23. Bizi bizden başkası zaten
ayıramazdı. Bize bunu bizden
başkası yapamazdı. Ah be
sevgili; hamdım belki ama
piştim yandım. Zaten beni
senden başkası yakamazdı.
24. Beni bir ben bilirim, bir de
Yaradan. Bana bir ben
lazımım, bir de Anlayan.
25. Bir insan bilmiyorsa ne
istediğini hem seni ziyan eder
hem kendini…Dibini
görmediğin suya dalmadığın
gibi, emin olmadığın sevgiye
teslim etme kendini…
27. Büyük Allah'tan bizler niye
terbiye isteriz? Çünkü
terbiyesizler, Allah'ın
lütfundan mahrumdurlar.
Terbiyesiz, yalnız kendine
kötülük etmez, bütün utanç
ve erdem ufuklarını ateşler.
28. Can ve gönül de yani kalpte
hakikat coşkunluklarını
kaldıracak takat, kulakta da
bunu işitecek istidat yoksa,
ben kime ne söyleyeyim?
29. Can ararsan can olursun. Av
için yemek ararsan yemek
olursun. Neyi ararsan o
olursun.
30. Canımız hayvan canından daha
üstündür, neden? Çünkü daha fazla
biliyoruz. Meleklerin canı da bizim
canımızdan üstün. Çünkü onlarda hissi
müşterek yoktur. Ehil olanların
canlarıysa meleklerin canlarından
üstündür, şaşkınlığı bırak! Melekler,
Adem'e secde ettiler; çünkü onun canı,
meleklerinkinden üstündür. Üstün
olmasaydı secde ederler miydi? Üstün
olanın daha aşağı mertebede bulunana
secde etmesini emretmek doğru bir şey
değil değildir, yaraşmaz.
31. Cenab-ı Hakk kâfir için
necis dedi. Fakat dikkat et
ki; kâfirlerin dışı pis
değildir. O pislik onların din
ve ahlakındadır.
36. Can konağını aramadaysan,
cansın; bir lokma ekmek
arıyorsan ekmeksin, bir damla
su arıyorsan susun, zulmün
peşindeysen zalimsin, aşkı
arıyorsan aşıksın, Gönlün neye
kapılmışsa O'sun sen. Şu nükteyi
biliyorsan, işi biliyorsun
demektir
37. Çalış çabala da nura ulaş.
Pekmez içinde ne kaynatılırsa
pekmez lezzeti alır. Havuç,
elma, ayva, ceviz pekmezde
kaynasa pekmez tadı alır. Bilgi
nura karışırsa inatçı ve kötü
kişiler bile bilgiden nur bulur.
Aklın varsa bir başka akılla dost
ol da, işlerini danışarak yap.
38. Dikenden gül bitiren, kışı
da bahar haline döndürür.
Selviyi hür bir halde
yücelten, kederi de sevinç
haline sokabilir.
39. Dünyanın en güç işi bir şeyin
nasıl yapılacağını bilirken,
başka birinin nasıl
yapamadığını ses çıkarmadan
seyretmektir.
40. Eğer sen, can konağını
arıyorsan, bil ki, sen cansın.
Eğer bir lokma ekmek
peşinde koşuyorsan, sen bir
ekmeksin. Bu gizli, bu nükteli
sözün manasına akıl
erdirirsen, anlarsın ki,
aradığın ancak sensin sen.
41. Ey gönül! Gülü seviyorsan
dikenini de seveceksin, deryayı
seviyorsan dalgalarını da
seveceksin, vuslatı seviyorsan
firakını da seveceksin, sevgiliyi
seviyorsan nazını da
seveceksin, hayatı seviyorsan
ölümü de seveceksin.
42. Farz et ki, yazdıklarımı
anlayabildin.
Ya anlayamadıkların?
Ya yazıp da sildiklerim? Ya
yazamadıklarım?
44. Gönüllerini Allah'ı anarak, iyi işler yaparak
cilalamış, parlatmış olanlar renkten ve
kokudan kurtulmuşlardır. Onlar, her an,
işlerinde bir hoşluk, bir güzellik hissederler.
Onlar bilginin şeklini, dış yüzünü, kabuğunu
bırakmışlar da manasını ve özünü almışlar ve
ayne'l-yakin bayrağını yüceltmişlerdir.
Düşüncelerden, duyguların yükü altından
kurtulmuşlar da aydınlığa kavuşmuşlardır.
Benliklerini Hakk uğruna kurban etmişler,
irfan denizi kesilmişlerdir. Herkesin korktuğu,
ürktüğü, kaçtığı ölüme karşı, Hakk aşıkları,
acı acı gülümser. Kimsecikler onların
gönüllerine bir zarar veremez, zira zarar
sedefe gelir, içindeki inciye gelmez…
45. Gönül aynası dünya sevgisi
tozundan, nefsani arzulardan
temizlenir, pak ve saf bir hale
getirilirse, orada su ve toprak
nakışlardan başka şeyler
görürsün. Gönül aynasında hem
resmi, nakşı görürsün; hem de
resmi ve nakşı yapanı, hem devlet,
saadet yaygısı seyr edersin; hem
de onu yayanı ve döşeyeni.
46. Hem gam çağında hem
esenlik çağında Allah'a
dayanmadan, tümden ona
teslim olmadan başka her şey
düzendir, tuzaktır.
47. Her birimiz tek kanatlı
melekleriz ve bizler
ancak birbirimizi
kucaklayarak uçabiliriz.
51. Hırsla dolu aşağılık ve
haram yiyici kişi, o sayı
günü domuz şeklinde, zina
edenler avret yerleri
kokarak, şarap içenler
ağızları kokarak dirilirler.
52. Hulasa oklar ve süngüler
önünde kafirlerin kanı
mübahtır. Çünkü onlar, işe
yaramaktan uzaktırlar.
Onların karıları ve çocukları
da esir sayılır. Çünkü akılları
yoktur, merdut ve aşağılık
kişilerdir.
53. İki parmağının ucunu
gözüne koy.
Bir şey görebiliyor musun
dünyadan?
Sen göremiyorsun diye bu
alem yok değildir.
54. İnanan kişi, işlerini Allah
emretti diye yapar.
İnanmayan ise, mücadele ve
gösteriş olsun diye yapar.
Böyle inatçı kişilerin
başlarına toprak saç.
56. İnsan korkusundandır ki cinler,
periler sahillere sığınmışlar, her biri
bir gizli yere saklanmışlardır. Bu
yüzden insanoğlunun gizli düşmanı
çoktur. Durumu anlayarak çekingen
ve ihtiyatlı hareket eden kişi akıllı
kişidir. Allah'ın bizim nazarımızdan
gizli tuttuğu nice çirkin, güzel
mahlukatı vardır ki onlar her an
gönül kapısını çalar dururlar.
57. Kendini noksan gören kişi,
olgunlaşmaya on atla
koşar. Kendini olgun sanan
ise Allah'a bu zannı
sebebiyle ulaşamaz.
58. Kibriya güneşinin
şuaından mahrum ve
ışıksız olan gönül evi,
Yahudilerin canı gibi
dar ve karanlıktır;
muhabbet ihsan eden
Tanrı'nın zevkinden
mahrumdur.
59. Kim benliğinden kurtulursa
bütün benlikler onun olur.
Kendisine dost olmayan
herkese dost kesilir. Nakışsız
ayna olur, tüm nakışlar onda
seyredilir.
60. Kötü huy kılavuzun oldukça
mutlu olacağım sanma! Sen
sabaha kadar gaflet
uykusundasın, ömür ise
kısadır. Korkarım ki, sen bu
uykudan uyanınca gündüz
olur.
62. Leş, bize göre rezildir
ama, domuza, köpeğe
şekerdir, helvadır.
63. Mademki insanın yaratılmasında
ki maksat, Tanrı'ya ibadet
etmesidir, şu hâlde ibadetten
baş çeken, ibadete yanaşmayan
kişinin ibadet yeri cehennemdir.
İnsan her işi yapabilir, fakat
yaratılmasındaki maksat
ibadettir. "Ben, insanları, cinleri
ancak bana ibadet etsinler diye
yarattım." Bu ayeti okusana.
Alemin yaratılmasındaki maksat,
ibadetten başka bir şey değil!