SlideShare ist ein Scribd-Unternehmen logo
1 von 8
DRAMADA EKOLLER

Cecily O'NEILL

Cecily O’Neill eğitimde drama ve tiyatronun kullanılması alanında uluslararası bir otoritedir.
Danışman ve araştırmacı olarak tüm dünyada öğrencilerle, öğretmenlerle, oyuncu ve yönetmenlerle
çalışmakta, atölyeler yönetmekte, konferans ve dersler vermekte ve araştırmalarını sürdürmektedir.
Halen Unicorn Çocuk Tiyatrosu ortak oyuncusu (Associate Artist with the Unicorn Children's Theatre)
ve İrlanda Devlet Tiyatrosu Danışma Kurulu (Advisory Forum at the Abbey, Ireland's National Theatre)
üyesidir.

 Dr. O'Neill Dublin’de doğmuş ve eğitim görmüştür ama iş yaşamını Londra ve ABD’de geçirmiştir. The
Ohio State University, Eğitim Fakültesinde (College of Education) drama programlarını
yürütmektedir..

Dr. O'Neill’in yazar ve editör olarak etkin kitapları ve drama eğitimi konusunda birçok makalesi vardır.
Bu yayınlar sanat ve drama eğitimi konusundaki eğiticilerin düşünce ve uygulamaları üzerinde önemli
bir etki yapmıştır. Çalışmaları estetik, dramatic yapı ve pedagojik stratejiler üzerine yoğunlaşmıştır.
İrlanda, İngiltere, Avustalya ve ABD’de sanat eğitimi konusunda müfredatın oluşturulmasına önemli
katkılarda bulunmuştur.

Sınıfta yaratıcılığa meydan verilmediği zaman çocuk okulu sıkıcı bulmaktadır. Drama kullanıldığında
ise öğretmen öğrencileri sanal durumlarda önemli kararlar almaya ve uygulamalar yapmaya teşvik
etmektedir. Örneğin öğretmen rolde ilgisiz bir öğrencinin bile ilgisini çekmekte öğrenci sınıf ilişkisine
yeni bir boyut getirmektedir. Ancak bu disiplinsizlik ya da kaos demek değildir. Bu ilişki öğretmenin
öğrencilerin ilgisini çekebilme başarısını arttırmaktadır.

İnsan klonlamayı alalım. Çocuklar doğmadan once sağlıklı, zeki, yetenekli olmaları için genetic olarak
programlandırılmalılar mı? Klonlanmış bir çocuk sahibi olmanın Kabul edilebileceği durumlar olabilir
mi? Birinin klon olduğunu anlamak nasıl bir duygu olmalı?

Bu konu başlığı Londrada ilkokulda çalışıldı. Öğretmen öğrencilerin ortaokula başladıklarında
karşılaşacakları statü ve kimlik konusundaki sorunları ortaya çıkarmayı amaçladı. Oyun öğrencilerin
İnsan Potansiyeli Enstitüsü isimli gizemli bir kuruluşun ünlü futbolcu, danscı, sanatçı, yazar, sporcu
rolleriyle bir haftalık gizemli bir toplantıya davet edilmeleriyle başladı. Öğrenciler merkez hakkında
bazı sorular sorarak bilgiler aldılar. Merkeze geldiklerinde öğretmen enstitünün bir görevlisi rolüyle
karşılayarak onları rahat ettirmek için gerekli herşeyi yapacaklarını söyler. Daha sonra öğrencilere
kendilerinin 18 sene evvel başlatılan bir genetic deneyin parçaları olduklarını ve her birinin halen
yaşayan birinin klonu olduğunu söyledi.

Bu aşamada, öğrencilerin ailelerinin bu deneyin içinde yer alıp almadıkları ya da klonu oldukları
kişinin bu durumdan haberdar olup olmadığı bilinmemektedir. Ailelerini arayabilecekleri söylenir. İkili
gruplar halinde genç ve ailesi veya kardeşi veya arkadaşı olarak ailenin haberdar olup olmadığını
araştırırlar. Olayın sonuçları üzerinde tartışırlar. Bunu bir sır olarak mı saklamalılar? Bu durum
kariyerlerini etkileyecek midir?

Küçük gruplar halinde ileride başlarına neler gelebileceğine dair bir televizyon haberi yaparlar.

Bu çalışmalara eklenebilecek yeni çalışmalar şunlar olabilir:

* Her birinin yeteneğini temsil eden bir sözsüz oyun
* Şimdiye kadarki başarılarına ilişkin haber başlıkları

* Çiftler halinde yetenekli genç ve bir gazeteci arasında yapılan ropörtajlar

* İsimlerini becerilerini ve özel taleplerini yazacakları formlar

* Enstitüdeki odalarının resmi

* Enstitüdeki ilk gecelerine ait günlük yazmak

* Internette insan klonlama konusunda araştırma yapmak

* Ailelerine gerçekleri soran bir mektup yazmak

* Ben eskiden .....   Ben şimdi ..... formatında bir şiir yazmak

* Klonların kabuslarını gösteren küçük gruplarla yapılan bir ses ve hareket canlandırması

* Klonların yetişkin olduktan sonra bir gazeteciye (öğretmen rolde) tüm deneyimlerini aktarması

Sonuç olarak dramanın yardımıyla genetik mühendisliğinin kimliğimizi tanımlama ve toplumu
oluşturma konusunda nasıl herşeyi değiştirebileceği incelendi.

Bu çalışma daha da geliştirilerek bir aşama daha eklendi. Bir drama eğiticisi ve bilim danışmanı sınıf
öğretmeniyle çalıştı. Çocukların dramaya olan ilgisi genetik bilimini öğrenme konusunda motivasyon
sağladı. Öğrenciler nasıl dünyaya geldiklerini öğrenmek istediler. Süreç nasıl işliyordu, vericilerinden
aldıkları genetik miras ne olabilirdi, gelecekleri önceden biliniyor muydu, onları bekleyen tehlikeler ve
avantajlar nelerdi?

Bu çalışma Unicorn topluluğu ve arasında iki haftalık bir takım çalışması ile yapıldı. Takımda bir drama
kolaylaştırıcısi, bir yönetmen, iki oyuncu, bir yazar, bir video yapımcısı ve bilimsel danışman görev
aldı. Öğretmenle birlikte çalışarak çocukların rol oynama, hareket, yazma, video filmi yapma, tartışma
ve canlandırma yöntemleriyle araştırma yapmalarına yardımcı oldular. Çalışma öğrenciler, veliler ve
arkadaşlardan oluşan bir izleyici grubuyla bu çalışmaların sonuçlarının paylaşıldığı bir sunumla son
buldu.

Drama "what if?" ‘eğer’ ya da ‘ya ..... olsaydı’ sorusunu sorar.

Bu çalışmada drama toplum içindeki kimliklerimizi sorgulamaya yardımcı olur. Çok güçlü bir araştırma
yöntemiyle dünyadaki belli uygulamaları ve onların sonuçlarını görmemizi sağlar. Bu çalışmada
öğretmenler, çocuklar, uzmanlar bir araya getirilmiştir, daha büyük sınıflarda kimlik, aile yapısı ve
bilimsel çalışmaların ahlaki sorumluluğu konuları işlenebilir.

Tüm bu çalışmaya süreç drama adı verilir. Süreç drama öğrencilerin deneyerek yaşayarak
öğrenmelerini sağlayan bir yöntemdir. Bu yöntemle öğrenci karşılaşabileceği durumları görür, onu
yaşayarak her boyutunu anlama olanağı bulur, rol oynama da dahil olmak üzere çeşitli tekniklerle
oyuna katılır ve yaşayarak öğrenir. “Eğer” kelimesinden hareketle bir olayın içinde yaşayarak doğru
yaklaşımı bulur.

Süreç dramada önceden bir metin olmaksızın, grubun bir olayı yaşadıkları hayal edilir. Gruba ilk
aşamada az bir bilgi verilir, süreç içinde gerek lider gerek oyuncular tarafından konu geliştirilir. Zaman
zaman oyuncuların gerilmelerine yol açacak bilgiler verilir. Olaylar geliştikçe konu belirginleşir.
Öykünün ne olduğu baştan bilindiği takdirde aynı etkiye yapmayacağından bu yöntem kullanılır.

Ön-metin olarak adlandırılabilecek bir metin verilir. Ön metin bir cümle, bir tavır, bir başlık, bir öykü,
bir obje, bir görüntü veya bir metin olabilir.

Cecily O'Neill bu çalışmaların hemen her yaş grubuyla gerçekleştirilebileceğini savunur.

Brian Francis WAY

Tutkusu, dünya çapında okullarda öğretici tiyatro hareketini başlatan sahne yönetmeni.

82 yaşında hayata gözlerini yuman Brian Way, kişisel kaynaklarını kullanarak Margaret Faulkes ile
birlikte 1950’lerin başında, Londra’daki Tiyatro Merkezini kurdu. İlk çıkış amacı işi olmayan aktörlerin
buluşup sanatlarına ilişkin pratik yapabilecekleri bir buluşma alanı sağlamaktı. Daha sonraları ise,
okullarda öğretici tiyatronun başlamasına ve sonraki yüzyılda Brian’ın dünya çapında bu hareketin
öncüsü olarak görülmesine neden oldu.

Tiyatro Merkezi kuzey Londra’da bulunan Loudoun Caddesi’ndeki St John’s Wood kilisesinin
meydanında kurulmuştu ve oyunlar genellikle bu alanda sergileniyordu. İlk prodüksiyonlardan bir
tanesi Dorothy L Sayers’in The Man Born To Be King (Kral Olmak İçin Doğmuş Adam) adlı eserinin
kısaltılmış bir versiyonu idi. Sayers Rada’da Faulkes’e eğitim vermiş olan arkadaşı Muriel St Clare
Byrne ile birlikte oyunu seyretti. Yazar eserin prodüksiyonunu ve oyunu çok iyi buldu ve 1953 yılında
Tiyatro Merkezinin daha kalıcı bir vakıf kuruluşu haline gelmesine yardımcı olacak 200 ₤ bağışta
bulundu.

Peter Slade (Ölümü 20 Ağustos 2004) kitabı Çocuk Oyunu’nu 1946 yılında yayınladı. Brian ve o
zamanki karısı Kathleen Hilditch tarafından yayına hazırlanan bir eserdi. Tiyatro Merkezi 1950’lerde
gelişmeye başladığı sırada, Brian çocuklar için çalışmaya başlayarak bu eski ilgi alanına geri dönmüş
oldu. Bu, profesyonel olarak çocuklar için sahne alan tek tiyatronun Caryl Jenner’s Unicorn şirketi
olduğu bir dönemdi.

Brian, belli bir yaş grubu için oyunların eğitim amacıyla yazılması ve gayri resmi olarak okul salonunun
arena tiyatrosunda sergilenmesi gerektiğine inanıyordu. Bunu gerçekleştirmek için, çocuklar ve eğitim
hakkında bilgi sahibi olan, onlarla etkileşim içinde bulunan ve okuldan okula seyahat eden, küçük, iyi
prova etmiş şirketlerde çalışan profesyonel aktörler buldu. Ülke çapındaki bu hareket, o zamanlar
muhtemelen çoğunlukta olan gelenekçilerin muhalefetine karşın, aydın müdürler ile birlikte gittikçe
artan bir biçimde başarılı bir hale geldi.

Brian’ın girişimi, 1965’te, Belgrad Tiyatrosu tarafından Coventry’de bir eğitim tiyatrosu kurulana
kadar taraftar bulamadı. Tiyatro Merkezi de bu arada, Kuzey Londra’da bulunan Brent şehrindeki
turnesine devam ediyordu, ve 1966’da, Sanat Şurası’nın desteğini aldı. Brian son derece sabit
fikirliydi, bir defasında, Sanat Şurası’nın o zamanki başkanı olan ve o sırada Brent’i ziyaret eden Lord
Goodman’a, sekiz yaşındaki çocuklar için oynanan bir oyuna emekleyerek katılması için cesaret
vermesi zor engellenmişti. Fakat daha sonra, bunun çocukları küçük görerek patronluk taslama
olacağını düşünerek, bundan sonra çocukların onurunu büyüklerinkinden daha çok önem vermeye
başladı.
Brian, Susex’te, Batı Indies’de çalışan bir avukatın iki oğlundan biri olarak doğdu. Brighton Gramer
Okulu’nda eğitim gördü ve okuldan sonra, İkinci Dünya Savaşını vicdanen reddettiği için icmalen
hapse girdi. Bu deneyim, onun otoriteyle ilgili görüşlerini hayatı boyunca etkiledi.

Britghton’da kısa bir süre gazeteci olarak çalıştıktan sonra tiyatroyu kariyeri olarak benimsemeye
karar verdi. 1946’da Bristol Old Vic tiyatro okuluna gitti. Kathleen ve çocuk tiyatrosunun öncüsü olan
Peter Slade ile orada karşılaştı. Yine aynı yıl Kathleen ile evlendi ve İngiltere, İskandinavya ve
Amerika’da bulunan üniversitelerde öğretmenlik yaparak mütevazi bir şekilde geçimlerini sağladılar.
Daha sonra Batı Ülkeleri Çocuk Tiyatrosu Şirketinin ortak kuruculuğunu yaptı. Daha sonra da Brian,
1977 yılına kadar Tiyatro Merkezi’nin yöneticiliğini yaptı.

Uzun süre bu yönde çalıştı. Warren Jenkins tarafından yazılan Pinocchio (1951) 50 oyunun ve ilgili
kitapların ilkidir. Dramadaki Gelişmeler (1967) ve İzleyici Katılımı (1981) birçok dile çevrilmiştir. Kendi
iyimser tutumu şansla ve iyi yönetimle birleşince toplumsal amaçlarını desteklemiştir. Fakat ne yazık
ki bu yavaş yayılmıştır.

1970’lerin sonundan itibaren Amerika ve Kanada’da eğitim ve konferanslar verdi. Regina,
Saskatchewan Globe Theatre’da (Dünya Tiyatrosu) 1984’den 1989’a kadar sanat yönetmeni
yardımcılığı yaptı. Lowa City Üniversitesi'nde, Alberta Üniversitesi'nde, Tokyo Tamagawa’da,
Nebraska Üniversitesi'nde ve Saskatchewan Üniversitesi'nde konuk profesörlük yaptı. 1983’de
tamamen Kanada’ya taşındı ve ikinci eşi Perri ile birlikte Toronto’da yaşadı.

Kathleen ile olan evliliği 1960’larda sona erdi ve Kathleen hala hayatta. Perri ile evliliğine devam etti,
ilk evliliğinden iki, ikinci evliliğinden de bir çocuk sahibi oldu.

Tiyatro yönetmeni, yönetici ve yazar olan Brian Francis Way, 12 Eylül 1923’de doğdu ve 23 Şubat
2006’da hayata gözlerini yumdu.

Henry Caldwell COOK

H. Caldwell Cook (1885-1939) doğal eğitim ve kendi kendini yönetme kavramlarının savunucusu bir
öğretmendir. Cambridge Perse Okulunda öğretmenlik yapmıştır. 1917’de yayınladığı The Play Way
adlı kitabıyla tanınır.

Bir öğrencinin kendi davranışlarını kontrol edebildiği gibi kendi eğitimini de kontrol etmesi görüşünü

Kendi kendini yönetmek kavramı iki anlamdadır. Birincisi öğrencilerin yaptıkları iş konusundaki
disiplinleri, ikincisi ise kendi öğrenimiyle ilgili sorumluluğuna ilişkin kendini yönetmesidir. Cook
öğrencilere kendi öğrenimlerinin sorumluluğunu vermek gerektiğini söyler. Kimseye istemediği birşey
zorla öğretilemez.

Sıralarla dolu bir sınıfta yapılacak 40 dakikalık bir ders okuma yazma ve sayma dışında bir etkinliğe
fazla olanak vermez. Öğretmen öğrencilere fazla bir seçme özgürlüğü veremez. Cook’a göre eğitim
sistemi öğrencilere sadece bilgi aktaran bir sistem olmamalıdır. Bu bilgi aktarma ve sınıf sistemi
öğrencinin özgürlüğünü ve yaratıcılığını kısıtlamaktadır.

Bu sisteme bir alternatif olarak sınıfların kendi kendini yönetmesi konusunda bir kuram ortaya
atmıştır. Kuramının edebiyat, anadil, elsanatları gibi derslerde çok faydalı olduğunu savunmaktadır.
Öğrencilerin belli konuları öğrenmeye istekli olmasını sağlayabilmek için oyun yolunu önermiştir. Bu
şekilde öğrenciler hem öğrenmekten zevk alacaklar, hem de bu konuyu ciddiye almazlarsa bu haktan
mahrum olacaklarını düşüneceklerdir.
Sınıfta seçimler yapılarak bir görev dağılımı yapılacak, bir başkan seçilecek, o atamalar yapacak,
örneğin ödevlerin toplanması, sıraların düzgünlüğü, pencerelerin açılması ya da oynanacak oyunların
sahnelenmesi gibi görevler için işbölümü yapılacak ve öğrencilerin kendi kendilerini denetlemeleri
sağlanacaktır. Sistem aynı bir ülke yönetimi gibi olacak, oylamalar, atamalar, sorumluluklar ve
sorumluların hesap vermesi olacaktır. Görevini yerine getirmeyenleri başkan görevden alacak ve bu
yöntem ders yılı boyunca devam edecektir.

Cook 13 yaşındaki öğrencilerle İngilizce dersinde yaptığı bir çalışmayı şöyle anlatmaktadır: Öğretmen
tarafından bu derste işlenmek üzere seçilmiş düzyazı örneği makaleler ile şiir örneği baladlar ve
antolojiler vardır. Sınıf önce düzyazı veya şiir incelemesi konusunda ikiye ayrılır. Aslında bu yapay bir
bölünmedir, çünkü düzyazı veya şiire ilgi aynı orandadır.

Ancak esas ilgi yönetim konusundadır. Dersin şiir üzerinden incelenmesini isteyen yönetime karşı
muhalefet gurubu onları yenilgiye uğratırlar, ancak asıl konu bir önceki ödevlerin hazırlanması
konusunda bu işle görevli olan öğrencinin görevini iyi yapamamasıdır. Böylece muhalefet grubu
yönetimi devirerek görevi devralır.

Neden bu alıştırmayı yapmalıyım?

Çünkü bu dil öğrenmene yardımcı olacak.

Neden dil öğrenmeliyim

Çünkü öğrenmek gerek.

Öğrencinin sorularına makul bir yanıt verilmediği zaman, öğrenmek çocuğun ilgisini çekmeyecektir.
Ancak bir şiiri ezberlemesini ya da bir kitabı okumasını istemek yerine, o metni oynayacağını bilmek
öğrencinin ilgisini çekecektir.

Winifred WARD

Winifred Louise Ward, 29 Kasım 1884 tarihinde, Iowa, Eldorado’da Allena Dimmick ve ünlü avukat
George W. Ward’un en küçük kızı olarak dünyaya gelmiştir. Ethel Ward ve Marian Nuckolls adlı iki
ablası ve 21 yaşında öldürülmüş olan Clinton adlı bir erkek kardeşi vardır.

1902 yılında Eldora Yüksekokulu’ndan mezun olmuş ve 1903 yılında Northwestern Üniversitesi’nde
Cumnock Oratoryo Okulu’nda eğitimine başlamış ve 1905’de diplomasını almıştır. Iowa’da iki yıl oyun
yönettikten sonra 1908-1916 yılları arasında Michigan’daki okullarda okuma, drama ve beden eğitimi
öğretmenliği yapmıştır.

1916’dan, 1918’e kadar Chicago Üniversitesi’nde bulunmuş ve 30 Ağustos 1918’de eğitimde doktora
unvanını almıştır. 1918 yılında Ward’a Northwestern üniversitesi Cumnock Oratoryo Okulu’nda
öğretmenlik yapması teklif edilmiş ve o yıl 1950 yılında emekli oluncaya dek sürdüreceği kariyerine
asistan olarak başlamıştır.

Eğitimde yeni bir alan açmıştır: çocuklar için ve çocuklarla drama (yaratıcı drama ve çocuk tiyatrosu)
1924 yılında Evanston’daki ilköğretim okulları yaratıcı dramayı müfredat programına almış ve Ward
yine 1950’deki emekliliğine dek sürdüreceği süpervizörlük görevine başlamıştır.

1925 yılında daha sonra Konuşma Okulu’nun dekanı olacak olan Ralph Dennis ve Northwestern’daki
tiyatronun başkanı olan Alexander Dean ile birlikte bir çocuk tiyatrosu kurmuştur. Bu tiyatro hem
Evanston’a bir hizmet vermeyi hem de Konuşma Okulu’nun öğrencilerine gençlik tiyatrosu konusunda
bir laboratuar sağlamayı amaçlamıştır. İlk uzun soluklu oyunları,1925’de Northwestern Üniversitesi,
Konuşma Okulu’nun Thalian Dramatik Klübü’nün himayesinde sergiledikleri “Kar Beyaz”dır. Bundan
iki yıl sonra, 1927’de ilköğretim okulları tiyatroya sponsor olmak amacıyla Konuşma Okulu’na katılmış
ve Dekan Ralph Dennis, kuzey ve güneydeki ilköğretim okulları müdürleri, P.T.A üyeleri ve Ward’un
arasında bulunduğu bir yönetim kurulu oluşmuştur. Sonuç, “Evanston Çocuk Tiyatrosu”dur; yani
Amerika’daki çocuklar için en önemli tiyatrolardan biri… Ward 1950 yılında emekli oluncaya dek, 25
yıl boyunca bu tiyatronun yöneticiliğini yapmıştır. 1944 yılında Ulusal Çocuk Tiyatrosu Konferansı’nı
düzenlemiştir.

Ward’un iki ayrı programı da farklı bir amaca hizmet etmiştir. Okullardaki yaratıcı drama sınıfları,
çocuklara sınıfta kendini ifade etme, sözel İngilizce pratiği yapma ve literatür fırsatı sağlamıştır.
Evanston Çocuk Tiyatrosu ise seyirci, çevre ve tiyatronun kabulünün gelişimi için olduğu kadar,
Northwestern Üniversite’si Konuşma Okulu için de bir laboratuar oluşturmuştur.

Ward, dört kitap yazmıştır. 1930 yılında D. Appleton’un yayınladığı “Yaratıcı Drama”, 1939’da yine D.
Appleton’un yayımladığı ve 1948’de ikinci baskısı yapılan “Çocuklar için Tiyatro”, 1947’de yayımlanan
ve 1957’de ikinci baskısı yapılan “Çocuklarla Oyun Kurma” ve 1952’de Çocuk Tiyatrosu Yayınları’nın
yayınladığı “Dramatize Etmek için Öyküler”Ayrıca iki küçük kitap yazmıştır: “Çocuk Oyunları’nın Seçimi
ve Yönetimi” (1928) ile “Çocuklar için ve Çocuklarla Drama”. Ayrıca bunların dışında birçok yerel,
ulusal ve uluslararası gazete, dergi ve magazinde sayısız makalesi, konuşması ve dersleri
yayınlamıştır.Bunların yanı sıra Ward dört Avrupa turu yapmıştır. 1936’da Rusya Tiyatro Festivali’ne,
1923 ve 1930’da Avrupa’ya ve 1952’de Havai Adalarına…

Ward 1950’de Evanston Çocuk Tiyatroları yöneticiliğinden, Northwestern Üniversitesi’ndeki
görevinden ve Evanston ilköğretim okullarındaki görevinden emekliye ayrılmıştır. Fakat bundan
sonraki yaklaşık yirmi boyunca yazma çalışmalarına, ülke çapındaki drama atölyelerindeki eğitimlerine
ve konferanslara devam etmiştir.Ward, Evanston’un ilk Metodist Kilisesi’ne, Amerikan Eğitimsel
Tiyatro Birliğine, Amerikan Ulusal Tiyatrosu ve Akademisi’ne, Zeta Phi Eta Konuşma Cemiyeti’ne ve
Evanston Drama Klubü’ne üyedir. Theta Alpha Phi’den onur madalyonu, Zeta Eta Drama
Topluluğundan Yılın Zetası Ödülü gibi birçok ödülü kapsayan; birçok üniversite ve organizasyondan
sayısız onur derecesi ve ödül almıştır.

Harriet-Finlay JOHNSON

Drama alanında ilk uygulamaları yapan bir eğitimci; Harriet-Finlay JOHNSON(1871-1956).

Mary Bowmaker tarafından yazılan “Downs’da Küçük bir Okul: Dikkatçekici bir Viktoryen Öğretmenin
Hikayesi” kitabının tanıtım yazısı:

20. yüzyılın başlarında Harriet Finlay Johnson’un o dönemde geçerli olan geleneksel otoriter
metodlarla çelişen liberal yaklaşımı, ülkenin ve dünyanın ilgisini küçük bir kasabaya çekti.

1897’de başöğretmen olduktan sonra programında doğa gezileri, eğitsel ziyaretler, kütüphane
günleri, açık havada dersler, yemek yapımı, el işleri, sanat ve drama ile dersleri hayata geçirdi ve
öğrencilerine o güne kadar Viktoryen okullarda duyulmamış bir özgürlük ve bağımsızlık tanıdı.

Sonuçlar o kadar inanılmazdı ki, hem yakın çevreden hem de uzaklardan birçok kişi kendi gözleriyle
bunu görmek içim Sussex’e geldiler. Çoğu bu sonuçlardan etkilendi ve daha sonra hem İngiltere’de
hem de diğer ülkelerde diğer öğretmenler tarafından uygulamaya kondular. Zaman içinde bu method
tüm okulların müfredatına girdi.

Ancak 1909 yılında eski bir öğrencisi olan 20 yaşında bir gençle evleneceğini açıklaması kariyerine
darbe vurdu. İlişkilerinde hiçbir uygunsuz olay olmamasına ve eşinin 1952 yılında ölümüne kadar evli
kalmalarına rağmen, durum o günün otoriteleri tarafından bir skandal olarak değerlendirildi ve
Herriet Finlay Johnson istifaya zorlandı. O günden sonra bir daha öğretmenlik yapmadı.

Bu olay onun 12 yıllık öğretmenlik tecrübelerini aktarabileceği kitabını yazabilmesi için bir vesile oldu.
(The Dramatic Method of Teaching) Öğretmenin Dramatik Yolu adlı bu kitap çok geniş bir alanda ilgi
çekti ve ABD ve Japonya’ya kadar öğretmenlerin düşüncelerini etkiledi.

Peter SLADE

Peter Slade 7 Kasım 1912’de İngiltere’de Fleet, Hampshire’da doğdu. Alman asıllı bir doktorun
oğludur. Babası aynı zamanda, barondan bir alt kademe olan baronet unvanına sahipti ve sonra bu
unvan Peter Slade’e geçti. Sussex’te Lancing College’de öğrenim gördü. Bu yatılı okulda hiç mutlu
değildi, okulu “baskıcı” olarak tanımlıyordu. Kendini teselli etmek için yatak örtüsünün altında cep
feneri ışığında kitap okurdu: ileriki yaşlarda yaşadığı görme sorunlarının ve körlük dönemlerinin
nedeni belki de buydu. O ve bazı arkadaşları (yaklaşık 1928 yılında) o denli mutsuzdular ki, bir ihtihar
kulübü kurdular. Kulüp üyeleri bölgedeki tepelere gidip öğretmenlerini sembolik olarak öldürdükleri
dramatik sahneler oynar ve dans ederlerdi. Bu temsiller “genç erkeklere kendilerini öldürmeme, ama
umudu bulma ve okuldan sonra yaşamın daha iyi olacağına inanmaya çalışma konusunda yardımcı
oluyordu... Hepimiz bu seanslardan/toplantılardan (sessions) sonra farkı görüyor ve hissediyorduk.”
(Slade’in 2000 yılında John Casson’a yazdığı bir mektuptan) Slade, bu dramaların oğlanları intihar
etmekten caydıracak kadar boşalım sağlayıcı (cathartic) olmasının yanı sıra akademik başarılarını da
arttırdığını farketti. Okulu bıraktığında “atletik hareket” (athletic movement) dediği şeyin yararlarıyla
ilgilenmeye çoktan başlamıştı. Almanya’ya gitti ve Bonn Üniversitesi’nde ekonomi ve felsefe okudu.
Burada Jungçu bir psikoterapist olan William Kraemer ile tanıştı ve daha sonra birlikte çalıştılar.

Almanya’daki siyasal ve toplumsal ortamın bozulmasından ötürü 1932’de İngiltere’ye döndü. Önceleri
Londra’da yaşadı ve bir tiyatroda rol aldı. Kimi zaman yoksul ve aç, sokakta oynayan çocukları
seyretti; yaratıcı oyuna nasıl daldıklarının, birdenbire koşmaya başlamaktan aldıkları zevkin,
kaldırımın ve yolun farklı basamaklarını nasıl kullandıklarının farkına vardı: bu gözlemler, ileride onun
çocuk draması felsefesinin temelleri olacaktı, onun drama, “the doing of life” ile yazılı metne dayanan
tiyatroyu birbirinden ayırmasına yardımcı olacaktı. 1935’te Slade dramayı yetişkinler arasında güven
oluşturmak için kullanmaya başladı ve ilk tiyatro okulunu açtı ve gezici (in the round) tiyatro için
oyuncu eğitmeye başladı. 1936’da Parable Players’ı (Mesel Oyuncuları) kurdu ve okullara, kiliselere
giderek oyun oynadılar ve 24 yaşında BBC radyonun Çocuk Saati’nin en genç “amca”sı oldu.

1937-1939 arasında Slade o dönemde Londra’da sürgünde olan Jungçu psikoterapist Dr. W. Kramer
ile birlikte çalışarak dramayı terapiyi kolaylaştırmak için kullandı. Dönüm noktası, 1939’da Peter Slade
İngiliz Tıp Derneği’nde (British Medical Association) dramaterapi hakkında söylev verdiğinde yaşandı.
1940’da Slade’in “Dinde, Eğitimde ve Terapide Dramanın Değeri” adlı konferansı Pastoral
PsikolojiLoncası tarafından basıldı. Aynı yıl Worcestershire’da bulunan Tenbury Wells’te ilk sanatlar
merkezini açtı. Burada başarısız ve mutsuz çocuklara yardım etmek için kendi drama yöntemini
kullandı.
1941’de bir eğitim filmi çekerken yaşanan bir kazanın ardından İskoçya’daki Dumfries’de bulunan
Crichton Krallık Enstitüsü’nün Askeri Binasına hasta olarak yattı (bu hastanede 1843 yılında Dr. W.F.
Browne, tiyatroyu hastaları sağaltmak için kullanan ilk kişi olarak çalışmıştı). İyileşir iyileşmez
hastalarla tiyatro oyunu provalarına başladı ve 22 Aralık 1941’de J.M. Barrie’nin oyunu “Sevgili
Brutus”u iki kez sahnelediler. Hastane onun çalışmasını destekledi ve değer verdi.

İyileştikten sonra Staffordshire’da Drama Danışmanı olarak çalışmaya başladı, 1943’de. dramayı
okullara ve gençlik kulüplerine taşıyan The Pear Tree Players’ı (Armut Ağacı Oyuncuları) kurdu.

Peter, psikodramanın yaratıcısı J.L. Moreno ile 1938’den beri yazışıyordu ve Moreno İngiltere’yi 1948-
1951 arasında ziyaret ettiğinde tanıştılar. ABD’de 1945 yılında Lewis Barbato’nun makalesi “Drama
Terapi” (terimi iki kelime olarak, normal Amerikan kullanımında kullanan ilk yayın) Moreno tarafından
yayınlanmıştı. Yine ABD’de 1946’da Florsheim “Drama Terapi”yi yayınladı: Florsheim yazılı oyunların
oynanmasını terapi olarak kullanıyordu. 1959’da Slade “Bir Kişi haline gelmeye yardımcı olmak üzere
Dramaterapi”yi yayınladı; bu eser, dramaterapinin tek kelime olarak, normal İngiliz kullanımında
kullanıldığı ilk basılı eserdi.

Savaştan sonra Slade Birmingham’a Drama Danışmanı olarak atandı, bu görevini 1947-1977 yılları
arasında sürdürdü. Dramayı okullara taşıdı ve Eğitim Fakültelerinde drama eğitimini geliştirdi. Rea
Street Center’ı kurdu ve burada çocuklar için drama seansları (sessions) düzenledi; yetişkin oyuncular
tarafından oynanan çocuk oyunları yarattı ve öğretmenlere kurs verdi. Sylvia Demmery ile birlikte
1968’de “doğal dans”ı (natural dance) yarattı, bu dans onun ilk gözlemlerine ve atletik hareketine
dayanıyordu (athletic movement). Endüstride çalışan ve satış elemanı olarak görev yapan yetişkinler
için kişilik eğitimi geliştirdi. 13 yıl suçlu ve engelli kişilerle özel seanslar yürüttü. Kurduğu yıllık yaz
okulu, dünyanın dört bir yanından gelen öğretmenleri eğitiyordu ve 1954’te “Çocuk Draması”nı
yayınlamasıyla uluslararası bir ün kazandı. 1964 yılında Londra’da düzenlenen ilk Uluslararası Çocuk
Tiyatrosu Konferansında Yaratıcı Drama Bölümüne başkanlık etti.

Emekliliğinde Krallık Sanat Topluluğunun üyesi oldu ve 1997’de Kraliçe Ellinci Yıl Gümüş Madalyası
aldı.

1997’de Manchester Üniversitesi eğitsel dramanın gelişimine yaptığı katkılardan ötürü onu fahri/onur
arkadaşı (honorary companion) yaptı.

Yine 1997’de İngiliz Dramaterapistler Birliği (British Association of Dramatherapists) onun çalışma
yaşamını bir konferans düzenleyerek kutladı.

Tekerlekli sandalyeli birine yardım ederken 91 yaşında öldü. Motorlu tekerlekli sandalyedeki birinin
kaldırımın kenarına fazla yaklaştığını farketti; onu uyarmaya çalışırken dengesini kaybetti ve omuz
kemiğini kırdı. İyileşir gibi gözükmesine rağmen bir kalp krizi geçirdi ve Sylvia Demmery yanındayken
hastanede 28 Haziran 2004 tarihinde öldü.

İki kızı var: Imogen ve Clare. Beş torunu ve iki büyük torunu var. Karısı Xonia 1981’de ölmüştü.

Slade’in arşivi, John Ryland Üniversitesi Kütüphanesindedir.

Weitere ähnliche Inhalte

Was ist angesagt?

Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.
Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.
Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.
JesusRafaelSanchezSustaita
 
01. thyroid anatomy
01. thyroid anatomy01. thyroid anatomy
01. thyroid anatomy
Fahad Zakwan
 
Aparato Genital Masculino
Aparato Genital MasculinoAparato Genital Masculino
Aparato Genital Masculino
CEMA
 

Was ist angesagt? (20)

CARDIOVASCULAR Y SUS ANOMALIAS - copia.pptx
CARDIOVASCULAR Y SUS ANOMALIAS - copia.pptxCARDIOVASCULAR Y SUS ANOMALIAS - copia.pptx
CARDIOVASCULAR Y SUS ANOMALIAS - copia.pptx
 
Bamabodhini Patrika
Bamabodhini PatrikaBamabodhini Patrika
Bamabodhini Patrika
 
Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.
Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.
Irrigación e inervación del epidídimo y testículo.
 
ESOFAGO Y ESTÓMAGO.pptx
ESOFAGO Y ESTÓMAGO.pptxESOFAGO Y ESTÓMAGO.pptx
ESOFAGO Y ESTÓMAGO.pptx
 
Anatomia del sistema nervioso
Anatomia del sistema nerviosoAnatomia del sistema nervioso
Anatomia del sistema nervioso
 
IRRIGACION CEREBRAL, CEREBRO, ARTERIAS CEREBRALES, VENAS CEREBRALES
IRRIGACION CEREBRAL, CEREBRO, ARTERIAS CEREBRALES, VENAS CEREBRALESIRRIGACION CEREBRAL, CEREBRO, ARTERIAS CEREBRALES, VENAS CEREBRALES
IRRIGACION CEREBRAL, CEREBRO, ARTERIAS CEREBRALES, VENAS CEREBRALES
 
Clase 44 Aparato Urogenital 2023.pdf
Clase 44 Aparato Urogenital 2023.pdfClase 44 Aparato Urogenital 2023.pdf
Clase 44 Aparato Urogenital 2023.pdf
 
Brachiocephalic artery.pptx
Brachiocephalic artery.pptxBrachiocephalic artery.pptx
Brachiocephalic artery.pptx
 
Embriologia Cardiovascular CURN
Embriologia Cardiovascular CURNEmbriologia Cardiovascular CURN
Embriologia Cardiovascular CURN
 
Examenu lclinic al pacientului obez -revizuit
Examenu lclinic al pacientului obez -revizuitExamenu lclinic al pacientului obez -revizuit
Examenu lclinic al pacientului obez -revizuit
 
01. thyroid anatomy
01. thyroid anatomy01. thyroid anatomy
01. thyroid anatomy
 
Medula espinal
Medula espinalMedula espinal
Medula espinal
 
Sistema nervioso central
Sistema nervioso centralSistema nervioso central
Sistema nervioso central
 
Patologias embriologicas de urinario
Patologias embriologicas de urinarioPatologias embriologicas de urinario
Patologias embriologicas de urinario
 
MEDULA ESPINAL
MEDULA ESPINALMEDULA ESPINAL
MEDULA ESPINAL
 
Sistema genital masculino
Sistema genital masculinoSistema genital masculino
Sistema genital masculino
 
Embriología 1
Embriología 1Embriología 1
Embriología 1
 
Exposicion de embriologia
Exposicion de embriologiaExposicion de embriologia
Exposicion de embriologia
 
Av canal defect
Av canal defectAv canal defect
Av canal defect
 
Aparato Genital Masculino
Aparato Genital MasculinoAparato Genital Masculino
Aparato Genital Masculino
 

Andere mochten auch

Andere mochten auch (15)

Kavram hari̇talarI
Kavram hari̇talarIKavram hari̇talarI
Kavram hari̇talarI
 
Drama
DramaDrama
Drama
 
lalalalla
lalalalla lalalalla
lalalalla
 
Etkinlik plan
Etkinlik planEtkinlik plan
Etkinlik plan
 
Eğitimde drama ruken akar vural
Eğitimde drama ruken akar vuralEğitimde drama ruken akar vural
Eğitimde drama ruken akar vural
 
Eğitimde drama yöntemi - musa yılmaz
Eğitimde drama yöntemi - musa yılmazEğitimde drama yöntemi - musa yılmaz
Eğitimde drama yöntemi - musa yılmaz
 
Çare Oyun !
Çare Oyun !Çare Oyun !
Çare Oyun !
 
Eskiden oynanan oyunlar
Eskiden oynanan oyunlarEskiden oynanan oyunlar
Eskiden oynanan oyunlar
 
Mert yazici ders plani
Mert yazici ders planiMert yazici ders plani
Mert yazici ders plani
 
Media summit 2016 Oyunder - Oyun ve Pazarlama
Media summit 2016 Oyunder - Oyun ve PazarlamaMedia summit 2016 Oyunder - Oyun ve Pazarlama
Media summit 2016 Oyunder - Oyun ve Pazarlama
 
Günlük plan.
Günlük plan.Günlük plan.
Günlük plan.
 
Ders planı
Ders planıDers planı
Ders planı
 
Ders planı
Ders planıDers planı
Ders planı
 
Yaratıcı Drama Yöntemi - Altı Şapkalı Düşünme Tekniği
Yaratıcı Drama Yöntemi - Altı Şapkalı Düşünme TekniğiYaratıcı Drama Yöntemi - Altı Şapkalı Düşünme Tekniği
Yaratıcı Drama Yöntemi - Altı Şapkalı Düşünme Tekniği
 
Oyna Keşfet Öğren
Oyna Keşfet ÖğrenOyna Keşfet Öğren
Oyna Keşfet Öğren
 

Dramada ekolleri

  • 1. DRAMADA EKOLLER Cecily O'NEILL Cecily O’Neill eğitimde drama ve tiyatronun kullanılması alanında uluslararası bir otoritedir. Danışman ve araştırmacı olarak tüm dünyada öğrencilerle, öğretmenlerle, oyuncu ve yönetmenlerle çalışmakta, atölyeler yönetmekte, konferans ve dersler vermekte ve araştırmalarını sürdürmektedir. Halen Unicorn Çocuk Tiyatrosu ortak oyuncusu (Associate Artist with the Unicorn Children's Theatre) ve İrlanda Devlet Tiyatrosu Danışma Kurulu (Advisory Forum at the Abbey, Ireland's National Theatre) üyesidir. Dr. O'Neill Dublin’de doğmuş ve eğitim görmüştür ama iş yaşamını Londra ve ABD’de geçirmiştir. The Ohio State University, Eğitim Fakültesinde (College of Education) drama programlarını yürütmektedir.. Dr. O'Neill’in yazar ve editör olarak etkin kitapları ve drama eğitimi konusunda birçok makalesi vardır. Bu yayınlar sanat ve drama eğitimi konusundaki eğiticilerin düşünce ve uygulamaları üzerinde önemli bir etki yapmıştır. Çalışmaları estetik, dramatic yapı ve pedagojik stratejiler üzerine yoğunlaşmıştır. İrlanda, İngiltere, Avustalya ve ABD’de sanat eğitimi konusunda müfredatın oluşturulmasına önemli katkılarda bulunmuştur. Sınıfta yaratıcılığa meydan verilmediği zaman çocuk okulu sıkıcı bulmaktadır. Drama kullanıldığında ise öğretmen öğrencileri sanal durumlarda önemli kararlar almaya ve uygulamalar yapmaya teşvik etmektedir. Örneğin öğretmen rolde ilgisiz bir öğrencinin bile ilgisini çekmekte öğrenci sınıf ilişkisine yeni bir boyut getirmektedir. Ancak bu disiplinsizlik ya da kaos demek değildir. Bu ilişki öğretmenin öğrencilerin ilgisini çekebilme başarısını arttırmaktadır. İnsan klonlamayı alalım. Çocuklar doğmadan once sağlıklı, zeki, yetenekli olmaları için genetic olarak programlandırılmalılar mı? Klonlanmış bir çocuk sahibi olmanın Kabul edilebileceği durumlar olabilir mi? Birinin klon olduğunu anlamak nasıl bir duygu olmalı? Bu konu başlığı Londrada ilkokulda çalışıldı. Öğretmen öğrencilerin ortaokula başladıklarında karşılaşacakları statü ve kimlik konusundaki sorunları ortaya çıkarmayı amaçladı. Oyun öğrencilerin İnsan Potansiyeli Enstitüsü isimli gizemli bir kuruluşun ünlü futbolcu, danscı, sanatçı, yazar, sporcu rolleriyle bir haftalık gizemli bir toplantıya davet edilmeleriyle başladı. Öğrenciler merkez hakkında bazı sorular sorarak bilgiler aldılar. Merkeze geldiklerinde öğretmen enstitünün bir görevlisi rolüyle karşılayarak onları rahat ettirmek için gerekli herşeyi yapacaklarını söyler. Daha sonra öğrencilere kendilerinin 18 sene evvel başlatılan bir genetic deneyin parçaları olduklarını ve her birinin halen yaşayan birinin klonu olduğunu söyledi. Bu aşamada, öğrencilerin ailelerinin bu deneyin içinde yer alıp almadıkları ya da klonu oldukları kişinin bu durumdan haberdar olup olmadığı bilinmemektedir. Ailelerini arayabilecekleri söylenir. İkili gruplar halinde genç ve ailesi veya kardeşi veya arkadaşı olarak ailenin haberdar olup olmadığını araştırırlar. Olayın sonuçları üzerinde tartışırlar. Bunu bir sır olarak mı saklamalılar? Bu durum kariyerlerini etkileyecek midir? Küçük gruplar halinde ileride başlarına neler gelebileceğine dair bir televizyon haberi yaparlar. Bu çalışmalara eklenebilecek yeni çalışmalar şunlar olabilir: * Her birinin yeteneğini temsil eden bir sözsüz oyun
  • 2. * Şimdiye kadarki başarılarına ilişkin haber başlıkları * Çiftler halinde yetenekli genç ve bir gazeteci arasında yapılan ropörtajlar * İsimlerini becerilerini ve özel taleplerini yazacakları formlar * Enstitüdeki odalarının resmi * Enstitüdeki ilk gecelerine ait günlük yazmak * Internette insan klonlama konusunda araştırma yapmak * Ailelerine gerçekleri soran bir mektup yazmak * Ben eskiden ..... Ben şimdi ..... formatında bir şiir yazmak * Klonların kabuslarını gösteren küçük gruplarla yapılan bir ses ve hareket canlandırması * Klonların yetişkin olduktan sonra bir gazeteciye (öğretmen rolde) tüm deneyimlerini aktarması Sonuç olarak dramanın yardımıyla genetik mühendisliğinin kimliğimizi tanımlama ve toplumu oluşturma konusunda nasıl herşeyi değiştirebileceği incelendi. Bu çalışma daha da geliştirilerek bir aşama daha eklendi. Bir drama eğiticisi ve bilim danışmanı sınıf öğretmeniyle çalıştı. Çocukların dramaya olan ilgisi genetik bilimini öğrenme konusunda motivasyon sağladı. Öğrenciler nasıl dünyaya geldiklerini öğrenmek istediler. Süreç nasıl işliyordu, vericilerinden aldıkları genetik miras ne olabilirdi, gelecekleri önceden biliniyor muydu, onları bekleyen tehlikeler ve avantajlar nelerdi? Bu çalışma Unicorn topluluğu ve arasında iki haftalık bir takım çalışması ile yapıldı. Takımda bir drama kolaylaştırıcısi, bir yönetmen, iki oyuncu, bir yazar, bir video yapımcısı ve bilimsel danışman görev aldı. Öğretmenle birlikte çalışarak çocukların rol oynama, hareket, yazma, video filmi yapma, tartışma ve canlandırma yöntemleriyle araştırma yapmalarına yardımcı oldular. Çalışma öğrenciler, veliler ve arkadaşlardan oluşan bir izleyici grubuyla bu çalışmaların sonuçlarının paylaşıldığı bir sunumla son buldu. Drama "what if?" ‘eğer’ ya da ‘ya ..... olsaydı’ sorusunu sorar. Bu çalışmada drama toplum içindeki kimliklerimizi sorgulamaya yardımcı olur. Çok güçlü bir araştırma yöntemiyle dünyadaki belli uygulamaları ve onların sonuçlarını görmemizi sağlar. Bu çalışmada öğretmenler, çocuklar, uzmanlar bir araya getirilmiştir, daha büyük sınıflarda kimlik, aile yapısı ve bilimsel çalışmaların ahlaki sorumluluğu konuları işlenebilir. Tüm bu çalışmaya süreç drama adı verilir. Süreç drama öğrencilerin deneyerek yaşayarak öğrenmelerini sağlayan bir yöntemdir. Bu yöntemle öğrenci karşılaşabileceği durumları görür, onu yaşayarak her boyutunu anlama olanağı bulur, rol oynama da dahil olmak üzere çeşitli tekniklerle oyuna katılır ve yaşayarak öğrenir. “Eğer” kelimesinden hareketle bir olayın içinde yaşayarak doğru yaklaşımı bulur. Süreç dramada önceden bir metin olmaksızın, grubun bir olayı yaşadıkları hayal edilir. Gruba ilk aşamada az bir bilgi verilir, süreç içinde gerek lider gerek oyuncular tarafından konu geliştirilir. Zaman
  • 3. zaman oyuncuların gerilmelerine yol açacak bilgiler verilir. Olaylar geliştikçe konu belirginleşir. Öykünün ne olduğu baştan bilindiği takdirde aynı etkiye yapmayacağından bu yöntem kullanılır. Ön-metin olarak adlandırılabilecek bir metin verilir. Ön metin bir cümle, bir tavır, bir başlık, bir öykü, bir obje, bir görüntü veya bir metin olabilir. Cecily O'Neill bu çalışmaların hemen her yaş grubuyla gerçekleştirilebileceğini savunur. Brian Francis WAY Tutkusu, dünya çapında okullarda öğretici tiyatro hareketini başlatan sahne yönetmeni. 82 yaşında hayata gözlerini yuman Brian Way, kişisel kaynaklarını kullanarak Margaret Faulkes ile birlikte 1950’lerin başında, Londra’daki Tiyatro Merkezini kurdu. İlk çıkış amacı işi olmayan aktörlerin buluşup sanatlarına ilişkin pratik yapabilecekleri bir buluşma alanı sağlamaktı. Daha sonraları ise, okullarda öğretici tiyatronun başlamasına ve sonraki yüzyılda Brian’ın dünya çapında bu hareketin öncüsü olarak görülmesine neden oldu. Tiyatro Merkezi kuzey Londra’da bulunan Loudoun Caddesi’ndeki St John’s Wood kilisesinin meydanında kurulmuştu ve oyunlar genellikle bu alanda sergileniyordu. İlk prodüksiyonlardan bir tanesi Dorothy L Sayers’in The Man Born To Be King (Kral Olmak İçin Doğmuş Adam) adlı eserinin kısaltılmış bir versiyonu idi. Sayers Rada’da Faulkes’e eğitim vermiş olan arkadaşı Muriel St Clare Byrne ile birlikte oyunu seyretti. Yazar eserin prodüksiyonunu ve oyunu çok iyi buldu ve 1953 yılında Tiyatro Merkezinin daha kalıcı bir vakıf kuruluşu haline gelmesine yardımcı olacak 200 ₤ bağışta bulundu. Peter Slade (Ölümü 20 Ağustos 2004) kitabı Çocuk Oyunu’nu 1946 yılında yayınladı. Brian ve o zamanki karısı Kathleen Hilditch tarafından yayına hazırlanan bir eserdi. Tiyatro Merkezi 1950’lerde gelişmeye başladığı sırada, Brian çocuklar için çalışmaya başlayarak bu eski ilgi alanına geri dönmüş oldu. Bu, profesyonel olarak çocuklar için sahne alan tek tiyatronun Caryl Jenner’s Unicorn şirketi olduğu bir dönemdi. Brian, belli bir yaş grubu için oyunların eğitim amacıyla yazılması ve gayri resmi olarak okul salonunun arena tiyatrosunda sergilenmesi gerektiğine inanıyordu. Bunu gerçekleştirmek için, çocuklar ve eğitim hakkında bilgi sahibi olan, onlarla etkileşim içinde bulunan ve okuldan okula seyahat eden, küçük, iyi prova etmiş şirketlerde çalışan profesyonel aktörler buldu. Ülke çapındaki bu hareket, o zamanlar muhtemelen çoğunlukta olan gelenekçilerin muhalefetine karşın, aydın müdürler ile birlikte gittikçe artan bir biçimde başarılı bir hale geldi. Brian’ın girişimi, 1965’te, Belgrad Tiyatrosu tarafından Coventry’de bir eğitim tiyatrosu kurulana kadar taraftar bulamadı. Tiyatro Merkezi de bu arada, Kuzey Londra’da bulunan Brent şehrindeki turnesine devam ediyordu, ve 1966’da, Sanat Şurası’nın desteğini aldı. Brian son derece sabit fikirliydi, bir defasında, Sanat Şurası’nın o zamanki başkanı olan ve o sırada Brent’i ziyaret eden Lord Goodman’a, sekiz yaşındaki çocuklar için oynanan bir oyuna emekleyerek katılması için cesaret vermesi zor engellenmişti. Fakat daha sonra, bunun çocukları küçük görerek patronluk taslama olacağını düşünerek, bundan sonra çocukların onurunu büyüklerinkinden daha çok önem vermeye başladı.
  • 4. Brian, Susex’te, Batı Indies’de çalışan bir avukatın iki oğlundan biri olarak doğdu. Brighton Gramer Okulu’nda eğitim gördü ve okuldan sonra, İkinci Dünya Savaşını vicdanen reddettiği için icmalen hapse girdi. Bu deneyim, onun otoriteyle ilgili görüşlerini hayatı boyunca etkiledi. Britghton’da kısa bir süre gazeteci olarak çalıştıktan sonra tiyatroyu kariyeri olarak benimsemeye karar verdi. 1946’da Bristol Old Vic tiyatro okuluna gitti. Kathleen ve çocuk tiyatrosunun öncüsü olan Peter Slade ile orada karşılaştı. Yine aynı yıl Kathleen ile evlendi ve İngiltere, İskandinavya ve Amerika’da bulunan üniversitelerde öğretmenlik yaparak mütevazi bir şekilde geçimlerini sağladılar. Daha sonra Batı Ülkeleri Çocuk Tiyatrosu Şirketinin ortak kuruculuğunu yaptı. Daha sonra da Brian, 1977 yılına kadar Tiyatro Merkezi’nin yöneticiliğini yaptı. Uzun süre bu yönde çalıştı. Warren Jenkins tarafından yazılan Pinocchio (1951) 50 oyunun ve ilgili kitapların ilkidir. Dramadaki Gelişmeler (1967) ve İzleyici Katılımı (1981) birçok dile çevrilmiştir. Kendi iyimser tutumu şansla ve iyi yönetimle birleşince toplumsal amaçlarını desteklemiştir. Fakat ne yazık ki bu yavaş yayılmıştır. 1970’lerin sonundan itibaren Amerika ve Kanada’da eğitim ve konferanslar verdi. Regina, Saskatchewan Globe Theatre’da (Dünya Tiyatrosu) 1984’den 1989’a kadar sanat yönetmeni yardımcılığı yaptı. Lowa City Üniversitesi'nde, Alberta Üniversitesi'nde, Tokyo Tamagawa’da, Nebraska Üniversitesi'nde ve Saskatchewan Üniversitesi'nde konuk profesörlük yaptı. 1983’de tamamen Kanada’ya taşındı ve ikinci eşi Perri ile birlikte Toronto’da yaşadı. Kathleen ile olan evliliği 1960’larda sona erdi ve Kathleen hala hayatta. Perri ile evliliğine devam etti, ilk evliliğinden iki, ikinci evliliğinden de bir çocuk sahibi oldu. Tiyatro yönetmeni, yönetici ve yazar olan Brian Francis Way, 12 Eylül 1923’de doğdu ve 23 Şubat 2006’da hayata gözlerini yumdu. Henry Caldwell COOK H. Caldwell Cook (1885-1939) doğal eğitim ve kendi kendini yönetme kavramlarının savunucusu bir öğretmendir. Cambridge Perse Okulunda öğretmenlik yapmıştır. 1917’de yayınladığı The Play Way adlı kitabıyla tanınır. Bir öğrencinin kendi davranışlarını kontrol edebildiği gibi kendi eğitimini de kontrol etmesi görüşünü Kendi kendini yönetmek kavramı iki anlamdadır. Birincisi öğrencilerin yaptıkları iş konusundaki disiplinleri, ikincisi ise kendi öğrenimiyle ilgili sorumluluğuna ilişkin kendini yönetmesidir. Cook öğrencilere kendi öğrenimlerinin sorumluluğunu vermek gerektiğini söyler. Kimseye istemediği birşey zorla öğretilemez. Sıralarla dolu bir sınıfta yapılacak 40 dakikalık bir ders okuma yazma ve sayma dışında bir etkinliğe fazla olanak vermez. Öğretmen öğrencilere fazla bir seçme özgürlüğü veremez. Cook’a göre eğitim sistemi öğrencilere sadece bilgi aktaran bir sistem olmamalıdır. Bu bilgi aktarma ve sınıf sistemi öğrencinin özgürlüğünü ve yaratıcılığını kısıtlamaktadır. Bu sisteme bir alternatif olarak sınıfların kendi kendini yönetmesi konusunda bir kuram ortaya atmıştır. Kuramının edebiyat, anadil, elsanatları gibi derslerde çok faydalı olduğunu savunmaktadır. Öğrencilerin belli konuları öğrenmeye istekli olmasını sağlayabilmek için oyun yolunu önermiştir. Bu şekilde öğrenciler hem öğrenmekten zevk alacaklar, hem de bu konuyu ciddiye almazlarsa bu haktan mahrum olacaklarını düşüneceklerdir.
  • 5. Sınıfta seçimler yapılarak bir görev dağılımı yapılacak, bir başkan seçilecek, o atamalar yapacak, örneğin ödevlerin toplanması, sıraların düzgünlüğü, pencerelerin açılması ya da oynanacak oyunların sahnelenmesi gibi görevler için işbölümü yapılacak ve öğrencilerin kendi kendilerini denetlemeleri sağlanacaktır. Sistem aynı bir ülke yönetimi gibi olacak, oylamalar, atamalar, sorumluluklar ve sorumluların hesap vermesi olacaktır. Görevini yerine getirmeyenleri başkan görevden alacak ve bu yöntem ders yılı boyunca devam edecektir. Cook 13 yaşındaki öğrencilerle İngilizce dersinde yaptığı bir çalışmayı şöyle anlatmaktadır: Öğretmen tarafından bu derste işlenmek üzere seçilmiş düzyazı örneği makaleler ile şiir örneği baladlar ve antolojiler vardır. Sınıf önce düzyazı veya şiir incelemesi konusunda ikiye ayrılır. Aslında bu yapay bir bölünmedir, çünkü düzyazı veya şiire ilgi aynı orandadır. Ancak esas ilgi yönetim konusundadır. Dersin şiir üzerinden incelenmesini isteyen yönetime karşı muhalefet gurubu onları yenilgiye uğratırlar, ancak asıl konu bir önceki ödevlerin hazırlanması konusunda bu işle görevli olan öğrencinin görevini iyi yapamamasıdır. Böylece muhalefet grubu yönetimi devirerek görevi devralır. Neden bu alıştırmayı yapmalıyım? Çünkü bu dil öğrenmene yardımcı olacak. Neden dil öğrenmeliyim Çünkü öğrenmek gerek. Öğrencinin sorularına makul bir yanıt verilmediği zaman, öğrenmek çocuğun ilgisini çekmeyecektir. Ancak bir şiiri ezberlemesini ya da bir kitabı okumasını istemek yerine, o metni oynayacağını bilmek öğrencinin ilgisini çekecektir. Winifred WARD Winifred Louise Ward, 29 Kasım 1884 tarihinde, Iowa, Eldorado’da Allena Dimmick ve ünlü avukat George W. Ward’un en küçük kızı olarak dünyaya gelmiştir. Ethel Ward ve Marian Nuckolls adlı iki ablası ve 21 yaşında öldürülmüş olan Clinton adlı bir erkek kardeşi vardır. 1902 yılında Eldora Yüksekokulu’ndan mezun olmuş ve 1903 yılında Northwestern Üniversitesi’nde Cumnock Oratoryo Okulu’nda eğitimine başlamış ve 1905’de diplomasını almıştır. Iowa’da iki yıl oyun yönettikten sonra 1908-1916 yılları arasında Michigan’daki okullarda okuma, drama ve beden eğitimi öğretmenliği yapmıştır. 1916’dan, 1918’e kadar Chicago Üniversitesi’nde bulunmuş ve 30 Ağustos 1918’de eğitimde doktora unvanını almıştır. 1918 yılında Ward’a Northwestern üniversitesi Cumnock Oratoryo Okulu’nda öğretmenlik yapması teklif edilmiş ve o yıl 1950 yılında emekli oluncaya dek sürdüreceği kariyerine asistan olarak başlamıştır. Eğitimde yeni bir alan açmıştır: çocuklar için ve çocuklarla drama (yaratıcı drama ve çocuk tiyatrosu) 1924 yılında Evanston’daki ilköğretim okulları yaratıcı dramayı müfredat programına almış ve Ward yine 1950’deki emekliliğine dek sürdüreceği süpervizörlük görevine başlamıştır. 1925 yılında daha sonra Konuşma Okulu’nun dekanı olacak olan Ralph Dennis ve Northwestern’daki tiyatronun başkanı olan Alexander Dean ile birlikte bir çocuk tiyatrosu kurmuştur. Bu tiyatro hem
  • 6. Evanston’a bir hizmet vermeyi hem de Konuşma Okulu’nun öğrencilerine gençlik tiyatrosu konusunda bir laboratuar sağlamayı amaçlamıştır. İlk uzun soluklu oyunları,1925’de Northwestern Üniversitesi, Konuşma Okulu’nun Thalian Dramatik Klübü’nün himayesinde sergiledikleri “Kar Beyaz”dır. Bundan iki yıl sonra, 1927’de ilköğretim okulları tiyatroya sponsor olmak amacıyla Konuşma Okulu’na katılmış ve Dekan Ralph Dennis, kuzey ve güneydeki ilköğretim okulları müdürleri, P.T.A üyeleri ve Ward’un arasında bulunduğu bir yönetim kurulu oluşmuştur. Sonuç, “Evanston Çocuk Tiyatrosu”dur; yani Amerika’daki çocuklar için en önemli tiyatrolardan biri… Ward 1950 yılında emekli oluncaya dek, 25 yıl boyunca bu tiyatronun yöneticiliğini yapmıştır. 1944 yılında Ulusal Çocuk Tiyatrosu Konferansı’nı düzenlemiştir. Ward’un iki ayrı programı da farklı bir amaca hizmet etmiştir. Okullardaki yaratıcı drama sınıfları, çocuklara sınıfta kendini ifade etme, sözel İngilizce pratiği yapma ve literatür fırsatı sağlamıştır. Evanston Çocuk Tiyatrosu ise seyirci, çevre ve tiyatronun kabulünün gelişimi için olduğu kadar, Northwestern Üniversite’si Konuşma Okulu için de bir laboratuar oluşturmuştur. Ward, dört kitap yazmıştır. 1930 yılında D. Appleton’un yayınladığı “Yaratıcı Drama”, 1939’da yine D. Appleton’un yayımladığı ve 1948’de ikinci baskısı yapılan “Çocuklar için Tiyatro”, 1947’de yayımlanan ve 1957’de ikinci baskısı yapılan “Çocuklarla Oyun Kurma” ve 1952’de Çocuk Tiyatrosu Yayınları’nın yayınladığı “Dramatize Etmek için Öyküler”Ayrıca iki küçük kitap yazmıştır: “Çocuk Oyunları’nın Seçimi ve Yönetimi” (1928) ile “Çocuklar için ve Çocuklarla Drama”. Ayrıca bunların dışında birçok yerel, ulusal ve uluslararası gazete, dergi ve magazinde sayısız makalesi, konuşması ve dersleri yayınlamıştır.Bunların yanı sıra Ward dört Avrupa turu yapmıştır. 1936’da Rusya Tiyatro Festivali’ne, 1923 ve 1930’da Avrupa’ya ve 1952’de Havai Adalarına… Ward 1950’de Evanston Çocuk Tiyatroları yöneticiliğinden, Northwestern Üniversitesi’ndeki görevinden ve Evanston ilköğretim okullarındaki görevinden emekliye ayrılmıştır. Fakat bundan sonraki yaklaşık yirmi boyunca yazma çalışmalarına, ülke çapındaki drama atölyelerindeki eğitimlerine ve konferanslara devam etmiştir.Ward, Evanston’un ilk Metodist Kilisesi’ne, Amerikan Eğitimsel Tiyatro Birliğine, Amerikan Ulusal Tiyatrosu ve Akademisi’ne, Zeta Phi Eta Konuşma Cemiyeti’ne ve Evanston Drama Klubü’ne üyedir. Theta Alpha Phi’den onur madalyonu, Zeta Eta Drama Topluluğundan Yılın Zetası Ödülü gibi birçok ödülü kapsayan; birçok üniversite ve organizasyondan sayısız onur derecesi ve ödül almıştır. Harriet-Finlay JOHNSON Drama alanında ilk uygulamaları yapan bir eğitimci; Harriet-Finlay JOHNSON(1871-1956). Mary Bowmaker tarafından yazılan “Downs’da Küçük bir Okul: Dikkatçekici bir Viktoryen Öğretmenin Hikayesi” kitabının tanıtım yazısı: 20. yüzyılın başlarında Harriet Finlay Johnson’un o dönemde geçerli olan geleneksel otoriter metodlarla çelişen liberal yaklaşımı, ülkenin ve dünyanın ilgisini küçük bir kasabaya çekti. 1897’de başöğretmen olduktan sonra programında doğa gezileri, eğitsel ziyaretler, kütüphane günleri, açık havada dersler, yemek yapımı, el işleri, sanat ve drama ile dersleri hayata geçirdi ve öğrencilerine o güne kadar Viktoryen okullarda duyulmamış bir özgürlük ve bağımsızlık tanıdı. Sonuçlar o kadar inanılmazdı ki, hem yakın çevreden hem de uzaklardan birçok kişi kendi gözleriyle bunu görmek içim Sussex’e geldiler. Çoğu bu sonuçlardan etkilendi ve daha sonra hem İngiltere’de
  • 7. hem de diğer ülkelerde diğer öğretmenler tarafından uygulamaya kondular. Zaman içinde bu method tüm okulların müfredatına girdi. Ancak 1909 yılında eski bir öğrencisi olan 20 yaşında bir gençle evleneceğini açıklaması kariyerine darbe vurdu. İlişkilerinde hiçbir uygunsuz olay olmamasına ve eşinin 1952 yılında ölümüne kadar evli kalmalarına rağmen, durum o günün otoriteleri tarafından bir skandal olarak değerlendirildi ve Herriet Finlay Johnson istifaya zorlandı. O günden sonra bir daha öğretmenlik yapmadı. Bu olay onun 12 yıllık öğretmenlik tecrübelerini aktarabileceği kitabını yazabilmesi için bir vesile oldu. (The Dramatic Method of Teaching) Öğretmenin Dramatik Yolu adlı bu kitap çok geniş bir alanda ilgi çekti ve ABD ve Japonya’ya kadar öğretmenlerin düşüncelerini etkiledi. Peter SLADE Peter Slade 7 Kasım 1912’de İngiltere’de Fleet, Hampshire’da doğdu. Alman asıllı bir doktorun oğludur. Babası aynı zamanda, barondan bir alt kademe olan baronet unvanına sahipti ve sonra bu unvan Peter Slade’e geçti. Sussex’te Lancing College’de öğrenim gördü. Bu yatılı okulda hiç mutlu değildi, okulu “baskıcı” olarak tanımlıyordu. Kendini teselli etmek için yatak örtüsünün altında cep feneri ışığında kitap okurdu: ileriki yaşlarda yaşadığı görme sorunlarının ve körlük dönemlerinin nedeni belki de buydu. O ve bazı arkadaşları (yaklaşık 1928 yılında) o denli mutsuzdular ki, bir ihtihar kulübü kurdular. Kulüp üyeleri bölgedeki tepelere gidip öğretmenlerini sembolik olarak öldürdükleri dramatik sahneler oynar ve dans ederlerdi. Bu temsiller “genç erkeklere kendilerini öldürmeme, ama umudu bulma ve okuldan sonra yaşamın daha iyi olacağına inanmaya çalışma konusunda yardımcı oluyordu... Hepimiz bu seanslardan/toplantılardan (sessions) sonra farkı görüyor ve hissediyorduk.” (Slade’in 2000 yılında John Casson’a yazdığı bir mektuptan) Slade, bu dramaların oğlanları intihar etmekten caydıracak kadar boşalım sağlayıcı (cathartic) olmasının yanı sıra akademik başarılarını da arttırdığını farketti. Okulu bıraktığında “atletik hareket” (athletic movement) dediği şeyin yararlarıyla ilgilenmeye çoktan başlamıştı. Almanya’ya gitti ve Bonn Üniversitesi’nde ekonomi ve felsefe okudu. Burada Jungçu bir psikoterapist olan William Kraemer ile tanıştı ve daha sonra birlikte çalıştılar. Almanya’daki siyasal ve toplumsal ortamın bozulmasından ötürü 1932’de İngiltere’ye döndü. Önceleri Londra’da yaşadı ve bir tiyatroda rol aldı. Kimi zaman yoksul ve aç, sokakta oynayan çocukları seyretti; yaratıcı oyuna nasıl daldıklarının, birdenbire koşmaya başlamaktan aldıkları zevkin, kaldırımın ve yolun farklı basamaklarını nasıl kullandıklarının farkına vardı: bu gözlemler, ileride onun çocuk draması felsefesinin temelleri olacaktı, onun drama, “the doing of life” ile yazılı metne dayanan tiyatroyu birbirinden ayırmasına yardımcı olacaktı. 1935’te Slade dramayı yetişkinler arasında güven oluşturmak için kullanmaya başladı ve ilk tiyatro okulunu açtı ve gezici (in the round) tiyatro için oyuncu eğitmeye başladı. 1936’da Parable Players’ı (Mesel Oyuncuları) kurdu ve okullara, kiliselere giderek oyun oynadılar ve 24 yaşında BBC radyonun Çocuk Saati’nin en genç “amca”sı oldu. 1937-1939 arasında Slade o dönemde Londra’da sürgünde olan Jungçu psikoterapist Dr. W. Kramer ile birlikte çalışarak dramayı terapiyi kolaylaştırmak için kullandı. Dönüm noktası, 1939’da Peter Slade İngiliz Tıp Derneği’nde (British Medical Association) dramaterapi hakkında söylev verdiğinde yaşandı. 1940’da Slade’in “Dinde, Eğitimde ve Terapide Dramanın Değeri” adlı konferansı Pastoral PsikolojiLoncası tarafından basıldı. Aynı yıl Worcestershire’da bulunan Tenbury Wells’te ilk sanatlar merkezini açtı. Burada başarısız ve mutsuz çocuklara yardım etmek için kendi drama yöntemini kullandı.
  • 8. 1941’de bir eğitim filmi çekerken yaşanan bir kazanın ardından İskoçya’daki Dumfries’de bulunan Crichton Krallık Enstitüsü’nün Askeri Binasına hasta olarak yattı (bu hastanede 1843 yılında Dr. W.F. Browne, tiyatroyu hastaları sağaltmak için kullanan ilk kişi olarak çalışmıştı). İyileşir iyileşmez hastalarla tiyatro oyunu provalarına başladı ve 22 Aralık 1941’de J.M. Barrie’nin oyunu “Sevgili Brutus”u iki kez sahnelediler. Hastane onun çalışmasını destekledi ve değer verdi. İyileştikten sonra Staffordshire’da Drama Danışmanı olarak çalışmaya başladı, 1943’de. dramayı okullara ve gençlik kulüplerine taşıyan The Pear Tree Players’ı (Armut Ağacı Oyuncuları) kurdu. Peter, psikodramanın yaratıcısı J.L. Moreno ile 1938’den beri yazışıyordu ve Moreno İngiltere’yi 1948- 1951 arasında ziyaret ettiğinde tanıştılar. ABD’de 1945 yılında Lewis Barbato’nun makalesi “Drama Terapi” (terimi iki kelime olarak, normal Amerikan kullanımında kullanan ilk yayın) Moreno tarafından yayınlanmıştı. Yine ABD’de 1946’da Florsheim “Drama Terapi”yi yayınladı: Florsheim yazılı oyunların oynanmasını terapi olarak kullanıyordu. 1959’da Slade “Bir Kişi haline gelmeye yardımcı olmak üzere Dramaterapi”yi yayınladı; bu eser, dramaterapinin tek kelime olarak, normal İngiliz kullanımında kullanıldığı ilk basılı eserdi. Savaştan sonra Slade Birmingham’a Drama Danışmanı olarak atandı, bu görevini 1947-1977 yılları arasında sürdürdü. Dramayı okullara taşıdı ve Eğitim Fakültelerinde drama eğitimini geliştirdi. Rea Street Center’ı kurdu ve burada çocuklar için drama seansları (sessions) düzenledi; yetişkin oyuncular tarafından oynanan çocuk oyunları yarattı ve öğretmenlere kurs verdi. Sylvia Demmery ile birlikte 1968’de “doğal dans”ı (natural dance) yarattı, bu dans onun ilk gözlemlerine ve atletik hareketine dayanıyordu (athletic movement). Endüstride çalışan ve satış elemanı olarak görev yapan yetişkinler için kişilik eğitimi geliştirdi. 13 yıl suçlu ve engelli kişilerle özel seanslar yürüttü. Kurduğu yıllık yaz okulu, dünyanın dört bir yanından gelen öğretmenleri eğitiyordu ve 1954’te “Çocuk Draması”nı yayınlamasıyla uluslararası bir ün kazandı. 1964 yılında Londra’da düzenlenen ilk Uluslararası Çocuk Tiyatrosu Konferansında Yaratıcı Drama Bölümüne başkanlık etti. Emekliliğinde Krallık Sanat Topluluğunun üyesi oldu ve 1997’de Kraliçe Ellinci Yıl Gümüş Madalyası aldı. 1997’de Manchester Üniversitesi eğitsel dramanın gelişimine yaptığı katkılardan ötürü onu fahri/onur arkadaşı (honorary companion) yaptı. Yine 1997’de İngiliz Dramaterapistler Birliği (British Association of Dramatherapists) onun çalışma yaşamını bir konferans düzenleyerek kutladı. Tekerlekli sandalyeli birine yardım ederken 91 yaşında öldü. Motorlu tekerlekli sandalyedeki birinin kaldırımın kenarına fazla yaklaştığını farketti; onu uyarmaya çalışırken dengesini kaybetti ve omuz kemiğini kırdı. İyileşir gibi gözükmesine rağmen bir kalp krizi geçirdi ve Sylvia Demmery yanındayken hastanede 28 Haziran 2004 tarihinde öldü. İki kızı var: Imogen ve Clare. Beş torunu ve iki büyük torunu var. Karısı Xonia 1981’de ölmüştü. Slade’in arşivi, John Ryland Üniversitesi Kütüphanesindedir.