dergisi sosyal platformlarda aktif şekilde rol almaya çalışan elektronik dergi
olma yolunda ilerliyor. Web sitemizi, facebook, twitter, instagram sayfalarımızı geliştiriyoruz.
Linkedin ortamı ile iş dünyası bağlantılarımızı artırıyoruz. Bizi bu ortamlarda her zaman takip edip
destekleyebilirsiniz.
Bu ay E-Dergimizde 4 farklı yazı bulunmakta. Bize bu ay gönderilen yazılar. Kiralite ve Ta-
lidomid Faciası yazısında, Kiralite ve Talidomid’in ilaç dünyası ile ilgisini anlatan bir yazı görecek-
siniz. Gliserol yazısı, Düzce Üniversitesi Öğretim Üyesi Hocamızın yazısıdır. Akış Şemaları yazısı,
bu ayın kapak konusu. Çamaşır Suyu yazısı, evlerimizde sıklıkla kullandığımız temizlik malzemesi
hakkında güzel bir yazı. Element Tanıma kısmınında bu ay sırada Magnezyum Elementi var. Yurt-
tan ve Dünyadan Kimya Haberleri ile de gündemi takip edeceksiniz. Her ay web siteleri kısmı ile
bu ay da birçok web sitesi keşfedeceksiniz. Sözlük kısmında İngilizce-Türkçe Kimya kelimelerini
öğreneceksiniz. Bulmaca kısmında ise hem eğlenip hem öğreneceksiniz.
Umarız beğenerek okursunuz. Bize yazı gönderen emek harcayan meslektaşlarımıza, takipçil-
erimize, sevenlerimize teşekkürü bir borç biliyoruz. Kimya üzerine bölüm okuyan, çalışan her kesim-
den ve sektörden bilgilendirici ve içerikli yazılar bekliyoruz. Bir sonraki ay görüşmek üzere. Sevgiyle
kalın.
Yavuz Selim Kart
Dergi Editörü
6. IÇINDEKILER
Kiralite ve Talidomid Faciası
Gliserol
Akış Şemaları
Element Tanıyalım
Çamaşır Suyu
.
7
9
16
19
11
30
21
20Sözlük (Ing-Trk)
Haberler
Faydalı Siteler
Kimya Bulmaca
Sizde Yazarımız Olun
Kimya Bulmaca Çözüm (Önceki Ay)
31
32
33
7. 7
Orkun KEÇICI
orkunkecici@gmail.com
KİRALİTE ve
TALİDOMİD
FACİASI
E
nantiomer, izomerlik, R-S konfigürasyonu biz
kimyacılar bu terimlere hiçte yabancı değiliz.
Peki ya kiralite ?
Yazımın devamında; aslında uzak bir kavram ol-
madığını anlayacağız.
Chiral (kiral)
Bir ayna görüntüsü oluşturabilen veya bu ayna
görüntüsüne sahip olan molekülleri tanımlamada
kullanılır. Kimyada bu moleküllere enantiomer veya
kiralite özelliği gösterir denmektedir.
Kiral Yunancada “ χειρ“(kheir) kelimesinden türemiş
olup insan eli anlamına gelmektedir. Bir insanın sağ
ve sol ellerinin aynı fakat zıt olması gibi bir diğerinin
tam ayna görüntüsüdür.
Optikçe aktif her maddenin iki tane
enantiomeri vardır. Birbirinin ayna
görüntüsü olması aynı zamanda
bunların konfigürasyonlarının da zıt
yapıda olduğunu göstermektedir
Bunların adlandırılmasında R-S kuralı
ya da Chan-Ingold Prelog denilen bir
adlandırma sistemi kullanılır. Op-
tik dönme açıları saat yönünde olan
moleküller R konfigürasyonun da, saat
yönünün tersinde olan moleküller ise
S konfigürasyonu olarak adlandırılır.
Moleküllerin bu özelliği bazen çok
büyük sorunlara hatta ölümlere yol
açabilmiştir.
Talidomid İlacı
Talidomid 1954 yılında Alman firması
Chemie Grünenthal tarafından gebeliğe
bağlı bulantı ve kusmaların giderilm-
esine yardımcı bir ilaç olarak piyasaya
sürülmüştür. İlacın bu özelliğinden dolayı
adını çabuk duyurmuş ve 1960 yılında 46
ülkeye daha ihraç edilmiştir. Türkiye bu
ülkeler arasında yoktur. Nedeni yazımın
devamında olacak.
Kimya
Mühendisi
(Mezun)
8. 8
Bu ilaç görünürde iyi bir tedavi sağlıyor gibi
görünüyordu fakat ilacı kullanan hamile kadınlar
uzuvları eksik çocuklar doğurmaya başlayınca ne
kadar tehlikeli bir ilaç olduğu yeni anlaşılacaktı.
1961 yılında Avustralya ve Almanya’dan iki doktor
birbirinden bağımsız olarak yaptığı araştırmalar
sonucu talidomid kullanımı ile doğumsal bozuk-
luklar arasında bağlantı olduğunu açıklamıştır.
Açıklamalarına göre; gebeliğin ilk üç ayında
bu ilacı kullanan kadınların bebeklerinde ciddi
doğumsal bozukluklar olduğu ortaya çıkmıştır. Bu
doğumlar 10000 ‘in üzerindedir ve doğan çocuk-
ların pek çoğu hayatını kaybetmiştir
Buna sebep olan neydi, neden sakat çocuklar
doğmuştu?
Enantiyomerlik az önce bahsettiğim gibi R-S
kuralına göre yapılır. Üretilen bu ilaçta, bir enanti-
yomerdi yani R ve S bölgeleri vardı.
R bölgesi ilacın fayda ettiği bölge yani ağrı kesici
kısmıydı. S bölgesi ise hamilelikte kullanıldığında
fetüsün gelişimini engelleyen teratojen kısmını
içeriyordu.
Üretici firma bu olayı fark edemedi ya da yeterli
seviyede testler uygulamadığı için bu facia kaçınıl-
maz oldu.
Böyle bir facianın Türkiye‘yi es geçmesi şanstan
çok bir deneyim becerisiydi.
Prof. Dr. Şükrü Kaymakçalan (Ankara Üniversit-
esi Tıp Fakültesi Farmakoloji Kürsüsü) talidomid
ilacı için yapılan deneylerin yeterli olmadığını bu
sebeple ruhsat verilmemesi gerektiğini söylemiştir.
Sağlık Bakanlığı ise bu uyarıyı ciddiye alarak ilaca
ruhsat vermemiştir.
Geçmişte yapılmış hatalar günümüz koşulların-
da daha rahat yaşamamıza sebep olmuş gibi
görünüyor. Sağlıklı yaşam için acaba daha ne kadar
insanın kobay olması gerekiyor, sorgulamak lazım.
Kaynaklar :
http://www.tfd.org.tr/uploads/file/bulten/114_2012_4.pdf
https://en.wikipedia.org/?title=Chirality
https://idexposed.wordpress.com/2008/05/14/robert-hazen-origin-of-life-101/
http://www.nobelprize.org/nobel_prizes/chemistry/laureates/2001/popular.html
9. 9
Haydar GÖKSU
adar_gok@hotmail.com
Gliserol
G
liserol, hidroksil grubu ihtiva eden moleküllerden olan ve pek çok biyolojik
aktif moleküller için bir çıkış maddesi olarak kullanılabilecek olan bir yapıdır
ve trihidroksi alkoldür.
OH
OHHO
Gliserol
Tıbbi alanda, şeker hastalığında deri üzerinden kullanılan merhemlerle ve
kabızlıkta kullanılan fitillerle doğrudan kullanılabilen bir molekül olmasının
yanında dinamit yapımında, endüstri, biyokimya ve tıp gibi alanlarda geniş bir
kullanım alanına sahiptir. Ayrıca aktif toksinlerin inaktivasyonunda da büyük
bir etkiye sahip olan bu molekül[1] aynı zamanda vücutta önemli işlevlere
sahip olan nötral lipitlerin (trigliserit), fosfolipitlerin ve stereoidlerin sentezinde
de kullanılabilecek bir moleküldür.(Şekil 1)[2]
O
OO
O
R1
O
R3
O
R2
O
OO
O
R1
P
O
R2
O
OXO
trigliserit f osf ogliserit
X: alkol türevi
Şekil 1 : Nötral lipitler (trigliserit) ve fosfolipitler
Lipitler suda çözünmeyen, vücutta yakıldıklarında
karbonhidrat ve proteinlere göre daha çok enerji
sağlayan ve gliserolün üç mol yağ asidi ile tepkime-
sinden oluşan ester molekülleridir.(Şekil 2)
OH
OHHO
Gliserol
O
OO
O
R1
O
R3
O
R2
trigliserit
3 RCOOH
-
3 H2O
R= R1, R2, R3
Şekil 2 : Trigliseritlerin gliserolden oluşum reaksiyonu
Lipitler ve fosfolipitler hücre zarının temelini
oluştururlar, hidrofobik (suyu sevmeyen) ve hidro-
filik (suyu seven) kısımlardan oluşurlar ve miseller
halinde dururlar (hidrofobik kısımların bir araya
gelmesi ile oluşan yapılar).(Şekil 3)
Şekil 3 : Bazı misel modelleri
Kimya
Ögretmeni
(Düzce Üni
Yard. Doç.
Dr.)
10. 10
Lipitler ve fosfolipitlerin, hidrofobik ve anyonik özellikte olmalarından dolayı da bazı iyon ve polar
yapıların geçişine engel olarak vücudu yabancı etkilere karşı korurlar (Şekil 4).[1-3]
Şekil 4 : Lipitler ve fosfolipitlerin görsel ifadeleri
Kaynaklar :
1. Marquinai D., Barroso, J., Santos, A., Peinado, J.M. Microbiol. Res., 2001, 156, 387-391.
2. Sacre, M., Hoffmann, W., Turner, M., Tocanne, J., Chapman, D. Chemistry and Physics of Lipids,
1979, 25, 69-83.
3. (a) Sacre, M., Hoffmann, W., Turner, M., Tocanne, J., Chapman, D. Chemistry and Physics of Lipids,
1979, 2, 69-83. (b) Damste, J.S.S., Schouten, S., Hopmans, E.C., Van Duin, A.C.T., Geenevasen, J.A.J.
Journal of Lipid Research, 2002.
11. 11
Yavuz Selim KART
kim_muhselim@hotmail.com
AKIŞ
ŞEMALARI
Merhaba İnovatif Kimya Dergisi okurları,
Bu ay sizlere Kimya Mühendisliği ve Kimya San-
ayisi’nde önemli yeri olan akım şemalarını anlata-
cağım.
Akım şemaları, proses tasarımında anahtar
doküman olarak adlandırılacak kadar önemli bir
konudur. Akım şemaları üzerinde tasarımda yer
alan ekipmanlar, akım hatları, akımların hızları,
bileşimleri ve ekipmanların işletme koşulları yer
alır.
Akım şemaları, proseste yer alan her bir ünite için
ve tüm proses için yapılan kütle ve
enerji denklikleri temel alınarak oluşturulur.
Basit bir akım şemasını aşağıda görmektesiniz.
Şekil 1 : Ham Petrol Akım Şeması
Yukarıdaki akış şeması özel hazırlanmış bir akış
şemasıdır. Bu akış şemaları bizim tüm süreci
görmemizi sağlarlar. Farklı farklı birçok çeşidi
mevcuttur.
Günümüzde ise akım diyagramları bilgisayar
destekli olarak hazırlanmaktadır. Dergimizin
daha önceki sayılarında bu konu ile ilgili çeşitli
yazılarım oldu. Onları da inceleyebilirsiniz.
Bilgisayarda akış şeması hazırlamanın alternatif
akış diyagramlarının oluşturulması, en uygun
prosesin seçimi ve en uygun proses şartlarının
saptanması gibi önemli avantajları bulunmak-
tadır. Genellikle bilgisayar destekli akış şeması
hazırlamada “MATLAB” ve “CHAMCAD” paket
programından yararlanılmaktadır.
Akış diyagramı, prosesi tanımlayan bir doküman
olması nedeniyle açık, anlaşılır, doğru ve tam
olmalıdır. Çizimler / dokümanlar ile ilgili farklı
proses tiplerini belirtmek için kullanılan çeşitli
tipte akış diyagramları vardır.
Kimya
Mühendisi
(Mezun)
12. 12
Proses akış diyagramı oluşumunu Şekil 2’de görmektesiniz
Şekil 2 : Proses akış diyagramı oluşumu
1. Genel Blok Akış Diyagramı
2. Blok Akış Diyagramı (BFD)
3. Proses Akış Diyagramı (PFD)
4. Boru Hatları ve Cihaz Diyagramı (P & ID)
5. Birimlerin Akış Diyagramı
6. Veri Föyleri
gibi çeşitli tipte akış diyagramlarına örnek olarak verebiliriz.
Genel Blok Akış Şeması (Genel Blok Akış Diyagramı)
Blok diyagram, proseslerin en basit gösterim şek-
lidir. Çizimde yer alan her bir blok bir ekipmanı
veya prosesin belirli bir adımını simgeler. Bu
diyagramlar proses için genel bir fikir vermektedir
ve az sayıda ayrıntı içermektedir.
Bu diyagramlar kare, dikdörtgen ve daire gibi
şekillerden oluşur. Bu diyagramlar, ön raporların
hazırlanmasında ve eğitim amacıyla kullanılır. Bu
diyagramlarda oklar kullanılarak kesitler ar-
asındaki sıra ve ilişki gösterilmektedir.
Şekil 3 : Genel blok akış diyagramı
13. 13
Blok Akış Şeması (Blok Akım Diyagramı - BFD)
Bu diyagramların genel akış diyagramlardan farkı, girdi çıktı akımlarının bir seri blok ile birbirlerine
bağlanarak oluşturulması ve işletme koşullarının (sıcaklık ve basınç) ve proseste oluşan problemlerde
verilen geri döngü ve dönüşüm gibi diğer önemli bilgileri de içermesidir.
Blok akış diyagramı oluşturulurken;
• İşletmeler bloklarla gösterilir.
• Önemli akım yönleri oklarla belirtilir.
• Mümkün olduğunca akımın yönü soldan sağa çizilir.
• Hafif bileşen içeren akımlar (gazlar) yukarı doğru, ağır bileşen içeren akımlar (sıvılar ve atılar)
aşağı doğru yönlendirilir.
• Basitleştirilmiş madde dengesi kurulur.
Şekil 4: Blok akış diyagramı
Proses Akış Şeması (Proses Akış Diyagramı – PFD)
Proses akış diyagramı, ilgili birimler ile birlikte
giren ve çıkan maddelerin gösterildiği bir diya-
gramdır. Ayrıntılı akış diyagramlarında, ekipman-
lar genelde belirli bir stile (tarza) uygun olarak
çizilir ve kullanılan semboller ve çizimler belirli
standartlara uymalıdır. Amerikan Ulusal Stan-
dartlar Enstitüsü’nde(ANSI) akış diyagramlarının
hazırlanmasında kullanılan bir semboller dizini
hazırlanmıştır.
Proses akış diyagramları kimyasal proses
endüstrisinde kullanılan çok faydalı ve özellikli
dokümanlardan biridir. PFD tasarım bilgisini
etkin bir şekilde iletir. Operatörün parametreleri
ayarlamasına, denetçinin tesis çalışmasını kontrol
etmesine yardımcı olmaktadır. Temel proses basit
ise ve sadece birkaç adım içeriyorsa PFD ve P &
ID diyagramları tek bir föyde birleştirilebilir.
Proses akış diyagramları esas olarak aşağıdaki özelliklere sahiptir:
• Basınç, sıcaklık ve akış gibi proses şartları ile birlikte kritik cihazları ve ölçme cihazlarını gösterir.
• Kimyasal bir tesisteki ya da rafinerideki proses akışını izlemek için kullanılır.
• Tüm büyük cihazları, boru hatlarını, kritik noktalardaki sıcaklıkları ve basınç değerlerini ve
proses akışını göstermektedir.
• Akışkan sistemini ve akışkan sistemi ile ilgili cihazları semboller kullanarak göstermektedir.
• Bu diyagramlar proses teknisyenleri için bilgi kaynağıdır. Çünkü prosesin nasıl çalıştığını ve her
birim çalışmayla ilgili adımları göstermektedir.
14. 14
Proses akış diyagramı oluşturmak için önemli
miktarda bilginin toplanması gerekmektedir. Sa-
dece birkaç operatör içeren küçük diyagramlar için
sıcaklıklar, basınçlar, bileşimler ve akış hızları gibi
akım bilgileri akımın yanında küçük bir kutucuk
içerisinde verilebilir.
Şekil 5: Proses akış diyagramı
Akış şemalarında yer alan proses ve operasyon
cihazları, dış görünüşleri ile endüstride kullanılan-
lara az çok benzerlik gösterir. Bu amaçla kullanılan
sembollerin az çok standardı oluşturulmuştur.
Aşağıdaki şekillerde akış şemalarında çok sık rast-
lanan ve kullanılan semboller gösterilmektedir.
Şekil 6 : Proses akış diyagramı-1
15. 15
Şekil 7 : Proses akış diyagramı-2
Bu ve buna benzer birçok şekil bulunmaktadır.
Hepsini eklemek mümkün olmasa da genelde
görebileceğiniz birkaç sembolü eklemeyi görsel
açıdan anlamanız bakımından uygun buldum.
Bu sembolleri bir anda ezberlemek yerine, pros-
es tabloları okumaya çalışarak öğrenmek ya
da Chemcad gibi programlar ile çizim yaparak
öğrenmek, öğrenmenin kalıcılığı açısından faydalı
olacaktır. Sonuç itibari ile kimya sektöründe yeri
tartışılmaz derecede önemli olan akış diyagramları
sanayinin her safhasında kimya üzerine bölüm
okuyan herkesin karşısına çıkacaktır. Bir dahaki
sayıda görüşmek üzere sağlıcakla kalın.
Kaynaklar :
http://megep.meb.gov.tr/mte_program_modul/moduller_pdf/Proses%20Ak%C4%B1%C5%9F%20
%C5%9Eemas%C4%B1%20Kodlama%20Ve%20%C3%87izimi.pdf
http://chem.eng.ankara.edu.tr/files/2013/03/ak%C4%B1m-semalari.pdf
chem.eng.ankara.edu.tr/files/2013/03/PFD-and-PID.ppt
16. 16
Anıl Yasin AKDOGAN
anil_yasin_akdogan@hotmail.com
ÇAMASIR
SUYU(NaClO)
Ç
amaşır suyu, (NaClO) bir tür tuztur. Günlük hayatta beya-
zlatıcı çamaşır sularında kullanılmaktadır. Asidin bir canlı
dokusu ile teması, dokularında hasara yol açmaktadır. Çevr-
eye büyük ölçüde zarar veren bu madde oda koşullarındaki klor
ve sabunlardaki sodyum hidroksit ile birleşerek üretilmektedir. Bir
sodyum hipokloritin elde edilme formülü aşağıdaki gibidir:
2NaOH + Cl2
› NaCl + NaClO + H2
O
Sodyum Hipoklorit ( Çamaşır Suyu , Hypo),
lityum hipoklorit, sodyum hipoklorit ve kalsiyum
hipoklorit gibi yeni kimyasal bileşiklerin oluşturl-
masında ana kök olarak kullanılır. Hipokloritler,
manganı oksitler ve permanganatı oluşturur.
Hipoklorit, organik bileşiklerle temasında ekzoter-
mik tepkimeye girer ve biyolojik olarak yanıklar
oluşturur. Bu nedenle temizlik ürünlerinde seyrel-
tik olarak hipoklorit kullanılır.
Fiziksel ve Kimyasal Özellikler
Görünüş ve Koku : Açık, yeşilimsi sarı renkli, karakteristik kokulu bir sıvıdır.
Bozulma Durumu : Sodyum Hipoklorit çözeltileri, kolay bozunabilme özelliğine sahiptirler.
Stabilite içindeki bir miktar sodyum hidroksit aşırısı ile sağlanır. Buna rağmen tüm Çamaşır Suyu çözel-
tileri bekletildiklerinde yavaş yavaş bozunurlar. Açığa çıkan oksijen miktarı stabilitenin bir ölçüsüdür.
Sodyum Hipoklorit’in bozunmasının niteliği ve bozunma hızı pek çok etkene bağlıdır.
Ancak bunlar arasında en önemlileri şunlardır :
> Hipoklorit konsantrasyonu
> Sıcaklık
> Işık
> Ürün içindeki bazı metal safsızlıkları
Yüksek konsantrasyondaki hipoklorit çözeltileri, düşük konsantrasyonda olanlara göre daha hızlı
bozunurlar. Sıcaklık ve ışık, bozunma hızını artırır.
Ürün içindeki safsızlık olarak bulunabilecek bakır, nikel, kobalt, demir gibi metaller oksijen çıkışıyla
sodyum hipokloritin bozunmasını hızlandırırlar.
Kimya
Teknikeri
(Mezun)
17. 17
Raf Ömrü
Çamaşır suyunun ömrünün uzun veya kısa olmasının
bir numaralı faktörü sıcaklıktır. Clorox™ ‘ e göre; çamaşır
suyuna eklenen hipoklorit miktarı, üretildiği sezona göre
farklılık gösteriyor. Çünkü sıcaklık, sodyum hipokloritin
bozunma oranını etkileyen bir numaralı faktördür. Bu
yüzden yaz sezonunda, kış sezonuna göre üretilen çamaşır
sularına daha fazla hipoklorit ekleniyor. ( Clorox temizlik
maddeleri üreten uluslararası bir firmadır. )
Clorox firması; çamaşır suyundaki %6 hipoklorit oranı
seviyesini, 20 santigrat derece civarında korunduğunu
varsayarak en az 6 ay boyunca bozunmadan korumayı
hedefliyor. Çamaşır suyunun üretimi ile satışa sunulması
arasında yaklaşık 4-6 haftalık bir zaman dilimi var.
Çamaşır suyu ve asit içeren kimyasalları karıştırınca ne olur ?
Çamaşır suyunda sodyum hipoklorit bulunur yada kimyasal formülü ile
“NaOCl”. Çamaşır suyu da zaten sodyum hipoklorit’in sulu çözeltisidir.
Ancak çamaşır suyundaki sodyum hipoklorit sulu ortamda hipokloröz asit
olarak bulunur. Denge reaksiyonu ise şu şekildedir;
Hipokloröz asit ( HOCL) güçlü bir yükseltgendir. Çamaşır suyunun iyi bir beyazlatıcı ve dezenfektan
olmasının sebebi de budur. Eğer siz çamaşır suyunu yani bu durumda hipokloröz asiti başka bir asit
ile karıştırırsanız zehirli klor gazı açığa çıkar. Örneğin; halk arasında tuz ruhu olarak bilinen HCl ile
çamaşır suyunu karıştırdığınız zaman oluşan reaksiyon şu şekildedir :
Klor gazı boğucu kokulu, yeşilimsi sarı renkte bir gazdır ve mukoza
zarınızı, gözlerinizi, boğazınızı ve akciğerinizi etkiler. Başta astım
gibi solunum sorunlarına sebep olur. Eğer uzun süre bu gaza maruz
kalınırsa sonucu ölüm olabilir.Peki biraz daha zayıf bir asit asetik
asit içeren sirke ile çamaşır suyunu karıştırırsak ne olur ? Aslında
tahmin ettiğiniz gibi aynı sonucu alırsınız. Klor gazı !
Klor gazı ile pH arasında bir denge durumu söz
konusudur. Eğer siz ortama tuz ruhu, asetik asit yada
kezzap ( kimyasal adıyla nitrik asit HNO3) vb. asitler
ekleyerek pH’ı düşürürseniz; ortamdaki klor gazını
artırmış olursunuz. Eğer pH’ı artırırsanız; bu sefer
klor gazı miktarı düşecek, hipoklorit iyonu (ClO-)
miktarı artacaktır. Hipoklorit iyonu hipokloröz aside
göre daha az etkili bir yükseltgendir. Bazı insanlar
klor gazının oluşucağını bile bile; çamaşır suyunun
yükseltgeme gücünü görmek için başka asitler ekley-
erek pH’ı düşürür.
Kendinizi zehirlemeyin!
Dipnot : Çamaşır suyunun bildiğinizden farklı bir kullanım alanı daha var. Kimyasal savaşların zararlı etkil-
erinden korunmak için.
18. 18
Kimyasal savaşı kısaca, “kimyasal özelliklerinden dolayı öldürücü, yaralayıcı, tahriş edici, ve aynı
zamanda yangın çıkartıcı, insanlara, bitki ve metallere etkisi olan katı, sıvı ve gaz halindeki maddel-
erle yapılan savaş” şeklinde tanımlayabiliriz. Kimyasal savaş uyarısı yapıldığında evlerimizde ve sığınılan
yerlerde alınması gerekli önlemlerden biri de kapatılmış pencere ve kapı aralıklarının, sulandırılmış
çamaşır suyuna batırılmış bez, battaniye vb malzeme ile örtülmesidir. Sızıntı olduğu düşünülen bölge su-
landırılmış çamaşır suyu ile, daha sonra da sabunlu su ile yıkanmalıdır. Kirlenmiş giysiler, çamaşır suyu,
bol su ve sabunla temizlenmeli ya da çift kat poşete sarılıp atılmalıdır.
Kaynaklar :
* http://kimyaca.com/camasir-suyunun-raf-omru/
* http://kimyaca.com/camasir-suyu-ve-asit/
* http://www.hidrojenperoksit.com/camasirsuyu.asp
19. 19
ELEMENTTANIYALIM Magnezyum
Simgesi: Mg
Grubu: 2A (Toprak alkali metal)
Atom numarası: 12
Bağıl atom kütlesi: 24,305
Oda sıcaklığında: Katı
Erime noktası: 649°C
Kaynama noktası: 1090°C
Yoğunluğu: 1,738 g/cc
Keşfi: 1808 - Sir Humphrey Davy
Atom çapı: 1,72 Å
Elektronegatifliği: 1,31
Elektron dizilimi: 1s2
2s2
p6
3s2
Yükseltgenme basamağı (sayısı): 2
Magnezyum (Mg), gümüş beyazlığında bir metaldir ve genellikle alaşım maddesi olarak, yani başka
metallerle karıştırılarak kullanılır. Kimyasal simgesi Mg, atom numarası 12; atom ağırlığı 24,312
olan bu element en hafif metallerden biridir ve bu özelliğiyle önem kazanmıştır. Toz halindeki mag-
nezyum kolayca tutuşur ve parlak bir alevle yanar. Bu özelliği nedeniyle, elektrikli fotoğraf makinesi
flaşları çıkmadan önce, magnezyum yakılarak flaşlı fotoğraflar çekilmiştir.
1755 yılında İngiltere’de Joseph Black tarafından keşfedilmiştir. 1808 yılında Humphrey Davey
tarafından saf olarak, magnezya ve civa-II-oksit (HgO) karışımından izole edilmiştir.
Magnezyum’un Elde Edilmesi
Başlıca mineralleri dolomit, brusit [Mg (OH)2
] ve manyezittir. Birçok başka mineralde de ve ayrıca deniz
suyunda çözünmüş olarak (hacim olarak % 0,3, MgSO4
ve % 0,5 MgCl2
) bulunur. Bir metreküp deniz
suyundan 1,8 kg. magnezyum çıkarılabilir. Ergimiş magnezyum klorürün (MgCl2
) elektroliziyle ya da
silikotermik yöntemle (dolomitin ısıtılarak kurutulmasıyla elde edilen oksitler karışımının, ferrosilisyum
ile yüksek sıcaklıkta indirgenip magnezyum kristallerinin oluşması) elde edilir. Elektroliz yönteminde
magnezyum klorür deniz suyundan elde edilebilir. Bunun için deniz suyuna sönmüş kireç karıştırılarak
Mg(OH)2
çöktürülür ve çökelek ısıtılarak magnezyum oksite (MgO), bu da kok ve klor gazıyla mag-
nezyum klorüre çevrilir. Yapım işlerinde kullanılan en hafif metal, magnezyumdur. Havada koruyucu
bir oksit ve karbonat katmanıyla örtülerek donuklaşır. Havada bir oksijenle birlikte göz kamaştırıcı bir
ışık vererek yanar. Bu özelliğiyle flaş lambalarında kullanılır. Magnezyum alaşımları otomotiv, uçak ve
uzay araçları sanayiinde büyük önem taşır. Magnezyum oksit, ateşe dayanıklı tuğla yapımında kullanılır.
Manyezi adıyla da bilinen bu oksit, magnezyum klorür çözeltisiyle karıştırıldığında dayanıklı bir çimen-
to oluşturduğundan sıva olarak kullanılır. Magnezyum, insan vücudunun % 0,05’ini oluşturur. Birçok
enzimin, ayrıca klorofilin de bileşiminde bulunduğundan yaşam için zorunlu bir elementtir.
Kullanım Alanları
Fotoğraf makinelerinin gövde ve flaş kaplamalarında, işaret fişeklerinde ve yangın bombaları başta
olmak üzere pirotekni alanında yoğun olarak kullanılır. Alüminyumdan üçte bir oranında daha hafif
olması nedeniyle, alaşımlarından uçak ve füze yapımında faydalanılır. Eczacılık alanında önem taşıyan
bileşikleri de vardır. İtici özellikteki bileşiklerin yapısına katılır. Döküm demir yapımında ve uranyum
başta olmak üzere çeşitli metallerin tuzlarından saflaştırılması işleminde kullanılır. Şömine tuğlalarının,
aydınlatma ampullerinin, renk maddelerinin ve filtrelerin yapımında da yeri vardır. Yeşil bitkilerde bulu-
nan klorofil yapısında da yer alır.
20. 20
SÖZLÜKIngilizce-Türkçe
Enameled
Emit
Energy Balance
Feed
Fan
Flash Point
Fixed Carbon
Halogen
Influent
Kerosene
Molasses
Gas Bubble
Heat Balance
Irritant
Latex
Moist
Molality
Galvanostat
Inert Cell
Iron Ore
Mine Fire
Mirror
Mover
Sırlanmış
Enerji Denkliği
Beslemek
Vantilatör
Parlama Noktası
Sabit Karbon
Gaz Kabarcığı
Akım Düzenleyici
Halojen
Isı Denkliği
Kuru Pil
İçe Akan
Tahriş Edici
Demir Filizi
Gaz Yağı
Lateks
Ocak Yangını
Melas
Nemli
Ayna
Molalite
Taşıyıcı
Yaymak
21. 21
HABERLER
Yurttan Kimya HaberleriKIZIL EĞRELTİ OTU İLAÇ KULLANIMINI ÖNLEYECEK
Uzak Doğu’da çeltik tarlalarında
yabancı otların gelişimini engell-
ediği için ilaç kullanımına gerek
bırakmayan kızıl eğrelti otu,
doğal yetiştiği Kızılırmak del-
tasında çeltik tarlalarında değer-
lendirilecek.
Yörükler Su Ürünleri Kooperatifi
Başkanı Yaşar Ergün, AA mu-
habirine yaptığı açıklamada, 19
Mayıs, Bafra ve Alaçam ilçelerin-
in sınırları içinde yer alan 56 bin
hektarlık alanı kaplayan Kızılır-
mak Deltası’nda kızıl eğrelti
otunun, göl, kanal ve sulak
alanlarda doğal olarak yetiştiğini
söyledi.
Yöredekiler tarafından zararlı
olduğu düşünülen kızıl eğrelti
otunun Çin, Vietnam, Endon-
ezya gibi birçok Uzak Doğu
ülkesinde çeltik tarlalarında ya-
bancı otların büyümesini engel-
lemesi, suyu temizlemesi ve gü-
bre amacıyla değerlendirildiğini
vurgulayan Ergün, deltada kızıl
eğrelti otunun çeltik tarlalarında
kullanılması için üreticileri bilg-
ilendirdiklerini anlattı.
Ergün, bu otun yöre halkı
tarafından değerlendirilmediğini
belirterek, faydalarını öğrendik-
ten sonra harekete geçtiklerini
söyledi. Ergün, “Yöre halkını
bilgilendirdik. Göllerde fa-
zla olan otları toplamaya
başladık. Ayrıca gelecek yıl da
çeltik tarlalarında su tutumu
başladığında kızıl eğrelti otunu
kullanacağız. İsteyen çiftçimiz
istediği kadar ot toplayarak
gübre olarak kullanabilir.
Ancak, ot toplarken göllerde
filtre görevi görerek sudaki ağır
metalleri kendinde toplayan bu
bitkinin hoyratça toplanarak
yok edilmesini de istemiyoruz”
diye konuştu.
“Kızıl eğrelti otu suyu fil-
tre ediyor”
Ondokuz Mayıs Üniversitesi
(OMÜ) Fen Edebiyat Fakült-
esi Biyoloji Bölümü Öğretim
Elemanı Gülsüm Mumcu da
bitkinin su yüzeyini kaplayarak
alglerin büyümelerini engell-
ediğini, sudaki azot miktarını
azaltarak ekolojik denge oluştur-
duğunu kaydetti.
Bitkinin sulardaki ağır metalleri
bünyesinde toplayarak suyu filtre
ettiğini aktaran Mumcu, “Bitki,
Vietnam’da gübre olarak yüzyıl-
larca kullanılmıştır. Özellikle
azot bakımından yoksul sularda
çeltik tarlalarında azot kaynağı
olarak kullanılabilir. Gübre olar-
ak kullanıldığında, çeltik verimi
dekar başına ortalama 356 kilo-
gram artmaktadır. Bitki çeltiğe
zarar vermeden, yabancı otların
kontrolünde de etkin bir şekilde
kullanılabilir.
22. 22
Böylece kimyasal kullanımına gerek kalmadan ta-
mamen doğal yollarla çeltik tarlalarındaki yabancı
otlar kontrol edilebilir. Ayrıca balıklar için iyi bir
besin maddesidir. Balıkların gelişiminde ve beslen-
mesinde önemli bir bitkidir” ifadelerini kullandı.
PLASTİK SEKTÖRÜ VE İMALAT SANAYİSİNE ODAKLANMA ZAMANI GELDİ
PLASFED, Türkiye’nin en
büyük 500 sanayi kuruluşunun
sıralandığı listede yer alan plas-
tik ve kauçuk firmaları değerlen-
diren bir analiz raporu hazırladı.
Türkiye plastik sanayisinin
şemsiye örgütü Plastik Sanay-
icileri Federasyonu (PLASFED),
İstanbul Sanayi Odası tarafından
her yıl yayınlanan ve Türkiye’nin
en büyük 500 sanayi kuru-
luşunun sıralandığı listede yer
alan plastik ve kauçuk firmaları
değerlendiren bir analiz raporu
hazırladı.
Plastik ve kauçuk sek-
töründen 21 firma İSO 500
listesinde!
PLASFED raporuna göre; İSO
500 listesinde, 21 plastik-kauçuk
ürün ve hammadde imalatçı
firması yer aldı. Bir önceki yıl
23 firmanın bulunduğu list-
eye bu yıl 14 plastik, 7 kauçuk
imalatçısı firma girdi. Bir önceki
listede 16 plastik firması var
iken, kauçuk firması sayısı bu yıl
değişmedi.
İSO 500 listesindeki plastik ve
kauçuk firmalarının ihracatları,
bir önceki yıla göre yüzde 4,3
oranında azalarak 2 milyar 264
milyon TL olarak gerçekleşti.
2014 yılında plastik ve kauçuk
sektöründe net işletme sermaye
yeterliliği ve kısa vadeli borç
ödeme kabiliyeti, 2013 yılına
kıyasla 2 puan arttı ve genel im-
alat sanayisinin 500 büyük firma
ortalamasının bir puan üstüne
çıktı. 2014 yılında, plastik ve
kauçuk sektöründe ilk 500 firma
içine giren firmaların kısa vadeli
borç ödeme güçleri (cari oran-
ları) yüzde 157 oldu.
Mali göstergelerde İSO 500
içindeki plastik ve kauçuk
sektörü firmaları, İSO 500
ortalamalarına benzer sonuçlar
gösterirken, geçen yıla göre
karlılıklarında kısmi bir iyileşme
sağlandı. PLASFED analizinde;
2014 yılında imalat sanayi ilk
500 büyük firmanın ortalama
satış karlılığının yüzde 4,9’dan
yüzde 5,7’ye çıktığı, plastik ve
kauçuk firmalarının da benzer
şekilde satış karlılığını yüzde
3’ten yüzde 5,6’ya çıkardığı
kaydedildi. Buna karşılık, plastik
firmalarının bu yönüyle, genel
imalat sanayisi ortalamasının
rekabet gücünün altında kaldığı
vurgulandı.
“İmalat sanayimize destek
olmakta geç kalınmaması
gerekiyor”
“İSO 500 – Plastik ve Kauçuk
Firmaları” raporunu değerlen-
diren PLASFED Yönetim Kurulu
Başkanı Selçuk Aksoy, İSO 500
listesinin Türkiye imalat sanay-
isinin sorunlarına işaret eden bir
sonuç ortaya koyduğunu belirtti.
Plastik sektörünün sadece son
tüketiciye ulaşan ürünleri değil,
havacılık ve uzay sanayisin-
den inşaata, gıda sektöründen
otomotive kadar hemen he-
men bütün sektörlere ara ürün
sağladığını hatırlatan Aksoy,
“Plastik sektörüne bakarak
imalat sanayisinin durumunu
görebilirsiniz. Elbette, imalat
sanayinin bir parçasıdır ve
bu alandaki sorunların-iyi
gelişmelerin hepsi doğrudan
yansır.
23. 23
İSO 500 listesine baktığımızda, özellikle mali
göstergeler, karlılık ve üretimden satışlar
bakımından imalat sanayimizin sorunlar
yaşadığını görüyoruz. Listeye giren en son san-
ayi şirketinin üretimden satışları, ortalama bir
toplu konut projesinin büyüklüğü kadar. San-
ayicilik meşakkatli bir iş. Buna karşılık karlar
sürekli düşüyor ve iş ortamını bozucu etkiler
görülüyor” dedi.
Bir an önce başta plastik ve kauçuk sektörü olmak
üzere, imalat sanayisine odaklanarak, karlılığı
ve yatırımları artırmak gerektiğine dikkat çeken
Selçuk Aksoy, “Türkiye olarak, plastik sektörü
ve imalat sanayisine odaklanma zamanı geldi
diyebiliriz. Geç kaldığımızda, çözmemiz gerek-
en sorunların boyutu büyüyecek ve çözüm de
zorlaşacak. Bunun için atılması gereken adım-
ları her platformda belirtiyoruz” diyerek ülke
ekonomisinin kaynak tahsisinde imalat sanayisine
dönülerek ihracatın daha fazla desteklenmesi ve
haksız rekabeti önlemek için yerli üreticinin daha
fazla korunması gerektiğini kaydetti.
SAÇ DÖKÜLMESİNE KARŞI ZERDALİ ÖNERİSİ
İnönü Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi Kimya Mühendisliği
Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.
Doç. Dr. Önal, saç dökülmesine
iyi geldiği bilinen selenyumun
zerdalide önemli miktarda bu-
lunduğunu belirtti.
İnönü Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi Kimya Mühendisliği
Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.
Doç. Dr. Yunus Önal konuya
ilişkin yapılan araştırma sonu-
cunu anlattı.
2010 yılında başladığı “Dünyada
Yetişen Kayısı Türlerinin Miner-
al İçeriklerinin Belirlenmesi” adlı
araştırma kapsamında Kayısı
Araştırma İstasyonu’ndaki gen
bahçesinde bulunan kayısılardan
numune topladığını belirten
Önel, Malatya’daki 240 çeşit
kayısıdan örnekler alındığını
kaydetti. Önal, bu çeşitleri
çözünürleştirerek, içerisindeki
mineralleri ve insan sağılığına
yararlarınn araştırıldığını ifade
etti. Önal, insan sağlığı için çok
önemli olan selenyum ve çinko
elementlerinin hemen hemen
tüm kayısı çeşitlerinde bulun-
duğuna işaret etti. Önal şunları
söyledi:
“Selenyumun saç dökülmesini
engellediğini, yeniden çıkartma-
ya faydası olduğunu ya da birçok
kanser türünde faydalı olduğunu
tıp, bilim söylüyor. Çinkoyla be-
raber bunların meyvede olması
ilginç. Birçok meyveyi incele-
diğimizde çoğunlukla selenyum
eser miktardadır, çinko eser
miktardadır. Hatta ilaç firmaları
mineral haplarında bunları in-
sanlara takviye olarak da sun-
maktadır. Kayısı yemek dururk-
en niye ilaç alalım? Malatya’da
kellik oranı araştırılsa kayısıdan
dolayı eminim ki bu oranının az
çıkacağı sonucu ortaya çıkar.
24. 24
O zaman demek ki saçı dökülen insan, kayısı yiye-
cek.”
Genetiğiyle oynanmamış olması zerdaliye
değer katıyor
Numune alınan kayısıların 236’sının zerdali old-
uğuna işaret eden Önal, selenyumun bunlarda daha
yüksek çıktığını vurguladı. Zerdalinin aşılı kayısı gibi
hasattan sonra kükürtlenmeyen, endüstriyel amaçlı
kullanılmayan, doğrudan yaş tüketilmesi gereken bir
meyve dile getiren Önal, zerdalinin çekirdeğinin to-
prağa düşmesiyle doğal olarak yetiştiğine dikkati çek-
ti. Zerdalideki selenyum oranına altın çizen içeriğine
dikkati çeken Önal, şu değerlendirmede bulundu:
“Bir kilogram zerdali de ortalama 3 miligram
selenyum var. Şeftaliden az ama şeftalinin tüketim-
iyle kayısının tüketimi bir değil. Şeftalideki içerik
de çeşidine göre değişiyor. Kayısıda bunların hep-
sinin bir arada olması önemli. Mesela kayısıda faz-
la olan bir başka element de potasyum. A vitamini
çok fazla. Bunların insan sağlığına önemi biliniyor.
Potasyumun, selenyumun, A vitamini ve çinkonun
yüksek miktarda çıkması, bunların hepsinin insan
vücudu tarafından alınmasının daha kolay old-
uğunun göstergesi.”
BİTKİLERDEN YAKIT ÜRETİMİ İÇİN PROJE
Enerji çeşitliliği üzerine proje
geliştiren YYÜ’lü bilim adam-
ları, birçok bitkinin yapısında
bulunan “lignin” maddesini
kullanarak bioyakıt üretmeyi
hedefliyor.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ)
Fen Fakültesi Kimya Bölümü
Anorganik Kimya Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet
Zahmakıran, birçok bitkinin
yapısında bulunan “lignin” mad-
desinden enerji üretmek için
proje hazırladı.
Dünya nüfusunun hızla artması,
fosil yakıtların giderek azalması
ve teknolojide enerji gereksin-
imine duyulan ihtiyaç nedeniyle
yeni kaynaklar arayan bilim
adamları, bitkilerin yapısındaki
“lignin” biopolimerinden yola
çıkarak yakıt üretilebileceğini
ortaya koydu.
Bu yöndeki projelere destek
veren Türkiye Bilimsel ve Te-
knolojik Araştırmalar Kurumu
(TÜBİTAK), ulusal kaynak-
larla desteklenmiş araştırma
projelerinin Avrupa düzeyinde
koordinasyonunu sağlamak
ve Avrupa bilim adamlarının
ortak çalışmalarını destekle-
mek amacıyla kurulan Bilim ve
Teknolojide Avrupa İşbirliği’ne
(COST) sunulan projelere
önemli destekler veriyor.
COST’un 2015 yılı içerisinde
yaptığı “Akıllı Enerji Taşıyıcı
Malzemelerin Kimyası”
çağrısına, hazırladığı “Lignin
Model Bileşiklerinin Katalitik
Yükseltgenme Tepkimeleri”
Projesi ile başvuran YYÜ Fen
Fakültesi Kimya Bölümü Anor-
ganik Kimya Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Me-
hmet Zahmakıran, projesine
TÜBİTAK’tan destek aldı.
Zahmakıran, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, hazır-
ladıkları proje ile lignin ve
model bileşiklerinin katalitik
oksitlenme tepkimesini sağlaya-
cak yeni heterojen katalizörlerin
geliştirmesini amaçladıklarını
söyledi.
Ligninin, bitkilerde selülozla
birlikte hücre çeperi içerisinde
bulunduğunu ve bitkinin
dayanıklılığıyla odunsu yapısını
oluşturan bir malzeme olduğunu
anlatan Zahmakıran, şöyle
konuştu:
“Lignin, ağaçlarda, toplam
ağaç ağırlının yüzde 18 ile
25. 25
30’unu oluşturmakta. Aynı
zamanda bazı ot ve çimenlerde
de bulunabilen kimyasal bir
yapı. Lignin bir biyopolimer,
polimerik bir yapı. İçerisinde
çok fazla sayıda fonksiyonel olan
veya olmayan karbon gruplarını
içeren malzeme var. Lignin yakıt
üretiminde ve değerli organik
yapıların üretiminde kullanıldı.
Tepkimenin ilk başında çok
büyük bir organik veya polim-
erik yapıyla başladığınızda iste-
nilen hedef moleküle ilerlemenin
güç olduğu görüldü. Çünkü bu
yöntemde kimyasal bir kontrol
sağlayamıyorsunuz. İşte bizim
projede getirdiğimiz yenilik,
hedef moleküllere gidilmesi için
gereken ayrışmaları seçici olarak
oksidasyon tepkimeler yoluyla
sağlayabilecek heterojen katal-
izörler geliştirmek. Bu sayede o
büyük molekülden isteğimiz ve
bizim için önemli olan değerli
kısımları tek tek kontrollü bir
şekilde, kimyasal bir yöntemle
elde etmeye çalışacağız. Projem-
izin dayandığı temel esas budur.”
Zahmakıran, projenin bitkilerden
yakıt üretimi ile kısıtlanmaması
gerektiğine değinerek, bazı bit-
kilerin içerisinde çok fonksiyonel
alkol grupları veya yanma kalitesi
yüksek organik grupların bulun-
duğuna dikkati çekti.
Zahmakıran, yakıt dışında özel-
likle ilaç veya plastik kimyasında
kullanılabilen önemli fonksiyonel
grupları da lignin molekülünden
geliştirilecek heterojen katal-
izörlerin sağlayacağı ayrıştırma
tepkimeleri sayesinde özümseye-
ceklerini vurguladı. Zahmakıran,
katalitik yükseltgenme tepkim-
esi sayesinde ligninden önemli
yapıların safsızlaştırılıp, arındırıla-
bileceğini bildirdi.
Zahmakıran, enerji alanından
bakıldığında yanma kalitesi
yüksek organik grupların, lignin
molekülünden elde edilmesini
sağlayacaklarına işaret ederek, “Bu
tür biyoyakıt yapıları lignin mole-
külünden sağlayabilirsek, birincisi
lignin doğada en fazla bulunan
organik yapılardan bir tanesi ve
kolaylıkla elde edilebilir. İkincisi
kağıt endüstrisinde oldukça fazla
miktarda atık yan ürün olarak üre-
timi sağlanıyor” dedi.
Türkiye’de bu yan ürünlerin uygu-
lama ve kullanım alanının ol-
madığını ifade eden Zahmakıran,
“Yani atık malzeme olarak biz
bunu atıyoruz. Eğer projenin
sonucunda olumlu sonuçlar elde
edersek, normalde Türkiye ekon-
omisinde atık olarak sarf edilen
bu lignin biyopolimerinin birinci
olarak bioyakıt üretiminde, ikin-
ci olarak da sadece lignini göze
aldığımızda bile önemli fonksi-
yonel gruplar içererek ilaç sanay-
isinden tutun da kauçuk, plastik
endüstrisi ve benzeri çok farklı
alanlarda kullanım alanı yarata-
cağı aşikardır” diye konuştu.
En yüksek yakıt “ısırgan”
otunda
İç Anadolu Bölgesi ve çevresinde
yoğun olarak görülen, tarlalarda
çiftçilerin zararlı olduğu için temi-
zlediği ısırganın birim miktarında
en fazla lignin barındıran bitkil-
erden biri olduğunu kaydeden
Zahmakıran, ısırgan otunun diğer
bitkilere göre yüzde oranında 27,8
lignin molekülü içerdiğini dile
getirdi.
Zahmakıran, yaprak üzerindeki
kılcal çeperlerin hepsinin liginin
ve selüloz yapısından oluştuğunu,
ısırgan bitkisinin, projenin olum-
lu sonuçlanmasıyla büyük önem
taşıyacağını sözlerine ekledi.
26. 26
Dünyadan Kimya Haberleri
ULTRA-İNCE VE ESNEK GÜNEŞ ENERJİSİ HÜCRESİ
1.3 MİLYAR İNSANA UMUT OLACAK
Güneş enerjisinin yükselen trendi ile birlikte
üretim maliyetleri de aşağı iniyor. Bu da gelişmiş
ülkelerin karbon salımını azaltması adına önemli
bir gelişme ancak bu trend gelişmekte olan ülkelere
henüz yayılmış değil. Yeni geliştirilen ultra-ince
baskılı güneş enerjisi hücresi ise halen karanlıkta
olan 1,3 milyar insana umut olacak gibi.
Baskılı güneş enerjisi hücreleri kağıt kalınlığın-
da, esnek ve endüstriyel baskı cihazıyla kolaylıkla
üretilebiliyor. Bu da onları ucuz ve taşınması kolay
hale getiriyor.
Kyung-In Synthetic Kore Firması’ndan Scott Wat-
kins “Şebekeden bağımsız elektriğe erişmek için
Hindistan’da yoksul topluluğun teknolojiyi nasıl
sağladığına ilk elden tanıklık ettim. 10 x 10 cm
ebatlarındaki güneş enerjisi hücresi, metrekare
başına 10 ile 50 watt arası enerji üretmek için
yeterli olabilir”dedi.
Bu hücreler yoksullukla mücadelede inanılmaz
bir araç olma potansiyeline sahip. Yine de bir çok
gelişmekte olan teknolojide olduğu gibi bunda da
bazı aşılması gereken sorunlar var. Baskı cihazı
hala biraz karmaşık ve üretim sürecini artırmak
için önemli sermayeye ihtiyaç duyuluyor.
27. 27
ULTRA-İNCE VE ESNEK GÜNEŞ ENERJİSİ HÜCRESİ
1.3 MİLYAR İNSANA UMUT OLACAK
Felç veya engelli olan insanlar
için hareket kabiliyetinin sınırlı
olduğunu düşünen bilim insan-
ları düşünce gücüyle yönetilen
robotlar geliştirdi. Defitech
Vakfı Beyin-Makine Arayüzü
Bölümü’nden Prof. José del
R. Millán liderliğinde araştır-
macılardan oluşan bir ekip,
beyin gücüyle uzaktan kontrol
edilebilen bir robot yaparak
bağımsızlık hissini yeni yaratma
izlenimini üretti. Farklı ülkel-
erden insanlar tarafından test
edilen yöntem hem insan , hem
de teknik anlamda muhteşem
sonuçlar verdi.
19 kişide Test Edildi,
Başarı Oranı % 100
İtalya, Almanya ve İsviçre’den
9 engelli ve 10 sağlıklı insanın
yer alan görevde kişiler robotu
düşünceleriyle hareket ettirdil-
er. Sübjelere elektrotlu başlıklar
yerleştirilerek, beyin sinyalleri
işlendi. Sonrasında ise robo-
tu nasıl hareket ettirecekleri
öğretilerek, Ecole polytechnique
fédérale de Lausanne (EPFL)
Enstitüsü’ndeki laboratuardaki
robotu hareket ettirdi. Bu esnada
kullanıcıların yüzleri robotun
ekranında göründü. Bu esnada
robotun etrafındaki insanlarla
etkileşim kuruldu. Prof. Mi-
lan “Bütün engelli sübjeler,
10 günlük bir eğitimle robotu
beyin gücüyle kontrol etmeyi
başardı” dedi.
İnsan ve Makine Arasında
Paylaşılan Kontrol
Beyin-makine arayüzünün
geliştirildiği bu araştırmada
araştırmacılar daha da ileri
gitti. Robot engellere çarpmak-
tan söylenmese de kaçabiliyor.
Eğer kullanıcı yorulursa, mola
verebilir. Eğer daha fazla belirti
olmazsa, robot yol sonuna kadar
ilerliyor. Bu bakımdan robotun
insan ve bilgisayar arasında pay-
laşılan kontrol sayesinde , pilota
dolaşırken dinlenme olanağı
sunuyor.
Sağlıklı ve Engelli Sübjeler
Arasında Fark Yok
Testin sonunda, sağlıklı ve
engelli insanlar arasında kontrol
farkı olmadığı görüldü. Ayrıca
testin ikinci kısmında engel-
li insanların eşsiz bir şekilde
düşüncelerini kullanarak, sis-
temin efektifliğini kanıtladılar.
Bu teknolojinin Avrupa projesi
olarak 2008’de başladığı ve olum-
lu sonuçlar alındığı belirtiliyor.
Yine de teknolojinin günlük
hayata girmesi için , sigorta
şirketlerinin bu gibi teknolojileri
finanse etmeleri gerekecek.
28. 28
PİRİNÇ ÇELTİĞİNDEN LASTİK ÜRETECEK
Goodyear, pirinç çeltiği kulla-
narak çevre dostu, yakıt tasar-
rufu sağlayan lastikler üretecek.
Goodyear, daha önce arazi
doldurmak için kullanılan pirinç
çeltiğinden lastik üretiminde
fayda sağlayacak.
Goodyear, lastik üretiminde pir-
inç çeltiklerini kullanarak, hem
çevre dostu hem de yakıt tasar-
rufu sağlayan lastikler üretecek.
Son iki yıl içinde pirinç çeltiğini
Akron’daki İnovasyon Merke-
zi’nde test eden Goodyear, pirinç
çeltiğinin lastik performansına
olan etkisinin, kullanılan diğer
geleneksel kaynaklarla eşit
olduğunu farketti. Bu yenilik
ile ilgili görüşlerini paylaşan
Goodyear Teknoloji Bölümü
Başkan Vekili Joseph Zekoski,“-
Goodyear, pirinç çeltiğinin
kabuğunu kullanarak, lastik
üretmesinin yanı sıra arazil-
ere doldurulan pirinç çeltiği
atıklarının miktarını düşürm-
eye de yardımcı olacak. Bu da
Goodyear’ın doğaya ve inovatif
yaklaşımlara olan duyarlılığını
gösteriyor” dedi.
700 milyon ton pirinç
Birleşmiş Milletler Gıda ve
Tarım Örgütü’nden alınan bilgi-
ye göre, her yıl dünya çapında
700 milyon tondan fazla pirinç
hasat ediliyor ve bu süreçte
ortaya çıkan pirinç çeltiğinin
ortadan kaldırılması ise çevre
açısından oldukça zorlu bir du-
rum yaratıyor. Bunun sonucun-
da, arazilere doldurulan atıkların
miktarını düşürmek ve elektrik
üretmek için çeltikler yakılıyor.
Yakılma sonucu ortaya çıkan
silika maddesi lastik kaplama
işleminde dış lastik kauçuk yüzü
ile karıştırılıyor. Bu da lastiğin
dayanıklılığının artmasına ve yu-
varlanma direncinin azalmasına
yardımcı olarak yakıt tasarrufu
sağlıyor. Ayrıca lastiğin ıslak
yüzeylerdeki çekiş gücünü de
artırıyor.
29. 29
BU KATLANABİLİR PİL, ENERJİSİNİ BAKTERİLERDEN ALIYOR
Binghampton Üniversite-
si’nde geliştirilen katlanabilme
özelliğine sahip bir pil, enerjisini
bakterilerden alıyor!
Binghampton Üniversite-
si’nde geliştirilen katlanabilme
özelliğine sahip bir pil, enerjisini
bakterilerden alıyor! Teknoloji
gelişmeye devam ediyor ve her
ne kadar akıllı teknolojiler, sosy-
al medya özellik güncellemeleri
vs. popüler gelişmeler olarak
ilan edilse de bazı haberlerin
geleceği değiştirecek ürünler
içerikli olması bizi heyecan-
landırmıyor da değil. Tam da bu
konuya örnek olacak bir ürün
Binghampton Üniversitesi’nde
görevli Sekheun Choi’den geldi.
Bakterilerin basit sensörlerle
kontrol edilebilmesini ve en-
erjiye dönüştürülebilmesini
mümkün kılan Choi, kirli su
içerisinde bol sayıda organik
maddelerin bulunduğu ve bu
kirli sudaki bakterilerin enerji
üretebileceğini paylaştı.
Katlanabilir özelliğe sahip ve
boyutu oldukça küçük –ebat-
larının küçük olması sizi umut-
suzluğa itmesin- bir pilde kağıt,
nikel, balmumu ve karbon
maddeleri kullanılmış. Paper
Battery 5 Cent’e kadar maliyeti
düşürülen özel pilin, pis su
içine bırakıldığı ve kullanılan
kağıt maddesi sayesinde pis
suyu herhangi bir pompaya
gerek kalmadan emilim yoluyla
içe alabildiği paylaşıldı. Kirli
suyun içinde bulunan bak-
teriler, yanarak biyosensörler
tarafından milivolt değerinde
enerji ortaya çıkarıyor. Sekheun
Choi tarafından geliştirilen kağıt
pil, ABD Milli Bilim Vakfı’ndan
100 bin dolar olmak üzere 3 yıl
sürecek yatırıma layık görülmüş.
Belki ilk aşamada milivolt
olarak enerji sağlıyor olsa da
yan yana kullanıldığında veya
kapsül halinde üretilerek gücü
artırılacaktır. Daha doğrusua
öyle umuyoruz.
Kaynaklar :
http://www.mymodernmet.com/profiles/blogs/paper-thin-printed-solar-cells
http://www.sciencedaily.com/releases/2015/06/150623103611.htm
http://www.inovatifkimyadergisi.com/kimyahaberleri/bu-katlanabilir-pil-enerjisini-bakterilerden-aliyor.html
http://www.inovatifkimyadergisi.com/kimyahaberleri/pirinc-celtiginden-lastik-uretecek.html
http://www.inovatifkimyadergisi.com/kimyahaberleri/bitkilerden-yakit-uretimi-icin-proje.html
http://www.inovatifkimyadergisi.com/kimyahaberleri/sac-dokulmesine-karsi-zerdali-onerisi.html
http://www.inovatifkimyadergisi.com/kimyahaberleri/kizil-egrelti-otu-ilac-kullanimini-onleyecek.html
http://www.inovatifkimyadergisi.com/kimyahaberleri/plastik-sektoru-ve-imalat-sanayisine-odaklanma-zam-
ani-geldi.html
31. 31
BULMACA
Kimya Bulmacasi
1 2
3
4
5
6
7
8
9
Soldan Saga
1. Partikül madde ve su arasindaki yüzey gerilimini
düsüren, böylece yüzeyde birikimi önleyen çözünebilir
yüzey aktif madde
4. Kapali kimyasal formülü C10H8 olan, aromatik
hidrokarbondur.
5. Sogutma kulesi içinde hava ve suyun temas süresini ve
yüzeyini artirmak için kulenin içine yerlestirilen bir yapi
6. Sogutma kulesinden çikan hava içinde asili kalmis su
zerrecikleri
7. Maddenin kinetik ve potansiyel enerjilerinin toplamidir.
9. Kimyasal reaksiyon sonucu metalin asinmasi. Genellikle su
içinde CO2, asit ya da O2 varliginin sebep oldugu bir
durumdur.
Yukaridan Asagiya
1. Su sistemlerinin yüzeylerinde, boru çeperlerinde olusan
biyofilmden alinan süprüntü örnek
2. Çok ince toz zerreciklerinin bir araya gelerek daha
büyük parçalar olusturmasi
3. Bir sivinin, önce buharlastirilip sonra tekrar
yogunlastirarak yapilan ayirma islemine denir.
8. Bir maddenin sivi içerisinde asili kalmasi sonucu olusan
karisimlara denir
32. 32
BULMACAGeçen Ayın Çözümü
Kimya Bulmacasi
B
1
U H A R L A
2
S M A
A M B
3
D
4
R A
5
S I T O K S I T
E O L L
N M G E
Ç
6
Ö K E L M E A
7
N Y O N S
L T A
8
T O M I
E R Y K
S E i
T R
I M
R A
M
E
Soldan Saga
1. Ortalama kinetik enerjisi fazla olan moleküllerin, sivi
fazdan gaz fazina geçmeleri olayina denir
[BUHARLASMA]
5. Suda çözündügünde ortama asit çözeltisi veren ya da baz
veya bazik oksitlerle reaksiyona girerek tuz olusturan
ametal oksitidir. [ASITOKSIT]
6. Bir çözeltide iki tuzun etkilesimi veya sicaklik degisiminin
çözünürlüge etkisi sonucu çözünmeyen kati bir bilesigin
olusmasidir [ÇÖKELME]
7. Negatif (–) yüklü iyondur. [ANYON]
8. Bir elementin tüm kimyasal özelliklerini gösteren en
küçük parçasidir. [ATOM]
Yukaridan Asagiya
1. Açik hava basincini ölçmek için kullanilan düzenege
verilen addir. [BAROMETRE]
2. Civanin diger metaller ile olusturdugu alasimlara denir.
[AMALGAM]
3. Iki ya da daha fazla cins elementin belirli oranlarda
birlesmesinden olusan saf maddenin adidir. [BILESIK]
4. Kimyasal denklemlerde element ya da bilesiklerin önüne
konulan mol sayilarinin esitlenmesi olayina denir.
[DENKLESTIRME]
8. Karisimi olusturan maddeleri fiziksel yöntemlerle ayristirma
islemine denir. [AYiRMA]
33. 33
E-Dergide
Yazarlık
SİZDE YAZARIMIZ
OLUN
-- Yazacağınız konuyu belirleyin. (Kimya içeriği olan herhangi bir konu olabilir) Örnek: Polimerden
ya da organikten bir konu ya da sanayide gördüğünüz bir şey ile ilgili bir konu. Kendi cümleleriniz
ile olması şart. Alıntı alıyorsanız kesinlikle kaynak belirtmelisiniz ki aksi durumda yazınız kopya yazı sıfatı
görür yayımlanmaz.
-- Konuda kullanılan resimlerin kaynakları belirtilmeli. Aksi durumda sorumluluk yazardadır.
-- Yazılar Facebook üzerinden bizlere gönderilmemeli. Bu bizim işimizi zorlaştırıyor.
Yazılar inovatifkimyadergisi@gmail.com adresine gönderilmeli.
-- Yazmayı düşünen arkadaşlarımız
Yavuz Selim Kart adlı arkadaşımıza ulaşması gerekmektedir.
-- Yazıları gönderdikten sonra kendiniz ile ilgili bilgileri de mail ile bize göndermelisiniz. Yoksa yazınız
yayımlanmayacaktır.
--Ad Soyad
Ulaşılabilecek Mail Adresi(Hızlı ulaşılabilecek sık kullanılan bir mail olmalı)
Bitirdiğiniz ya da okumakta olduğunuz üniversite ismi
Dergiye koyabileceğimiz türden bir profil resminiz.
-- 2015 Ağustos ayı sayısı için yazılarınızın son teslim tarihi. 20 Temmuz 2015’tir.
Her ayın son yazım tarihi 20. de bitecektir. 20. den sonra göndereceğiniz yazılar bir sonraki ay yayımlanacak-
tır.
-- Kopyala-Yapıştır ile yazıyı ben yazdım gönderiyorum derseniz yazınız kesinlikle yayınlanmaz. Bu şekilde
yazı olmaz. Böyle uyanıklık yapıp kolaya kaçmak fark edilmeyecek bir şey değil. Sonuçta yazılarınızı okunuy-
or ve araştırılıyor.
-- Yazılarınızı word dosyası halinde maile atacaksınız. Yazdığınız yazı en az bir kaç görsel içersin.Fikir
düşünce yazılarında olmayabilir ama diğer konularda en az bir kaç tane olmalı çünkü görsellik yazıya çok şey
katıyor.
-- Herhangi bir sorun olursa yazı gönderen meslektaşımıza ulaşırız. Gerekli düzeltmeleri yapması için
bildirimler yaparız. Gerekli görüldüğü takdirde yazınızın güzel görünmesi adına küçük değişiklikler yaparız
ve sizi bu durumdan haberdar ederiz.
-- İnovatif Kimya Dergisi gönderdiğiniz yazıların yayınlanıp yayınlanmaması hakkını elinde tutar.
İNOVATİF KİMYA Dergisi Yönetimi