1. Mevsimlere Göre Meyveler
Günümüzde uygulanan modern tarım ve besin teknolojisi sayesinde neredeyse her meyveye her mevsim
ulaşılabiliyor. Ekolojistler ise mevsimlerle gelen ürün değişimlerinin dünyadaki kaynaklar ve yaşam şekilleri için
doğal bir denge oluşturduğu görüşündeler. Her mevsimde toprak, hava ve değişen iklim koşullarına göre
bedenimizin ihtiyaçları da farklılaşıyor. Bu yüzden doğanın mükemmel uyumuna karşı çıkmamak ve meyveleri
mevsimlerinde tüketmek gerek. Üstelik bu şekilde beslenerek onlardan aldığımız tat ve besin değerlerini artırmış
oluruz. İşte mevsiminde tüketildiği zaman lezzet ve besin yönünden en zengin olan meyveler:
Kış meyveleri ve yararları
Portakal, Mandalina ve Greyfurt: Bu meyveler kış mevsiminin en belirgin
meyveleridir. Turunçgiller ailesinin fertleridir. Sularındaki antioksidanlarla damarları
ve kılcal damarları güçlendirirler. Bu şekilde kalbin zarar görmesini engellerler.
Vücuttaki ezik ve çürüklerin daha çabuk iyileşmesini sağlarlar. İçerdikleri folik asit
sayesinde öksürüğü azaltırlarken, lifleri sayesinde de kolesterolü düşürürler.
Bağırsak parazitlerinin dökülmesini sağlarlar. Portakal, mandalina ve greyfurdun
içeriğinde bol miktarda A, C ve E vitamini, karbonhidrat, potasyum, folik asit,
bioflavin bulunur.
Armut: Mideyi kuvvetlendirip hazmı kolaylaştıran ve kalp çarpıntısını önlediği ifade
edilen armudun içinde A, B1, B2, B3, B6 ve C vitaminleri bulunur. Kandaki üre asidi
ve üre tuzlarını dışarı atar. Böbreklerin düzenli çalışmasına yardımcı olur.
Böbreklerde kum ve taşlarının dökülmesini sağlar. Kabızlığı önleyerek idrar söktürür.
Yüksek tansiyonu düşürüp kanı temizler.
Elma: Sulak yerlerde yetişir. Amasya ilinde çok ünlüdür. Baş ağrısına iyi gelir, kan
şekerini kontrol altında tutar, bağırsaklardaki parazitlerin dökülmesini sağlar. Armut
ile birlikte yenilirse kabızlığı çözer. İçeriğinde B3 vitamini, karbonhidrat, potasyum, lif
ve pektin bulunur. Kivi: Kış meyvesi olup, soğuk algınlığı gibi hastalıklardan
korunmaya yardımcı olan çok iyi bir vitamin deposudur. Ayrıca kansere karşı
koruyuculuk gösteren luteini de bol miktarda içerir.
Muz: B1, B2, C, A ve E vitaminlerini içeren muz, potasyum, demir, kalsiyum, fosfor,
sodyum ve iyot açısından da çok zengindir. Kemik gelişimini sağladığı için
çocukların bol bol yemesi gereklidir. Sinirleri yatıştırmaya iyi gelir. Çok tüketildiği
zaman kabızlık yapabilir. Muzun kalori düzeyi çok yüksek olmasına rağmen hiç
kolesterol içermemektedir. Kalp kaslarını geliştiren sodyum ve potasyum maddeleri
içermektedir. İçerdiği iyot sayesinde de tiroid bezinin dengeli çalışmasına yardım
eder.
2. İlkbaharda yetişen meyveler ve yararları
Çilek: Çilek, A, B, C vitaminleri, kalsiyum, demir, folik asit, lif ve fosfor gibi mineral
maddeleri bol miktarda içerir. Çilek, taze olarak yenmesinin yanı sıra, pastacılık,
reçel, marmelat, komposto, dondurma, şıra, şarap, şampanya ve likör yapımında
da kullanılmaktadır. Yüksek ateşi düşüren çileğin suyuyla gargara yapılırsa diş
taşlarının oluşmasını engeller.
Erik: Bahar aylarında yetişen eriğin çok çeşitli türleri bulunur. Ülkemizde tanınmış
türleri, can eriği, papaz eriği, mürdüm eriği ve tatlı üryanidir. Kurak ve çok sıcak
yerlerde yetişmez. Vücuda güç ve enerji verir, kansızlığa iyi gelir, iştah açar ve
hazmı kolaylaştırır. Vücuttaki zararlı maddeleri dışarıya atmaya yardımcı olur.
Romatizmaya iyi gelir. A, C ve B vitaminleri ile potasyum, magnezyum, fosfor ve
demir içerir.
Avokado: Lif, A, C, E ve B vitaminleri açısından oldukça zengindir. Ayrıca potasyum
yüklüdür. Kalp için yararlı olan avokado aynı zamanda cildi de besler. Uzmanlar
avokadoyu cildin kırışıksız olmasında önemli rol oynayan kolajenin üretimini
sağlayan bir depo olarak görüyorlar.
Çağla: B ve E vitaminleri ile protein, demir, kalsiyum, fosfor ve yüksek oranda yağ
içermektedir. Her gün yiyeceğiniz bir avuç çağla, bağışıklık sisteminize güç katar ve
birçok tehlikeli kanser türüne karşı vücudunuzda kalkan oluşturur. Antioksidan
yönünden de çok zengindir. Çağlanın yararları saymakla bitmez. Sinirleri güçlendirir,
göğüs hastalıklarını ve zihin yorgunluğunu giderir. Uykusuzluk, yorgunluk, baş
dönmesi gibi belirtilerin azalmasına yardımcı olur. Böbrek, idrar yolları ve üriner
sistemdeki iltihapları iyileştirir. Hamilelerin sütünü artırır ve bebeklerin gelişimine
yardımcı olur. Kolestrolü düşürür, kalp krizi riskini % 50 azaltır. İçinde bulunan
Omega 3 yağı, kan pıhtılaşmasını ve damar sertliğini önler; tansiyonu düşürür.
Bronşit, boğaz ağrısı, boğaz yanması ve akciğer hastalıklarında faydalıdır.
3. Yaz meyveleri ve bu meyvelerin yararları
Karpuz: Sıcak iklimi sever. Yüzde 95’i su olduğu için temizleyici bir özelliği vardır.
Yemekten önce ya da biraz aç karnına yenirse hazmı zorlaştırmaz. Böbrekleri
çalıştırır, idrar söktürür. Kilo vermeyi de kolaylaştırır. İçeriğinde bol miktarda A, C
vitamini, antioksidan ve potasyum bulunur.
Kavun: Kavun, B vitamini, brom ve iyot içerir, sinirleri yatıştırır, kanı temizler ve
kolay bir uyku sağlar. Damar tıkanıklığı ve kansızlık için de önerilir. Karpuza göre
hazmı daha güç ve şeker oranı daha fazla olduğu için dikkatli tüketmek gerekir. Açık
renkli ve düz kabuklu ‘bal kavunu’ iyi bir C, A vitamini, potasyum ve çinko
kaynağıdır.
Vişne: Kökeni Kuzey Anadolu Dağları’dır. Ülkemize, kuşlar ve hayvanların
tohumlarını taşımasıyla gelmiştir. Kiraza oranla daha az kalori içerir. İdrar söktürme
özelliği vardır. Ateş düşürür ve susuzluğu giderir. A vitamini, potasyum ve
karbonhidrat içerir.
Şeftali:. Sindirim sistemini çalıştırır, hazmı kolaylaştırır. Böbreklerin ve safra
kesesinin düzenli çalışmasını sağlar. Çok da iyi idrar söktür. C, A ve B3 vitamini ile
potasyum ve folik asit açısından zengindir.
Kayısı:. Çocukların gelişmesinde önemli rol oynayan kalsiyum ve magnezyum içerir.
Bu şekilde kemikleri kuvvetlendirir, erimesini önler. Kan yapar, cildi ve saçı canlı
tutar. Lifli bir meyve olduğu için bağırsakları korur. A ve B3 vitamini ile potasyum
içerir.
4. Dut: Türkiye’de yaygın olarak tüketilen ve çok sevilen dut meyvesi Çin’den dünya
üzerine yayılmış çok yararlı bir meyvedir. Özellikle Ayaş dutu çok meşhurdur.
Kalsiyum, demir, B1, B2 ve C vitamini yönünden zengin olan dutun birçok hastalığa
iyi geldiği bilinir. Beyaz dut ateş düşürücü ve idrar söktürücü etkiye sahiptir. Aç
karnına yenen beyaz dut bağırsak solucanlarını döker. Ne şekilde tüketilirse
tüketilsin iyi bir kan yapıcıdır. Karaduttan elde edilen şurup ise, ağız ve boğaz
antisepsisinde, öksürüğü dindirmede ve diş eti iltihaplarında kullanılır.
İncir: Çok lifli bir besin olan incir A, C ve B vitaminlerinin yanı sıra, sodyum,
potasyum, kalsiyum, fosfor, magnezyum ve demir mineralleri açısından oldukça
zengindir. Ayrıca, özellikle kuru incirde omega 3 ve omega 6 yağ asitleri ve protein
bulunur. İçerdiği yüksek lif oranı sayesinde sindirimi hızlandırır ve kolaylaştırır.
Bağırsakları yumuşatır. Kabızlığı giderir. Vücuda kuvvet ve enerji verir. Bedensel ve
zihinsel yorgunluğu giderir. Halsizliğe ve unutkanlığa iyi gelir. Öksürük ve boğaz
ağrılarını geçirir. Nezle ve bronşite faydalıdır. Özellikle kuru incir balgam söktürür.
İncir, kandaki kolesterol oranını düşürerek kalp ve damar hastalıklarına karşı vücudu
korur. Kansere karşı da koruyucudur. Bakteri ve virüslerin çoğalmasını önleyerek
hastalıklara karşı direnci arttırır.
Mango: A,C ve E vitamini ile demir bakımından zengindir. Böbreklere faydalı olan
ve kanı temizleyen mango, aynı zamanda sindirimi hızlandırır ve asitli yiyeceklerin
zararlarını azaltır.
Papaya: Papaya egzotik meyveler arasında çok değerli bir yere sahiptir. Protein,
mineral ve vitaminler gibi günlük alınması gereken besinlerin önemli bir kısmı bu
besinden sağlanabilir. Papaya olgunlaştıkça içerdiği C ve A vitamini miktarı da artar.
İçerdiği karbonhidrat da tabi şekerlerden gelmektedir. Enerji veren bir besin olduğu
için, gelişmekte olan çocuklar, hamile ve emziren bayanlar için mükemmel bir kuvvet
deposudur. Papayanın eski zamanlardan beri bilinen inanılmaz bir özelliği vardır.
Sindirimi en kolay meyvelerden biri olmasının yanı sıra diğer besinlerin kolayca
sindirilmesine de katkıda bulunur. Papayada bulunan ‘papain’ adlı enzim,
yiyeceklerdeki proteinin sindirilmesine yardımcı olur.
Üzüm: Üzüm birçok hastalık için koruyucudur. Kuru üzümün de demir miktarı
yüksek düzeydedir. Kansızlığa karşı bir C vitamini kaynağı ile tüketildiğinde,
içerisindeki demirin vücuttaki kullanım düzeyi artar.
5. Ananas: İçeriğinde A ve C vitamini ile potasyum, kalsiyum, magnezyum ve fosfor
bulunur. Bakteri ve parazitlerle savaşmakta çok etkili bir meyvedir. İltihaplanma
riskini azaltır. Yaraların hızla iyileşmesini sağlar.
Ayva: Ayva, protein, şeker, organik asit, A, B2 ve C vitamini ile demir, bakır,
potasyum gibi minerallerce zengindir. Tohumları ise yağ ve protein içermektedir.
Çocuklarda sağlığı koruyan ayva, büyüme ve gelişmeyi de hızlandırır. Her yaşta
sinir sistemini güçlendirir, mide ve bağırsakları zararlı mikroplardan koruyarak
hazımsızlık gibi sorunları önler. Grip ve nezlede iyileşmeyi hızlandırır. Vücudun
gücünü artırarak, zinde tutmaya yardımcı olur ve vücudu yorgunluk ve bitkinlikten
korur. Ağız kokusunu önler. İçerdiği vitamin ve minarelerle kalp ve damar
hastalıklarından koruduğu, varisi önlediği ve varis tedavisine yardımcı olduğu
bildirilmektedir.
Nar: Potasyum ve demir minerali ile C vitamini açısından çok zengin bir meyve olan
nar, B1, B2 vitaminleri ile kalsiyum ve fosfor minerallerini de barındırır. Harareti
kesen nar, enerji verir ve yorgunluğu giderir. Vücudu, kalbi, mideyi ve diş etlerini
kuvvetlendirir. Çarpıntıyı giderir. Mide iltihabı ve ağız yarası için faydalıdır. Bağışıklık
sistemini güçlendirir. Kanser hücrelerinin gelişmesine engel olarak, başta cilt ve
prostat kanseri olmak üzere, kansere karşı vücudu korur. Kandaki kolesterol oranını
ve tansiyonu düşürür. Damar sertliğini önler ve damarları açar. Bu özellikleriyle kalp
ve damar hastalıklarına karşı koruyucudur. Kandaki şeker seviyesini de
dengeleyerek şeker hastalarına iyi gelir.
Muşmula: Muşmula, C vitamini ile karoten ve çeşitli mineraller içerir. Bağırsakların
ve böbreklerin düzenli çalışmasını sağlar. Böbrek ve mesanedeki kum ve taşları
dökmeye yardımcı olur. Bağırsak iltihabına karşı faydalıdır. İshali giderir. Sinirleri
güçlendirir. Mideyi kuvvetlendirir. Mide hastalıklarına faydalıdır ve kan dolaşımını
düzenler.