2. KENELERiN SiSTEMATiGi(TAKSONOMi)
Keneler ökaryot hücre
yapısına sahip hayvanlar
aleminin gerçek dokulular
alt aleminden eklem
bacaklılar şubesindendir;
örümcegimsiler sınıfının
akarlar alt sınıfından;
parazit yaşam süren
canlılardır.
ÜST ALEM
ALEM
ALT ALEM
ŞUBE
ALTŞUBE
SINIF
ALT SINIF
ÜST TAKIM
Eukaryota
Animalia
Eumetazoa
Arthropoda
Chelicerata
Arachnida
Acarina
Parasitiformes
TAKIM
ÜSTFAMİLYA
FAMİLYA
Ò Ixodidae
Ò Argasidae
Ò Nuttalliellida
e
Ixodida
Ixodoidea
5. Kan emerek beslenirler.
Dişileri erkeklerinden daha fazla kan emerler.
Ektoparazitlerdir.
Konakları sıcak kanlı canlılardır.
Konaklarını bulmak için yüksek bitkilere tırmanırlar ve çok uzun zaman bekleyebilirler.
Konaklarını salgıladıkları bütirik asit sayesinde seçerler. Bazıları ise konaklarını arar,
bulur ve üzerine tırmanırlar.
Yumurtalarını toprağın üstünde gizleyecek şekilde bırakırlar.
Yumurtalarını birbirine bitişik şekilde bırakırlar.
Dişileri kan emip doyunca normal büyüklügünün on katı kadar genisleyebilir.
6. Yasam Döngüsü
Toprakta geçen tek evredir.
YUMURTA
NiMF
ERGiN
LARVAyaz
kıs
sonbaharilkbahar4 çift bacak bulunur.
3 çift bacak
bulunur.
4 çift bacak bulunur.
7. Familyalar
Ixodidae
Yaz keneleridir.
Sert kenelerdir.
Bilinen 14 cinsi
ve bu cinslere
ait 705 türü
vardır.
Argasidae
Kış keneleridir.
Yumuşak
kenelerdir.
Bilinen 3 cinsi
ve bu cinslere
ait 100 türü
vardır.
Nuttalliellidae
Nama
keneleridir.
8. IXODiDAE
SERT KENE
Kalkanları (scutum) vardır.
Dişilerinin kalkanları
erkeklerinden büyüktür.
Dişilerinin ağız organelleri
erkeklerinden uzundur.
Dişileri çok sayıda
yumurtlar ve sonra ölür.
1, 2 ve 3 konaklı olarak
sınıflandırılırlar.
10. 1 konaklı kene
Gebedişileryumurtalarını çevreyebırakır.
Dişiyumurtalarını
bırakmakiçin
konaktanatlar.
Yumurtaaçılarakaltı bacaklılarvaoluşur.
Larva iki defa gömlek değiştirdikten sonra
erginolur ve konağınüstündekalır.
Enfeksiyon yapıcı evre
Tanılamaevresi
düşüş
11. 2 konaklı kene
Enfeksiyon yapıcı evre
Tanılamaevresi
düşüş
düşüş
Ergin dişi
yumurtalarını
bırakmak için konağın
üzerindenatlar.
Yumurtalar
altı bacaklı
larvalara
dönüşürLarva birinci
konaktan ayrıldıktan
sonra nimf olmak
üzere gömlek
değiştirir.
Nimfler ergin olmak için
gömlek değiştirir ve kışı
konaktageçirir.
Erginler bahar ayında
beslenmek ve çiftleşmek için
ikinci konağa hücum
ederler.
Kış Birinciyıl
ikinciyıl
ilkbahar
ilkbahar
Yaz
Kana doyan nimfler
birincikonaktanayrılır.
Yaz
12. 3 konaklı kene
Enfeksiyon yapıcı evre
Tanılamaevresi
Yaz
Yaz
Yaz
ikinciyıl
Birinciyıl
Ergin dişi yumurtalarını bırakmak için
konağınüzerindenatlar.
Yumurtalar
altı bacaklı
larvalara
dönüşür
Larva birinci konaktan ayrıldıktan
sonra nimf olmak üzere gömlek
değiştirirve kışı geçirir.
Nimfler
ikinci
konağa
hücumeder.
Nimfler ikinci konaktan
ayrıldıktan sonra ergin olmak
içingömlekdeğiştirir.
Erginler bahar ayında
beslenmek ve çiftleşmek için
üçüncükonağahücumederler.
Larva ilk
konağa
hücum eder
ve beslenir.
ilkbahar
düşüş
düşüş
düşüş
49. ARGASiDAE
YUMUşAK KENE
Kalkanları (scutum) yoktur.
Nimf ve ergin evrede pulvilli
yoktur. O yüzden kış keneleri
düz yüzeylerde yürüyemezler.
Ağız organelleri üstten
bakıldığında görülmez.
Cins ayrımı dorsal
görünümden yapılamaz.
Dişileri azar azar yumurtlar.
Dişileri 14 yıl yaşayabilir.
53. Kenelerin Sebep Olduğu Hastalıklar
KKKA
TULAREMi
LYME HASTALIĞI
BABESiOSiS
EHRLiCHiOZiS
ROCKY MOUNTAiN SPOTTED FEVER
54. KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞi
Bunyaviridae ailesinden Nairovirus grubuna dahil olan bir virüsün
neden olduğu bir zoonozdur.
KKKA genellikle enfekte bir çiftlik hayvanı veya insanın veya
bunların doku veya vücut sıvıları ile temas etmiş ixodes cinsi kenelerin
temasıyla oluşur.
Doğal rezervuarı kemiricilerdir.
Keneler ve sinekler bakterinin insana ve hayvana geçişini sağlayabilir.
Çoğunlukla deri ve mukoza yoluyla bulaşır.
Hayvan doku ya da çıkartıları ile kontamine su veya etlerinin yenilmesi ile
bulaşabilir.
55. Vektör potansiyeli kanıtlanan keneler:
Hyalomma marginatum
marginatum*
Hyalomma marginatum rufipes
Hyalomma marginatum
turanicum
Hyalomma anatolicum
anatolicum*
Dermacentor marginatus*
Rhipicephalus
Virüs toplam 28 ixodidae’de ve 2
argasidae’de tespit edilmiştir.
* Türkiye’de var.
56. TULAREMi
Tularemi ilk defa 1911 yılında McCoy tarafından Kaliforniya’nın Tulare bölgesinde, sincaplarda görülen
veba benzeri bir salgın hastalık olarak tanımlanmıştır.
McCoy’un, sincaplardan izole ettiği küçük gram negatif bakteri Tulare kentine izafeten Bacterium
tularensis olarak isimlendirilmiştir. İnsanlarda hastalığı ilk tanımlayan ise Edward Francis’dir. E. Francis’in 1912
ve 1925 yılları arasında yaptığı araştırmalarla, insanlarda “geyik sineği ateşi” (deer-fly fever) diye adlandırılan
hastalığın sincaplarda görülen veba benzeri hastalık ile ilişkisini ortaya çıkartmış ve bu hastalığı “tularemi” olarak
isimlendirmiştir.
Ayrıca geyik sineğinin tulareminin asıl sebebi değil bakteriyi taşıyan bir vektör olduğunu göstermiştir.
Bu çalışmaları nedeniyle Edward Francis’e 1959’da Nobel ödülü verilmiş ve bakterinin adı Francisella
tularensis olarak değiştirilmiştir.
Bakterinin doğal rezervuarları çoğunlukla kemirici hayvanlardır. F. tularensis subsp.
tularensi,çoğunlukla tavşan, sincap, sıçan, geyik ve rakun gibi karada yaşayan canlılarda bulunur.
F. tularensis subsp. palaeartica ise su sıçanı, kunduz gibi suda yaşayan kemiricilerden izole edilir.
Tularemi bu hayvanlarda çoğunlukla ölümcül hastalık yapar. Ancak bazı kemiricilerde bakteri belirgin bir hastalık
tablosu oluşturmadan aylarca varlığını sürdürebilir. Bakteri, bu asemptomatik-infekte kemiricilerden diğer
kemiricilere bulaşarak ve kene, sinek, sivrisinek gibi kan emici artropodlarla taşınarak doğada varlığını sürdürür.
Bazı kene türleri sadece vektör olarak değil; bakteriyi vücudunda aylarca taşıyarak
aynı zamandabir rezervuar olarak rol alır.
57. LYME HASTALIĞI
Antibiyotiklerle tedavi edilebilir bir hastalıktır. İlk etapta kenenin ısırdığı yerde
kızarıklık Bir kısım hastalarda hastalığın belirtileri tedaviden aylar ya da yıllar sonra da
devam edebilir olarak görülür.
Belirtileri:
kas ağrıları
kireçlenme
boyun tutulması
zihinsel arazlar
sinirsel şikayetler
aşırı yorgunluk
58. BABESiOSiS
(Babesiyoz) (Babezyoz)
Sıtma benzeri bir parazit hastalığıdır.
Babesia türlerinin neden olduğu babesiyoz hastalığı büyükbaş hayvanlarda
görülür. Türkiye’de insan olguları nadir olarak bildirilmektedir. Hayvanlarda Babesia
parazitinin birçok türü bulunurken insanda sadece bir kaç türü, özellikle Babesia
microti, enfeksiyonda rol almaktadır.
insanlara bulaşma enfekte kenelerin ısırmasıyla
gerçekleşir.
Kan transfüzyonu ile veya plasental yoldan da bulaşabilir.
59. EHRLiCHiOZiS
Bir rickketsia türü bakteri olan ehrlichia chaffensis tarafından
meydana getirilen rahatsızlık.
Kene ısırması ile bulaşan mikrop 7-15 günlük kuluçka
döneminden sonra grip benzeri belirtiler meydana getirir. Savunma sistemi
kuvvetli olan kişilerde bu semptomlar kısa süre sonunda kaybolurken,
özellikle yaşlılarda problemler giderek artar. Solunum, sindirim ve sinir
sistemini çökerten bakteri çoğunlukla ölüme neden olur. Hastalığın yakın
zamana kadar tespit edilememesi griple olan benzerliğinden
kaynaklanmaktadır.
60. Kayalık Dağ Lekeli
Humması
Rickettsia rickettsii’nin sebep olduğu -orman kenesi ile insana geçen-
yüksek ateş ve deride kırmızımtırak lekeler oluşmasıyla belirgin ağır enfeksiyöz
hastalıktır. Genellikle Amerika ülkelerinde görülmektedir.
Riketsiya bakteri ve virüs arasında bir geçiş formu olan
canlıdır.
Çok küçük boyutları, zorunlu intraselüler (hücre içi) üreme
davranışları ve zorunlu parazit yaşamları yüzünden
önceleri virüs oldukları düşünülen, modern mikroskop ve tahlil
yöntemlerinin gelişimi ile ultra küçük gerçek bakteriler oldukları,
tüm bakteri organellerini ve çoğu bakteri enzimini bulundurdukları
anlaşılan gram negatif mikroorganizmalardır.
Türleri, lekeli humma ve Q hummasına yol açar.
Bit, pire ve kenelerle bulaşırlar.
62. I. Kenelerle nakledilen hastalıkların ortadan kaldırılması veya azaltılması (aşı
çalışmaları vs)
II. insan ve hayvanlardan kan emen kenelerin sayısını düşük maliyetlerle
kabul edilebilir sınırlara indirilmesi
Günümüze kadar kullanılan hiç bir mücadele yöntemi (bir kaç sınırlı alan hariç), tam bir kene
eradikasyonu sağlayamamıştır. Hali hazırda kene eradikasyonunun neredeyse olanaksız olduğu kabul
edilmektedir. Yapılan çalışmalar 2 temele dayanmaktadır:
63. 1. Akarisid kullanımı
Kenelerle mücadele genellikle konak hayvanların ve
çevrenin düzenli aralıklarla akarisid ilaçlarla ilaçlanması esasına
dayanmaktadır. Bu konu üzerinde çok uzun yıllar boyunca
durulmuş olmasına rağmen, bir türlü istenen düzeyde başarı
sağlanamamıştır. Her ne kadar akarisid kullanımı gerekli olsa da,
bu oldukça zahmetli ve masraflıdır. Kaldı ki, büyük çapta
programlı uygulamaların yapılması oldukça zordur.
Kimyasal mücadele
64. Akarisidile kene konrolünün başlıca7 zorluğu vardır:
1. Kenelerin yoğun biçimde tarım ve orman alanları içinde yayılmış olması, çevreye zarar verecek
düzeyde akarisid kullanımını gerektirmektedir.
2. Akarisilerin kenelerin konakları üzerinde tutundukları bölgelere ulaşabilmesi ancak konağın tüm
vüudunun yıkanmasını gerektirmektedir.
3. Konak üzerinde bulunmadıkları süre içinde keneler akarisid ilaçların ulaşamayacağı yerlerde
saklanmaktadır.
4. Kenelerin yüksek orandaki üreme yeteneği (3000-7000 yumurta) ilaçlamaların düzenli bir sıklıkta
yapılmasını gerektirmektedir.
5. Kenelerin uygun olmayan çevre koşullarında çok uzun süreler boyunca canlı kalabilmeleri.
6. Kenelerin konak seçiminde çok alternatifinin olması.
7. Akarisid direncinin oluşması.
65. 2. Kenelerin yaşam alanlarının değiştirilmesi
a- Herbisidal ilaç kullanımı
b- Arazi yakma
c- Arazinin sürülmesi
d- Kuru yaprak tabakasının hatta orman taban örtüsünün kaldırılması
Ancak, bu gibi önlemlerin uygulanması sonucunda kene
popülasyonunda sağlanan azalma, kenelerin yok edilmesinden çok, konak
hayvanların bu gibi elverişsiz hale gelmiş ortamlardan uzaklaşmasına
bağlanmaktadır.
Kimyasal ve fiziksel
mücadele
66. 3. Konak hayvanların ortadan kaldırılması
Bu yöntem özellikle dar bölgelerde kısıtlı konak kullanan keneler
için kullanılsa da (Amblyomma americanum’un eradikasyonu için belli
bölgelerde geyik popülasyonunu ortadan kaldırmak), bu yöntem çok
miktarda konak alternatifi olan keneler için uygun değildir.
Fiziksel mücadele
67. 4. Biyolojik kontrol
Kenelerin doğal düşmanlarının ortama salınması üzerinde
çalışmalar olsa da, çok pratik değeri yoktur.
Biyolojik mücadele
68. 5. Kendi kendini ilaçlama
Bu yöntem özellikle yaban hayvanları üzerindeki keneleri de
etkilediğinden oldukça umut vericidir. Hayvanların ilgisini çekecek çeşitli
obejelerin (yemlik, içinde yem bulunan plastik boru, ilaçlı pamuk) üzerine
uzun etkili akarisid salınımını sağlayan düzenekler kurularak hayvanların
kendi kendilerini ilaçlaması sağlanmaktadır.
Fiziksel ve kimyasal
mücadele
69. 6. Bilgilendirme
Kene morfolojisi; yaşam alanları, vektörlüğünü yaptığını hastalıklar,
korunma yolları gibi konularda düzenli olarak halkın bilgi edinmesi
sağlanmalıdır.
Kenelerdenkorunmayolları:
Uzun bitkilerden ve ormanlardan uzak durmak; gerekliyse gidildiği
takdirde,
Beyaz ve açık renkli kıyafetlerin tercih edilmesi,
Sıcaklığa bağlı olmaksızın pantolon, çorap ve uzun kollu kıyafetlerin
giyilmesi,
Kültürel mücade