2. Türkiye'nin sosyo ekonomik statü ölçeğine
yeniden bakış >> 2012 SES
Reklamverenler Derneği (RVD), Reklamcılar Derneği (RD) ve
Türkiye Araştırmacılar Derneği (TÜAD), ülkemizdeki pazarlama
faaliyetlerinde, tüketici analizleri ve hedef kitle yaklaşımı
açısından referans değer içeriği taşıyan Hanehalkı (HH) Sosyo
Ekonomik Statü (SES) gruplamasını güncellemek amacıyla bir
çalışma başlattı.
Çalışmanın hedefi, en son 2006 yılında yapılan SES ölçeğinin,
değişen ihtiyaçlara yanıt vermek amacıyla, gelirin de entegre
edildiği, tüm sektörde uygulanabilir ve standart bir formasyona
dönüştürülmesi.
SES ölçeğini tanımlarken, tüketimle doğrudan ilişkili olan gelir kriterini
de ekleyerek revize etmek ve bu yeni yaklaşımla sektörde kullanımını
ortaklaştırmak ve yaygınlaştırmak ana amaçlardandır.
3. Neden değişikliğe gidildi?
■ 2006 SES gruplamasında; tüketim için belirleyici olan hane geliri SES
ile doğrudan ilişkili değildir. Nitekim öyle bir amaç güdülmemiştir.
■ 2006‟dan beri SES tanımlamasında kullanılan meslek ve eğitim
kriterleri de Türkiye‟de geliri açıklamada yetersiz kalmakta, sapmalara
yol açmaktadır.
■ Buna ek olarak, sektörde birbirinden farklı SES ölçekleri kullanılmakta
olup özellikle Adhoc çalışmalarda ortak dil oluşamamıştır.
4. « Projenin eksenini teşkil eden amaç üç
bileşkenden oluşmaktadır: SES ölçeğini,
tüketimle doğrudan ilişkili olan Hane halkının
ekonomik durumunu da göz önünde
bulundurarak revize etmek ve bu yeni yaklaşımla
»
tüm paydaşlar için pratik ve ortak bir dil
oluşturmak amaçlandı. İki yıllık süreyi kapsayan
SES revizyon çalışmaları tamamlanmış
bulunmaktadır.
Ali Levent Orhun
TÜAD Yönetim Kurulu Başkanı
5. Sürece kimler dahil oldu
Geçtiğimiz senelerde reklamverenlerden ve sektörden gelen
geri bildirimlerden yola çıkılarak ve 2010 başında Durum
Analizini takiben başlatılan «SES‟de Revizyon» projesi, değişik
aşamalarda sektörden 20‟den fazla kişinin katılımıyla yürütülen
çok paylaşımlı bir süreç oldu.
Projenin ana lideri TÜAD ve TÜAD‟a üye araştırma şirketleri
olmuştur.
Süreç boyunca; RVD, RD, TİAK, BİAK, RİAK gibi diğer
paydaşlarla yapılan güncelleme toplantıları vesilesiyle de, amaç
ve sonuç ilişkilendirmesi sürekli teyid edilerek, yeni SES‟in
sektörde yaygın kullanımı için ortam hazırlandı.
6. Mayıs 2012
SES 2012 Gelişim Haritası lansman
RVD, RD , TİAK 11 2011 – 03 2012
güncelleme 6. Analizler
toplantıları ve Sonuçlandırma
08-10 2011
5. SES Algı Çalışması
02-08 2011 ve TR Proje Analizleri
21 Kasım 2011
4.TR geneli Saha çalışması
Araştırma sektörü
09-12 2010 Projelendirme, saha, veri girişi WORKSHOP
10 Şubat 2012
3.Taslak Model Gelişimi Tüm paydaşlar
07-08 2010 2006 vs Mevcut adhoc uygulamalar GERİ BİLDİRİM
Mart 2012 Sektörde PİLOT
2. İstanbul pilot çalışma (350 HH)
01-06 2010 Soru formu test, gelir aralıkları, geliri etkileyen faktörler
1. Durum Analizi ve «Go ahead»
Geri bildirimler, Sektör paylaşımı, TÜAD SES Komite oluşumu
7. 1. Durum analizi >>
Mevcut sorunun tespiti
Uluslararası SES ölçümlenmesinde meslek ve eğitim esas alınıyor. ESOMAR bazında standard bir
yaklaşım olmadığı, yine meslek ve eğitim bileşkesinin temel alındığı, bir ölçüde buna eşya sahipliğinin
eklenmediği görülüyor. Bazı batı Avrupa ülkelerinde sadece gelir aralıkları kullanılarak segmentasyon
yapılıyor, ama bu zaten SES (ya da SEC) olarak adlandırılmıyor.
Oysa, ülkemizde bu iki kriterin her zaman birbiriyle orantılı olmaması ve gelirle bağlantılı olarak
ilerlememesi sapmalara yol açabiliyor.
Ülkemizde eğitim durumu her zaman mesleki statüyü belirlemediği gibi gelirle de her zaman doğru orantılı bir profil
çizmiyor.
Ek olarak, 2006 SES‟de, aile reisinin yanısıra ikinci kuşağın (alile reisinin ve eşinin anne ve babalarının)
eğitim ve meslek durumuna da bakılıyordu.
Bu durum, hanehalkının SES tespitinde %30‟luk bir etki yaratıyor ve dolayısıyla birtakım sapmaları besleyen bir faktör
olarak karşımıza çıkıyordu.
2006 SES tanımlaması; eğitimden kaynaklı olarak sosyal yöne daha ağırlık veren, statik bir yapıda olup,
hanehalklarının ekonomik durumun değişimine paralel SES gelişim ve olası değişimini
yansıtamamaktadır.
Özetle, bu çalışmanın amacı; SES ve gelir grupları arasındaki sapmaları en aza indirmektir ve dolayısıyla
sektörde kullanılmakta olan birbirinden farklı SES ölçeklerini ortadan kaldırarak, ortak dil oluşturmaktır.
8. 2. İstanbul pilot çalışma
Temmuz-Ağustos 2010‟da 350 HH‟de İstanbul‟da yapılan pilot
çalışmasında;
Soru formu test edildi
Gelir aralıkları soruldu ve test edildi
Geliri etkileyen faktörler sorgulandı.
Gelir; SES gruplarıyla anlamlı dağılım sergiliyor ama henüz tam bir ayrıştırıcı faktör
olarak karşımıza çıkmıyor.
Özellikle eşya sahipliği ayrıştırıcı olmaktan çok uzak bulundu.
Gelir sorusu, gelir aralıkları halinde soruldu; cevap vermeme oranı:
%13
Hanelerin %87‟sinde Aile Reisi ve Asıl Gelir Getiren kişinin aynı kişi
olduğu saptandı (CATI çalışmasında da teyit edildi.
9. 3. Taslak model gelişimi >>
Süreç ve yaklaşımın temel ilkesi >>
Ana yaklaşım, varolan bir uygulamayı tamamen değiştirmek
yerine, panellerde kullanılan 2006 SES ve Adhoc uygulamalarda
kullanılan (ve Aile Reisinin meslek ve eğitimine dayalı olan) SES
ölçeklerini birbirine yaklaştırmak üzerine şekillendirildi.
Taslak model geliştirilmesinde, temel yaklaşım olarak panellerde
uygulanan 2006 SES ve Adhoc alanda mevcutta uygulanan
SES‟i birbirine yaklaştıran ve buna gelir etkisi katacak bir yol
izlenmesine karar verildi.
Paneller Adhoc çalışmalar
10. 4. Türkiye geneli saha çalışması >>
SES saha çalışmasında, örneklem planı için TÜİK‟den Türkiye kent/kır temsiliyetini
verecek şekilde ve 26 Nuts bölgesi rassal olarak seçilen, ilçe/blok/daire bazında, blok
başına 10‟ar adres olmak üzere, toplamda 5.000 adreslik bir liste alındı.
2006 SES‟de 20.000+ nüfuslu yerleşimler yer alırken, 2012 SES‟de, Türkiye‟nin
%30‟unu oluşturduğu gerekçesiyle 5.000+ nüfuslu yerleşimler dahil edilmiştir.
Bu 5.000 adreslerle yüz yüze görüşme yöntemiyle anket yapıldı. Soru formunda hem
2006 SES‟e hem de 2012 SES‟e ilişkin meslek, eğitim ve gelir soruları soruldu.
20 dakika süren soru formunda HH‟nın tüm üyelerinin meslek ve eğitim bilgileri, hanenin gelir,
harcama, tasarruf yapısı ve gelirle ilişkili olduğu düşünülen faktörler alındı (eşya-ev sahipliği, tatil
ve ev dışı tüketim vs.)
Bir adrese görüşme sağlanıncaya kadar en az 3 kez ziyaret yapılması, eğer bu çabalar
sonunda görüşme yapmak mümkün olamadıysa yedek adrese başvurulması gerekti.
15 blok yazlık bölge, girilemeyen site alanı vs gibi sebeplerle ikame blok istenerek tamamlandı.
Saha çalışması Nisan-Haziran 2011‟de TÜAD‟a üye 7 saha firmaları tarafından
paylaşımlı olarak yapıldı ve merkezi kontrol uygulandı.
11. 4. Türkiye geneli saha çalışması >>
Denek erişimi:
18 yaş üzeri, evde bulunan, HH üyesi deneklerle görüşüldü
Askerde olan, veya eğitim, çalışma vs gibi sebeplerle geçici olarak şehir dışında
olan kişiler de hane üyesi olarak kabul edildi.
Hane halkından olmak için en az 6 ay o hanede yaşıyor olması koşulu kondu.
Görüşmeye uygunluk koşulları:
Gündelikçi, çocuk bakıcıları, misafirler (evlenip evden ayrılmış olup ziyarete gelenler dahil)
hanede ikamet eden kişiler olarak sayılmadı, görüşme kriterine uygun olarak
değerlendirilmedi.
Akrabalık derecesi olmasa bile o hanede yatılı olarak 6 ay ve daha uzun bir süredir kalan bir
kişi, o hanenin bir üyesi olarak sayıldı ve görüşme yapıldı.
Askerde olan, veya eğitim, çalışma vs gibi sebeplerle geçici olarak şehir dışında olan kişiler
hane üyesi sayılmakla birlikte görüşme kriterine uygun görülmesi.
12. 4. Türkiye geneli saha çalışması >>
Soru formu kapsamı;
Hane Tablosu, HH Meslek-Eğitim bilgileri ve HH Tüketim ve Gelir bilgilerine
yönelik 3 kısımdan oluştu. Anket ortalama 20 dk sürdü.
Hanedeki tüm bireylerin yaş, cinsiyet, varsa meslek, eğitim bilgileri (açık alınarak)
AGG‟nin ve Aile Reisinin kim oldukları (ve aynı olup olmadıkları) ve eş bilgileri
Bunların ve eşlerinin anne ve babalarının meslek ve eğitim durumu
HH gelir ve tüketimine ilişkin sorular:
Ev sahipliği, eşya sahipliği, araba sahipliği, tatil ve ev dışı etkinlikler, internet sahipliği ve
kullanım alanı vs
Gelir kaynakları, yapılıyorsa tasarruf alanları ve aylık toplam HH geliri ve harcaması.
13. Bulgular - 1 - >>
Saha çalışmasında görüldü ki:
HH‟nın SES‟ini belirleyecek temel kişinin kim olması gerektiği konusunda
adaylar Aile Reisi, En çok Geliri Getiren kişi (EGG) ve Asıl Geliri Getiren
kişi (AGG) idi.
İstanbuldaki pilot çalışmasından sonra doğru tanımın AGG olduğunu ortaya
çıktı. AGG ve 2006 SES‟de esas alınan Aile Resisi %93 oranında
örtüşmektedir.
Ayrıca ikinci kişiye gidilmeli midir, gidilecekse bu kişinin kim (eş? eş
yoksa?) olması gerektiği konusunda mutabakata varıldı.
Varılan nokta, %80 ev kadını ve %80 ortaokul ve altı olan ikinci kişinin meslek
ve eğitimi bir katma-değer yaratmıyor olmasından ve SES ataması yaparken
etken faktörler arasında yer almadığından dolayı katılmamasından yana.
2. kişinin SES‟i %87 oranında eşiyle örtüşüyor
14. Bulgular - 2 - >>
Saha çalışmasında görüldü ki:
2006 SES‟inde sorulan 2. kuşağın katkısı %30 ile SES‟i yüksek oranda
etkilemektedir fakat bu katkı anlamlı bir katkı olmadığından dolayı ve de
sahada zorluklar yaşatıyor olmasından dolayı;
2.kuşağın kaldırılmasına gidildi.
15. 2006 SES 2012 SES
Aile Reisinin Babası %70
Aile Reisi %70 Haneye Asıl
Aile Reisinin Annesi %30
Gelir Getiren Kişi
+
Eşin Annesi %30
%30 Aile Reisinin Eşi %70 %30
Eşin Babası %70
Meslek
+
Meslek
+ Eğitim
Eğitim
HH HH
SES SES
16. Bulgular - 3 - >>
Saha çalışmasında görüldü ki:
(Aralıklar halinde sorulan) gelir sorusuna cevap vermeme oranı %5‟in altındadır
İstanbul pilot araştırmada bu oran %12 idi
Fakat üst gelir gruplarında geliri düşük gösterme eğilimi devam etmektedir.
Eşya sahipliği ve diğer faktörler gelir gruplarıyla korele bir davranış göstermekle birlikte
anlamlı bir ayrıştırma yaratamamaktadır.
Bu bağlamda gelirin «entegre» edilmesi için direkt olarak sorularak veya eşya sahipliği
beyanından değil, sektör ve reklamverenler için daha anlamlı ve belirleyici olan HH‟nin
yaşam tarzına bağlı olan hem satınalma gücü hem de tüketim alışkanlıklarını etkileyen
faktörler SES belirlemesinde dikkate alınmasına karar verilmiştir.
Yapılan analizlere göre SES atamalarını öncelikli olarak etkileyen faktörler; gelir işin
içindeyken gelir, sonrasında AGG‟nin eğitimi ve mesleği, gelirin işin içine katılmadığı
durumlarda ise AGG‟nin mesleği ve eğitimi ana belirleyiciler olarak karşımıza çıkıyor.
Cluster analizi sonucu çıkan segmentasyon, meslek-baskın bir tablo ortaya çıkarmaktadır
(örneğin eğitimsiz esnaf vs. eğitimli işçi farkı).
Sonuç olarak, Meslek x Eğitim ilişkisini mesleği daha baskın hale getirecek şekilde ele
aldığımızda, gelirle bağlantısı güçleniyor ve SES ataması daha doğru oluyor.
17. Bulgular - 3 - >>
Gelirin entegrasyonu >>
Sosyo-Ekonomik-Statu‟nün gelirle %100 ilişkili olması
beklenmemelidir.
Gelir ve yaşam tarzı %100 korele olmadı gibi, gelir ve SES de %100 korele
değildir.
2012 SES‟te uygulanan yeni yaklaşımdaki amaç SES ve Gelir
Grupları arasında %100 korelasyonun sağlanması değil, bu anlamda
meslek ve eğitimin açıklamakta eksik kaldığı sapmaları minimize
etmektir.
Hanehalkı paneli baz alınarak yapılan bir çalışmaya göre AB grubunun
%12‟si en alt iki gelir grubunda, DE grubunun %22‟si en üst gelir grubunda
gözükmektedir.(Kaynak: Gelir Dağılımları, Sosyal Statü ve Tüketim, Ipsos KMG, 2009)
18. Bulgular - 4 - >>
Saha çalışmasında görüldü ki:
2006 SES‟indeki meslek bilgisinin “bedenli/zihinsel vs eğitimli/eğitimsiz” yaklaşımından
dolayı, meslek gruplarının tam anlaşılır olmaması ve dolayısıyla ayrıştırıcı etken olarak
ortaya çıkmamasından dolayı,
daha anlaşılır ve sübjektif olmayan meslek gruplamaları şeklinde alınmasına karar
verildi ve gruplama yapılırken gelirle orantılı ölçeklere oturtuldu.
Notlar:
Emekli olup halen çalışanlara emeklilik mesleklerine, çalışmayanlara 1 alt gruba göre SES
ataması yapılması öngörülmüştür.
Böylece eskiden kendisi ve ailesi eğitimsiz olduğu için daha alt gruba atanan bir
züccaciyecinin SES‟ini daha doğru bir noktaya, yani C1‟e yükseltebilen bir yapıya
gidilmiştir.
İşsizlerin irad / ek gelir sahipliğine göre farklı değerlendirilmeye alınmasına gidilmiştir.
Özellikle C1, C2 ve D için AGG‟nin eşinin çalışıp çalışmadığına bakılması ve eğer
çalışıyorsa 1 kademe yukarıda SES‟e atanmasına karar verme aşamasında; çalışan eş
oranının düşüklüğü, toplam HH gelirine katkı oranının ancak üst SES gruplarında etki
yaratması nedeniyle bu faktör kapsam dışı bırakıldı
20. 5. SES algı çalışması >>
Conjoint anket & workshop
Türkiye geneli çalışmaya paralel olarak, sektörde SES tanımlamasına
yönelik nasıl bir algı olduğunu ve SES ataması yaparken nelerin ön
plana çıktığını anlamak üzere “SES Algı Çalışması” yapıldı.
Amaç:
Sektörde farklı kullanıcı gruplarının farklı SES tanımları olup olmadığını
saptamak
ve hangi değişkenlerin hangi oranda SES gruplarını tanımlamada
kullanıldığını netleştirmek.
Bu çalışmaya TÜAD, RVD, RD, TİAK, BİAK, RİAK, AÇİAK üyeleriyle
tüm TÜAD zirve katılımcıları dadil edildi.
Her katılımcı kendisine sunulan ve belirli kriterler çerçevesinde
kurgulanmış, 90 profil içerisinden kendisine rassal olarak çıkan 10
adet hane profilini değerlendirip o hanenin hangi SES‟e ait olduğunu
belirtti.
Profiller arasında günlük hayatta çok karşılaşılmayan fakat kontrastı
artıracak bazı prototip haneler de mevcuttu.
Online yapılan bu çalışma TÜAD databank üzerinden 4000 kişiye
gönderildi. 415 kişinin cevaplaması ve bunun içerisinden 396 geçerli
katılımla gerçekleşti.
21. Bazı prototip haneler için göreli fikir birliği varken, bazı prototip haneler
için ise esaslı fikir ayrılığı gözlemlenmiştir
22. 5. SES algı çalışması >>
Conjoint anket & workshop
Sektör algı çalışmasından sonra grup çalışması yapılarak, özellikle fikir
ayrılığı teşkil eden prototip kartları değerlendirildi ve saha çalışmasından
çıkan kararlara göre revize edildi.
7-8 kişilik 5 grup, sunulan 17 karta hem bireysel olarak hem de grup konsensusu
olarak SES ataması yaptı ve farklılıklar tartışılıp gelişim alanları tespit edildi.
Bu workshop’tan çıkan bulgular >>
Katılımcıların SES ataması yaparken fikir ayrılıklarının yoğun olduğu kartlar
incelendiğinde, bunlar, gelir ve eğitim korelasyonunun bozuk olduğu kartlar olarak öne
çıkmaktadır.
Mesleğin eğitimden daha baskın rol aldıği bir SES skalası, genel anlamda gelirle daha
ilişkili bir sonuç yaratmakta, dolayısıyla olumlu bir tablo çıkarmaktadır.
Öte yandan, bu yaklaşımdaki SES gruplarında karşımıza çıkan sert geçişlere (örn: ev
kadını X meslek – normal lise mezunu) ve bazı hücrelerdeki şişmelere (örn: kendi işi –
çalışanı olan / olmayan) tekrar bakıp “öznel-subjektif” düzeltmeler yapmak gerekmektedir.
25. 2012 SES Dağılımı >>
Total A B C1 C2 D E
Baz 4% 9% 22% 29% 28% 9%
KENT 5% 10% 24% 31% 22% 8%
KIR 1% 2% 11% 22% 52% 12%
Baz: 5000 örneklemli Türkiye geneli saha çalışması – ağırlıklandırılmış olarak.
26. Grup büyüklükleri analizi >>
Yeni ve eski SES kriterlerine göre dağılım ile ilgili TÜAD resmi bir karşılaştırma
yayınlamamıştır ancak 2012 SES kriterlerine göre yayınlanan tabloyu 2006
SES kriterlerini kullanan AGB Nielsen verisi ile karşılaştırdığımızda aşağıdaki
tablo çıkmaktadır.
Yeni Eski
Dağılım (TUAD) Dağılım (Nielsen)
A: 4%
13% 21%
B: 9%
C1: 22% 30%
C2: 29% 37%
D: 28%
37% 12%
E: 9%
Buna göre;
AB grubu küçülmüştür, tanımı daha rafine hale getirilmiştir
C1 ve C2 grupları da küçülmüştür
DE grubu ise, özellikle D‟den büyümüştür, çoğunluk haline getirilmiştir
27. 2012 SES’in 2006’dan temel farklılıkları >>
Gelir odaklılık
Meslek gruplaması günlük hayatta karşılığı daha net bulunur hale getirilmiştir
SES atamasında mesleğin eğitimden daha ağırlıklı rol oynaması sağlanmış, bu da ekonomik faktörün
entegrasyonuna katkı sağlamıştır
Netice olarak SES grupları gelirle daha orantılı bir grafiğe oturtulmuştur
Eskiden eğitimsiz olduğu için daha alt gruba atanan bir tüccar bugün kendisi için daha «doğru» olan
C1‟e yükselebilmektedir
Daha kristalize bir gruplama olmuştur;
Özellikle alt ve üst SES grupları içinde önemli bir ayıraç teşkil eden C1‟in C2‟den farklılaştırılması sonucu, gruplar arası
ayrıştırma daha net bir çizgiye oturtulmuştur
Bu da, hem sektörde daha anlaşılır bir SES gruplaması sistemine, hem de saha uygulamasında pratik, daha anlaşılır, dolayısıyla
zaman avantajı getiren bir yaklaşıma olanak sağlamıştır.
Dinamik yapı
Kişilerin kariyer ve ekonomik gelişimlerine paralel olarak farklı SES gruplarında bulunabilmesine olanak
sağlayan bir tanımlama getirilmiştir
Sektörde ortak dil oluşturma
Saha uygulaması sadeleştirilerek sektörde ortak kullanım konusunda çözüm getirilecektir.
Süreç olarak çok katılımlı, yaygın iletişimli, araştırma kullanıcılarının ve uygulayıcıların geri bildirimlerine
açık bir yaklaşım izlenmiş, bu da ortak dil oluşması için uygun zemin yaratmıştır
29. A SES Grubu
% Hemen hepsi Üniversite mezunu, %30 dolayında
lisansüstü.
Yarıya yakın kısmı ücretli çalışan nitelikli uzman
(Avukat, Doktor, Mühendis vb).
% 10„a yakın 20'den fazla çalışanı olan beyaz yakalı.
¼‟ü irili ufaklı işyeri sahibi (bunların yarıya yakınının
yanında çalışanı yok).
Eşi olanların AGG‟lerin %40‟a yakınının eşi çalışıyor.
Hanelerin %20‟si para biriktiriyor.
%30‟u tatilini tatil köyü/otele giderek değerlendiriyor.
Hanelerin yarısına yakınında kitaplık/kütüphane var.
30. B SES Grubu
Üniversite /lisansüstü oranı %60‟larda. %35
civarında 2 yıllık veya Lise mezunu.
% 60‟ı memur, teknik personel, uzman (yönetici
olmayan).
%15‟i irili ufaklı İşyeri sahibi (bunların çoğunun
yanında 1-5 arası çalışanı var).
Eşi olanların AGG‟lerin %30‟unun eşi çalışıyor.
Hanelerin %13‟ü para biriktiriyor.
%20‟si tatilini tatil köyü/otele giderek
değerlendiriyor.
Hanelerin %30‟unda kitaplık/kütüphane var.
31. C1 SES Grubu
%60‟ı Lise mezunu (bunun içinde %20
Meslek Lisesi); %10‟u Yüksekokul ve üstü.
%40‟ı esnaf, dükkan sahibi; %30‟u kalifiye
işçi (Lise eğitimli).
%15‟e yakın memur, teknik eleman.
%15‟e yakını emekli.
Eşi olanların AGG‟lerin %13‟ünün eşi
çalışıyor.
Hanelerin %5‟i para biriktiriyor.
%20‟si tatilini tatil köyü/otele giderek, %40‟a
yakını yakınlarını ziyaret ederek
değerlendiriyor.
Hanelerin %20‟ye yakınında
kitaplık/kütüphane var.
32. C2 SES Grubu
%20‟ye yakını lise mezunu. Ortaokul ve daha
düşük eğitimli oranı %80.
Çoğunlukla ilkokul mezunu, düzenli çalışan işçi
(%60‟lar dolayında).
%10 kadarı tek başına seyyar olarak çalışıyor.
%20‟si emekli, çalışmıyor.
Eşi olanların AGG‟lerin eşinin çalışma oranı
%10‟un altında.
%70‟i tatile çıkmıyor, çıkanlar yakınlarını ziyaret
etmek için memlekete gidiyorlar (%25).
Hanelerin %10‟unda kitaplık/kütüphane var.
33. D SES Grubu
%70‟in üzerinde ilkokul mezunu veya
illkokul terk, gerisi ortaokul.
%30 kadar emekli, çalışmıyor.
%20‟nin üzerinde işçi (çoğunlukla
parça-başı çaışan).
%30‟u küçük çaplı çiftçi.
%10‟a yakını ev kadını.
%80‟i tatile çıkmıyor, gerisi memlekete
gidiyor.
34. E SES Grubu
%95‟I ilkokul mezunu veya
ilkokul terk.
%30‟a yakını işsiz (ve çoğu
yardımla geçiniyor).
%40‟ı emekli, çalışmıyor;
%30‟u emekli, işçi olarak
çalışıyor.
Geri alan %20‟nin üzerinde
hanede AGG ev-kadını
(düzenli geliri olmayan
yardımla geçinen).
35. Yazılımcı Berk Kaptan Necati
Selçuk Üniversitesi 9 Eylül Üniversitesi
Bozkır Meslek Yüksekokulu- Deniz İşletmeciliği ve
Bilgisayar Programcılığı Yönetimi Yüksekokulu
36. Çiftçi, traktör kullanıcısı Hüsnü Organik tarım yapan
Ulukışla Ortaokulu çiftçi Burak
İstanbul Üniversitesi,
Mühendislik Fakültesi
Ziraat Mühendisi
37. Ev hanımı Sibel
Nafaka ile geçiniyor İrad sahibi Mehmet
İstanbul Üniversitesi,İktisat Fakültesi
Açık Öğretim Ekonometri
38. Başkasının taksisinde şöförlük Kendi arabasında taksi
yapan Selami şöförü Arif
Kastamonu Merkez Ortaokulu Sarıyer Lisesi
39. 3 Mayıs 2012 LANSMAN >>
3 Mayıs‟tan sonra SES tanımlaması 2012 SES ile yapılacak ve tüm
sektör bu ortak kullanımı yapacaktır.