3. Geniş bir tanımlama ile üzerinde bilgi,
sembol veya işaret olan ve aynı zamanda
anlam, mana ve değer taşıyan kağıt parçası
mendil, çek, senet, pasaport ve tanıtım
belgeleri belge olarak değerlendirilmektedir.
Bu dokümanların içinden az bir bölümü
tartışmalı ve orijinali hakkında inceleme
yapılır ki Belge İnceleme Uzmanının (BIU)
yaptığı iş budur (Muş ve Sertçe, 2009: 353)
4. Belge inceleme uzmanı, belgelerle ilgili gerçeklerin
ortaya çıkarılması için çalışma ve araştırma yapma
konusunda uzmanlaşmış kişidir.
“Belge İnceleme Uzmanı”nın sadece el yazısı, daktilo
yazısı ve printer çıktıları üzerinde uzmanlaşması
yeterli değildir aynı zamanda sahtecilik, kağıt ve
mürekkep analizi, tahrifatlı belgeler ve belge
hazırlanmasında kullanılan tüm teknik cihaz ve
yöntemler üzerinde de uzmanlaşması gerekir.
Belge inceleme uzmanını sadece belgenin çeşitli
unsurlarını tetkik etmek üzere uzmanlaşmış kişi
olarak düşünmemek gerekir;
Bu kişi aynı zamanda elde ettiği bilgileri
yorumlayabilmelidir (Birincioğlu ve Özkara 2010:
403).
5. BIU ile karıştırılan grafolog sözcüğü üzerinde
durulması gereken bir kavramdır.
Graphos etimolojik olarak Latincede
“yazılar” anlamını taşımaktadır.
Grafologlar, grafolojik veya grapho analiz
yaparak yazıyı yazan kişinin karakter tahlilini
yaparlar.
BIU ise el yazısı ve imzaların aidiyeti
yönünden şüpheli şahısların daha önce yazmış
oldukları el yazısı ve imzaların bu kişiler eli
mahsulü olup olmadığını inceler (Muş ve
Sertçe, 2009: 353).
6. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de
“Grafoloji” ve “Adli Belge İncelemeleri”nin
birbirinden kesin sınırlarla ayrılmasında
güçlükler yaşanmıştır.
Grafoloji: kişilerin yazmış oldukları yazıların
incelenmesiyle onların karakterleri ve diğer
bazı özellikleri hakkında yorum yapma sanatı
olarak özetlenirken, adli belge incelemesi bir
yazı-imzanın kim tarafından yazıldığının
tespiti, sahteliğin varlığı ve kim tarafından
yapıldığının tespiti ile ilgilenmektedir.
7. Hal böyleyken yanlış isimlendirmenin yıllarca
kullanılması sonrası hafızalardan silinmesi
kolay olmamaktadır.
Bu amaçla Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas
Dairesindeki “Grafoloji Şubesi”nin adı 2004
yılında “Adli Belge İnceleme Şubesi” olarak
değiştirilmiş ve yasa ve yönetmeliklerdeki
tüm grafoloji terimleri kaldırılmıştır
(Birincioğlu ve Özkara, 2010: 410).
8. Üzerinde el veya daktilo yazısı bulunan ve
kaynağı ya da orijinalliği belli olmayan her belge
“şüpheli belge”dir.
Bu kadar geniş bir tanım, günlük, sosyal ve iş
aktivitelerimizde normal olarak karşılaştığımız
tüm yazılı veya basılı belgeleri içermektedir.
Mektuplar, çekler, ehliyetler, kontratlar, oy
pusulaları, pasaportlar, dilekçeler ve hatta
ikramiye biletleri kriminal laboratuarlara
incelenmek üzere gelen işlerin arasındadır.
Ancak, örnekleri kağıt belge ile sınırlandırmak
doğru olmaz.
Şüpheli belgeler duvar, cam, kapı veya diğer
nesnelerin üzerine yazılmış yazılar ve işaretler
de olabilir(Bayer, 2003: 418).
9. BIU belgeler üzerinde incelemeler yaparak dokümanın
orijinal olup olmadığı, taşıdığı sahtecilik unsurları, belge
üzerindeki el yazısı ve imzanın aidiyeti ile ilgili olarak
inceleme yapıp hazırlık aşamasında cumhuriyet savcılarına
ve kolluk kuvvetlerine, sonrasında ise mahkemelere ve
teftiş kurullarına ekspertiz hizmeti vermektedir.
BIU’nun inceleme yaparken en sık kullandığı metotlardan
birisi de şüpheli dokümanı orijinali ile karşılaştırmak
suretiyle incelemesidir.
Karşılaştırma çoğu suç olaylarının aydınlatılmasında önemli
bir yer tutar.
Olay yerindeki el yazısı ve imzayı şüphelilerin el yazısı ve
imzaları ile karşılaştırıp, aidiyeti yönünden inceleme yapar
ve eğer şüphelilere ait değilse ne kadar farklı olabileceğini
belirtir (Muş ve Sertçe, 2009: 353).
10. İki ayrı kişinin bilinçsiz bir şekilde yazdığı
yazılar hiçbir zaman kopya edilemez.
Mekanik, fiziksel ve ruhsal fonksiyonlar ile
ilgili kişisel varyasyonlar iki ayrı kişi
tarafından kesinlikle tekrar yaratılamaz.
Ayrıca eğimde, açıda, hızda, basınçta, harf
ve sözcük boşluklarında, harflerin bağıl
ebatlarında, bağlaçlarda, kalem hareketinde,
yazma becerisinde ve parmak yeteneğinde
varyasyonlar beklenir.
11. Yine bu durumda sadece el yazısı
karakterlerinden başka birçok faktör göz
önüne alınmalıdır.
Yazının sayfa üzerindeki düzeni, yazı
karakterinin kendisi kadar belirleyici
özelliklere sahiptir.
Kenar boşlukları ve hizalamalar hep kişisel
alışkanlıkların sonuçlarıdır.
İmla, noktalama, tümce kurma,
biçimbirimler, sözdizimi, sözcük seçimi,
dilbilgisel kurallara uygunluk gibi etmenler
yazan kişiyi kişiselleştirmektedir.
12. Bir belge inceleme uzmanının, yazan kişinin
hap veya alkol alması durumundaki
alışkanlıkların farklı olabileceğini göz önüne
alması gerekir.
Bu durumda yazılmış şüpheli doküman ile
aynı koşullar altında yazılmış karşılaştırma
belgesinin elde edilmesi imkansız olabilir.
13. Şüphelinin yazısındaki orijinalliği tespit etmek
için uzmanın birçok kaynağı vardır.
Örnek yazıları seçmede önemli bir nokta orijinal
ve şüpheli belge arasındaki zaman farkıdır.
Şüpheli belgenin zamanına yakın bir mukayese
yazı bulmak önemlidir.
Çoğu tipik yetişkinin, temel yazısı göreceli olarak
yavaştır.
Bu yüzden tartışılan belgeden 2 veya 3 sene önce
yazılmış bir mukayese belge karşılaştırma için
yeterlidir;
Ama mukayese belge ile şüpheli belge arasındaki
zaman farkı arttıkça, standartlar daha az temsil
etmektedir.
14. İstenmeden (araştırmalarda belli olmadan)
istenen örneklere karşı çıkma sebebi ise bu
durumun farkında olan yazarın bilerek yazı
karakterini değiştirmesidir.
Ancak uzman bu şekildeki aldatmaları önlemek
için bazı önlemler alabilir.
Birkaç sayfalık bir yazı, normalde, uzmana
karşılaştırma için sinirle yazılan bir yazıdan ve
kasıtlı gizlemeden oluşacak engellerden uzak bir
yazı sağlar.
Ek olarak, dikte edilerek yazdırılan yazılar,
şüphelinin bilinçaltı stili ve karakteristiği ile
yazılan en iyi örnekler olmaya adaydırlar (Bayer,
2003: 419, 422-423).
15. Geçmiş senelerde ülkemizde sahtecilik uzmanı,
kriminalistik uzmanı, grafoloji ve sahtecilik
uzmanı gibi terimler BIU yerine kullanılmıştır.
Batı’da ise geçmişte şüpheli doküman uzmanı
(questioned document examiner ) ibaresi
kullanılmış ise de şu an için genel olarak adli
doküman uzmanı ( Forensic Dokument Examiner-
FDE ) tabiri kullanılmaktadır.
BIU incelemelerini yaparken her zaman
başvurabileceği VSC-2000, VSC-6000, MST, ESDA,
mikroskop, Ultraviyole cihazı ve ışık kaynağı gibi
gelişmiş araç ve gereçler bulunmakla beraber en
büyük katkı BIU’nun eğitimidir (Muş ve Sertçe,
2009: 353).
16. Ülkemizde belge inceleme uzmanlık dalında yüksek öğrenim veren
herhangi bir üniversite veya kurum bulunmamaktadır.
Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü’nde lisansüstü eğitim
programları var.
İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü başkanlığı altında sosyal bilimler
yüksek lisans programında bu konu ile ilgili birkaç ders bulunmaktadır.
Dünyada ise Amerika, Avustralya ve bazı Avrupa ülkelerinde adli bilimler
(forensic sciences) konusunda eğitim veren çok az sayıda üniversite
bulunmaktadır.
BIU’lar diğer adli bilimler uzmanları gibi, daha ziyade usta çırak ilişkisi
içerisinde bu konudaki bir uzmanın vesayeti altında 3-4 sene kurumsal
olarak eğitimlerine devam ederler.
Bu dönem boyunca asistan olarak kuruma gelen işleri uzman gözetiminde
inceleyip pratik olarak tecrübe kazanırlar. Usta-çırak eğitiminde asistanın
eğitim kalitesi de doğal olarak vesayeti altında bulunduğu uzmanın
tecrübesi ve kurumsal iş sayısının nitelik ve niceliği ile doğrudan
ilintilidir.
BIU çok farklı akademik özgeçmişe sahip olabilir; hukuk, kimya, tıp, polis
akademisi ve harp okulları bunlardan bazılarıdır (Muş ve Sertçe, 2009:
354).